AK Parti Genel Başkanvekili ve Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Tuzla 6. Olağan İlçe Kongresi'nde konuştu.
Kongreyi yaparken 2002 yılı sonlarını hatırladığını belirten Yıldırım, o günlerde Tuzla'nın bütün mahallelerini, evlerini, esnafını ziyaret ettiklerini ve AK Parti'yi anlattıklarını aktardı. Bu ziyaretlerde sloganlarının "Tek başına iş başına" olduğunu hatırlatan Yıldırım, vatandaşlara, "Yakın ışıkları Türkiye aydınlansın, yakın ışıkları Tuzla aydınlansın." dediklerini ifade etti.
O gün yanan ışığın daha da güçlenerek 16 yılda bugünlere geldiğini belirten Yıldırım, bundan sonraki hedeflerinin 2023 olduğuna işaret etti. Muasır medeniyetler seviyesine ulaşmış, kalkınmış bir Türkiye'yi hedeflediklerinin altını çizen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu dava sizler sayesinde bugünlere geldi. Türkiye, sizlerin desteği, sizlerin gayretiyle bugünlere ulaştı. Bu teşkilat, Türkiye'yi 81 milyon vatan evladının sorunlarını çözmeye ahdetmiş, karar vermiş, yemin etmiş bir teşkilattır. Teşkilatlarımızdan aldığımız güçle ilhamla Türkiye'nin geleceğini imar ettik, inşa ettik, bugünlere geldik. 100 yıllık ihmali telafi etmenin haklı gururuyla buradayız. 21. yüzyılın dünya çapındaki en büyük eserlerini AK Parti iktidarında ülkemize kazandırdık. Bütün bunlara sizlerle birlikteliğimiz sayesinde ulaştık. Mevlam bu yol arkadaşlığımızı, beraberliğimizi daim eylesin."
"Millete hizmet yolunun neferleriyiz"
AK Parti'nin milletin gücünü ve iradesini devlete taşıyan parti olduğuna işaret eden Yıldırım, AK Parti iktidarıyla devlet-millet kaynaşmasının da gerçekleştiğini bildirdi.
Türkiye'nin 16 yıldır milletin gösterdiği yolda kararlılıkla ilerlediğini belirten Başbakan Yıldırım, AK Parti'nin aziz milletten aldığı destekle Türkiye'nin gücünü dünyaya hissettirdiğini vurguladı.
Bugün bütün iç, dış saldırılar ve ihanet odaklarına karşı Türkiye'nin istikrarını korumanın AK Parti'nin en önemli görevi olduğuna değinen Yıldırım, şöyle konuştu:
"Biz ülkemize, milletimize gönül vermiş büyük bir aileyiz. Başarımızın sırrı, partimizin sürekli kendini yenileyen tazeleyen bir parti olmasıdır. Bizde sadece nöbet değişimi olur, hizmet yarışı kesintisiz devam eder. Bizim siyasetimizde hiçbir zaman sen-ben kavgası olmaz. Biz bir kadro hareketiyiz. Millete hizmet yolunun neferleriyiz. Türkiye'nin lideri memleket sevdalısı Recep Tayyip Erdoğan ile omuz omuza yürümeyi kendimize şiar edinmişiz."
Suriye'de yaşanan gelişmeler
Başbakan Binali Yıldırım, geçen günlerde Suriye'de kimyasal silah saldırısıyla masum çocuklar ve günahsız insanların katledildiğini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Suriye rejimi, terörle silahla esasen 7 yıldır aynı şeyi yapıyor. Kimyasal silah kullandı diye Batı birden bire mazlumları hatırlayıverdi. Ne yazık ki 7 yıldır orada vahşet devam ediyor. Bugüne kadar kılını kıpırdatmayanların, kimyasal silah kullanıldıktan sonra harekete geçmeleri, ne yazık ki geç kalmış bir harekettir. Ama yine de rejime, bölgede vahşete sebep olan alçak katillere verilmiş gecikmiş bir cevaptır. O bakımdan olumlu bir adım olarak görüyoruz. Ancak Türkiye olarak, ister normal silahlar ister kimyasal silahlarla insanları yok eden, katleden bütün zihniyete, katil rejime karşı barışı, sivil insanları korumaya devam edeceğiz. Bölgesel barışın akıl ve sağduyunun tarafı olmayı sürdüreceğiz."
Ekonomideki dalgalanmalar
Yıldırım, bölgede yaşanan çatışma ve belirsizlik ortamının, küresel havayı da olumsuz etkilediğine dikkati çekerek, son günlerde "Yeni bir dünya savaşı mı çıkacak?" sorusunun da gündeme geldiğini, bunun küresel ve bölgesel sonuçları olduğunu ifade etti.
Geçen hafta İran parasının yüzde 48 değer kaybettiğine işaret eden Yıldırım, şöyle konuştu:
"Rusya parası yüzde 13 değer kaybetti. Türkiye olarak bizde de bazı dalgalanmalar oldu. Yüzde 1, yüzde 2 seviyesinde. Bunu fırsat bilenler 'Türkiye ekonomik krize gidiyor. Bu hükümet bir daha bu işin üstesinden gelemez' diye başladılar kampanya yapmaya. Sanki ülke krize girerse bunun sonuçlarından sadece AK Parti taraftarları etkilenecek, diğerleri etkilenmeyecek. Bu kadar sığ, bu kadar memleketin gerçeklerinden kopuk bir siyaset anlayışının, bir muhalefet anlayışının Türkiye'ye bir gelecek vadetmekten uzak olduğunu bir kez daha gördük. Dolar fırlayıp gitse, enflasyon yükselse zil takıp oynayacaklar. Ama yağma yok. Türkiye istikrarla güvenle konularına hakimdir. Merkez Bankası da hükümetimiz de ekonomi yönetimi de gereken tedbirleri anında almaktadır. Biz böyle engelleri çok gördük. 16 senede küresel türbülansların içerisinden ülkemizi selamete çıkararak bugünlere geldik. Ekonomik göstergelerimiz bu yaşananları doğrulamıyor." (AA)