CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, DİSK'e bağlı Emekli-Sen'in yeni kurulan Kemalpaşa temsilciliğinin düzenlediği 'Emek ve Dayanışma Kahvaltısı'nda yaptığı konuşmada yerel seçimlere vurgu yaptı.
12 Eylül faşist cuntasına teslim olmadıklarını söyleyen Beko, "Önümüzdeki yerel seçimlerde de AKP'ye kesinlikle başta Kemalpaşa ve 30 ilçede, dolayısıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde de teslim olmayacağız. 30 ilçede de büyükşehirde de Cumhuriyet Halk Partisi'nin bayrağını göklere çekeceğiz" dedi.
"PAPAZ SİYASİ KARARLA TAHLİYE EDİLDİ"
Etkinliğe Emekli-Sen Genel Başkanı Veli Baysülen, CHP Kemalpaşa İlçe Başkanı Mehmet Ayçil, Kemalpaşa Kadın Kolları, Gençlik Kolları, Emekli-Sen Kemalpaşa Şube Başkanı Sevim Dalgıç, Kemalpaşa ve diğer ilçelerden katılan Emekli-Sen üyeleri ile CHP Kemalpaşa Belediye Başkan aday adayları katıldı. Gündeme dair çarpıcı açıklamalarda bulunan Beko, ekonomik krizin nedeni olarak sürekli Papaz Brunson'un gösterildiğini belirterek, "Sonuç itibariyle Papaz Brunson her gündeme geldiğinde ekonomik krizin papazdan dolayı olduğunu, işsizliğin papazdan dolayı olduğunu, cezaevinde bu kadar fazla insanın olmasının nedeninin papaz olduğunu defalarca dinledik. Çok şükür papaz siyasi karardan tahliye edildi. Papaz Brunson tahliye ediliyor da bizim suçsuz yere tutulan yoldaşlarımız neden hala cezaevlerinde? Brunson tahliye edilebiliyorsa işçiler, sendikacılar, gazeteciler, üniversite öğrencileri, milletvekilleri de tahliye edilmeli. Brunson dışarıdayken üniversitelerde eşitlik, özgürlük, demokrasi, barış ve kardeşlik istediği için 70 bine yakın öğrenci kardeşimiz maalesef cezaevinde. Okulda olması gereken 70 bin gencimizin cezaevinde ne işi var? Basın ve ifade özgürlüğü Anayasa teminatı altında olmasına rağmen gazeteciler neden cezaevinde? Eren Erdem neden cezaevinde, 3. Havalimanı işçileri ve Dev Yapı-İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut kardeşimiz neden cezaevinde? Milletvekilleri neden cezaevinde? ifadelerini kullandı.
EMİR ALDIĞIN DIŞ GÜÇLERİ AÇIKLAYACAK MISIN?
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Sadece borçlarımızı ödemek için borçlanmıyoruz. Borçlarımızın faizini ödemek için de borçlanıyoruz” sözlerini hatırlatan Kani Beko, Kemalpaşa gibi verimli topraklarda bile artık tarımın yapılmamasının sorumlusunun iktidarın tarım politikaları olduğunu savundu. “Vatandaşın adına Cumhurbaşkanı’nın cevaplamasını istediğimiz sorular var” diyen Beko, şunları söyledi: ‘Tarımı bitir, çiftçiyi borç batağına sürükle; samandan mercimeğe, canlı hayvandan ete kadar tarım ürünlerini ithal et’ diyenler dış güçler miydi? ‘Yandaşlarına Türkiye’nin en büyük ihalelerini dolar endeksli ver, ver ki dolar yükseldikçe daha fazla kazansınlar’ diyenler dış güçler miydi? Geçmişti üreten ve saygınlığı olan Mustafa Kemal’in Türkiye’sini Londra’daki bir avuç tefeciye teslim edenler dış güçler miydi? ‘Merkez Bankası’na müdahale et, bağımsız kurumların bağımsızlıklarını sonlandır, her şeyi sen belirle’ diyenler, dış güçler miydi? Artık Londra’daki tefeciler, faizi yetersiz buldukları ve sana güvenmedikleri için borç vermiyorlar. Şimdi borç almak için Katar’ın kapısını çalmaya ve yalvarmaya başladın. Yeni emirleri Katar’dan mı alacaksın? Haklı olarak “Borç alan emir alır” diyordun. Memleketi bu hale getirmek için bugüne kadar emir aldığın dış güçleri açıklayacak mısın?”
"TEK ADAM TARAFINDAN YÖNETİLİYORSUNUZ DİYORLAR"
“Türkiye freni patlamış TIR gibi” benzetmesiyle ekonomiyi değerlendiren Beko, şunları dile getirdi: “Papaz memleketine gönderildikten sonra dolar düşecek mi sanıyorsunuz? İşsizlik düşecek mi sanıyorsunuz? Açlık, sefalet, felaket bu memlekette olmayacak mı sanıyorsunuz. Ben Avrupa sendikaları konfederasyonunda görev yaptım. 5 yıl DİSK Genel Başkanlığı görevini yaptığım sürelerde bütün Avrupa'da katıldığım toplantılarda ülke anti demokratik yasalarla ve tek adamla yönetildiği müddetçe, eşitlikçi, özgürlükçü, laik, demokratik, sosyal, güvenilir bir anayasanız olmadıktan sonra yerli ve yabancı sermaye ülkenizde yatırım yapmasının söz konusu olmadığını ifade etmişlerdir. Bunu yabancılardan duymak ülkenin vahim durumunu maalesef gözler önüne seriyor. Buna artık dur demeliyiz, itibarımızı düzeltmemiz şart.”
İNSAN KAÇAKÇILIĞI ULUSLARARASI BİR MESELE
İzmir Adnan Menderes Havalimanı yakınlarında gerçekleşen 6’sı çocuk 22 göçmenin hayatını kaybettiği vahim kazadan duyduğu üzüntüyü dile getiren Beko, ”İnsan kaçakçılığının uluslararası bir sorun olduğuna dikkat çekti. Beko, “Türkiye’nin göçmen politikasını kapalı kapılar ardında değil dünya gündemine çekmesi lazım. Bu insanların yaşam, çalışma, ekmek, aş için çıktıkları ve ülkemizi geçiş güzergahı olarak kullandıkları bu noktada gelişmiş ülkelerin bir çözüm üretmesi gerekiyor. Bu insanlık dramına bir dur demek gerekiyor” diye konuştu.