Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kuzey Irak'ta kimyasal silah kullandığına ilişkin iddiaların araştırılması gerektiğini söyledikten sonra Türk Tabipler Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında soruşturma başlatılmıştı.
?Fincancı, 26 Ekim tarihinde İstabul'dq gözaltına alınmış, ettesi gün 'terör örgütü propagandası yapmak' gerekçesiyle tutuklanmıştı. Son olarak Türk Tabipler Birliği'nin yasasının değiştirilmesini öngören yasa teklifine ilişkin TTB ve tabip odaları tarafından ortak açıklama yapıldı. Pek çok ilde eş zamanlı gerçekleşen açıklamanın İzmir ayağına Emek ve Demokrasi Güçleri de destek verdi. İzmir Tabip Odası'nda yapılan basın toplantısında ortak açıklamayı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Süleyman Kaynak okudu.
DOĞRULARI SÖYLEMEKTEN VAZGEÇMEYECEKTİR
Meslek birliklerinin etkisizleştirilmeye çalışıldığını belirten Kaynak, "Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve tabip odaları olarak etik-bilimsel temellerle savunduğumuz hekimlik değerleri, halk sağlığını önceleyen çalışmalarımız iktidarlarla ters düşebilmiştir. Bu nedenle TTB, onların hedefinde olmuş ve olmaya da devam etmektedir. Kovid-19 salgınında olduğu gibi bilimsel bilgiyi her daim şeffaf bir şekilde toplumla paylaşmamız, hekimlerin yaşadığı şiddete ve mobbinge karşı sesimizi yükseltmemiz, hekimlerin emeğini ve sözünü meydanlara taşıyarak insanca yaşama ve çalışma koşullarını savunmamız ve sağlıkta yaratılan çöküşü gün yüzüne çıkarmamızın da son dönem iktidarın bizleri hedef almasında asıl nedenlerden olduğunu hem hekimler hem de kamuoyu açıkça görmektedir. Son dönem TTB Merkez Konseyi Başkanımız Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı üzerinden başlatılan algı yönetiminin asıl hedefi de iktidarın son yaptığı açıklamalarla açıkça ortaya konmuştur. Hedefleri tüm meslek birliklerinin kendilerinin istediği şekilde hareket etmesi ya da etkisizleştirilmesidir. Bunu her birlik için ayrı yöntemler ortaya koyarak yürüttüklerini, açıkladıkları çalışmalarda bir kez daha görmekteyiz. Ancak bilinmelidir ki; TTB hangi iktidar olursa olsun halkın sağlığı, toplumun yararı için doğruyu söylemekten asla vazgeçmemiştir/vazgeçmeyecektir. TTB ve toplum için mücadele veren emek-meslek örgütlerini denetim altına almak, öncekiler gibi mevcut iktidar çevrelerinin de siyasi ajandasının üst sıralarında yer alıyor olabilir; ama dün gibi yarın da toplum, hekimler ve emek-meslek örgütleri sağlığına, emeğine, geleceğine sahip çıkacaktır" dedi.
TOPLUMA VERİLMİŞ GÖZDAĞI
Mesleki bağımsızlık ve halkın sağlık hakkı için mücadeleye devam edeceklerini vurgulayan Kaynak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizler önce meslek örgütümüzün başkanı ve yöneticileriyle başlatılan; ardından meslek örgütü değerlerine, mesleki bağımsızlık ilkelerine yöneltilen bu demokrasi düşmanı müdahaleleri aslında tüm topluma verilmiş bir gözdağı olarak görüyoruz. İktidar çevreleri ülkemizde halkın sağlığının en önemli savunucusunun TTB olduğunu çok iyi bilmektedir. TTB’yi etkisizleştirmeye, güçten düşürmeye, mümkünse tamamen susturmaya yeltenmeleri; siyasal, sosyal ve sağlık alanı başta olmak üzere hayatın tüm alanında sürdürdükleri halkın sağlığına zararlı politikaları daha da artırmaktan başka amaç taşımamaktadır. TTB ve tabip odaları olarak, bugün yaşanan uygulamaları kabul etmediğimizi, hekimlik değerleri, mesleki bağımsızlık ve halkın sağlık hakkı için mücadeleye devam edeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz. Son 40 yıllık süreçte hakkında açılan davaların tamamından beraat etmiş olan TTB ve yöneticileri, bütün baskılara rağmen yaşanan bu süreçten de gücünü ve meşruiyetini artırarak çıkacaktır. Türk Tabipleri Birliği Yasası’nda bir değişiklik yapılacaksa ancak TTB ve tabip odalarının gücünü artıran, yetkilerini genişleten, mesleki bağımsızlığın önündeki engelleri kaldıran bir şekilde olmalıdır. Bu değişiklik TTB, tabip odaları ve hekimlerin katılımıyla yapılmalıdır. Bunun haricinde yapılacak hiçbir müdahaleyi kabul etmediğimizi bir kez daha ifade ediyoruz. Halkın sağlığı, hekimlerin hakları, toplum yararı için kılını kıpırdatmayanların TTB’nin ve meslek örgütlerinin yasaları için; gelecekleri için tek bir söz etmeye hakkı yoktur. Biz topluma ve hekimlere onların sağlığını, emeğini korumak için söz verdik. Dün olduğu gibi bugün de hiçbir iktidar bize geri adım attıramayacak. TTB, kimlerin iktidarda olduğuna bakmadan, tarihinin her döneminde olduğu gibi bugün de hekimler için hekimlerle birlikte mücadelesine devam edecektir. Hekimler susmaz, TTB susturulamaz!"