Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de 7. Anadolu Medya Ödülleri Programı'nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Toplam 320 mahalli radyo, televizyon, gazete ve dergiyi aynı çatıda bir araya getiren Anadolu Yayıncılar Derneği her gün başarısını bir adım yukarıya taşıyor. Türkiye'nin kültürel zenginliğini yansıtan Anadolu medyası ne kadar etkin ve yaygın olursa demokrasimiz de o derece güçlü olacaktır. Yerel medyanın halkın doğru bilgilendirilmesinde oynadığı kritik role son yıllarda defalarca şahit olduk. Özgür, tarafsız, halka karşı kendini sorumlu hisseden bir medyanın demokrasiler açısından taşıdığı önemi hepimiz biliyoruz. Türk demokrasisinin üzerinden vesayetin gölgesini kaldırmaya dönük her hamlemizde yerel medyamızın desteğini bizzat gördük, tecrübe ettik. Lafa gelince özgür basından dem vuranların darbecilere alkış tuttuğu bir dönemde sizler cesaretle demokrasimize sahip çıktınız. Küresel sistemin çarpıklıklarının temsilcisi odaklarla bir olup siyasete ayar veren kalemşörler karşısında yerli ve milli basının nasıl olması gerektiğini yine sizler gösterdiniz.
Gerçeğin peşinden koşmak, yerel ve küresel güç odaklarına tetikçilik yapmalarına rağmen mücadelemizi yürüttük, duruşumuzu hiçbir zaman bozmadık, yalan ve iftiraya asla teslim olmadık. İtibar suikastları karşısında geri adım atmadık. Haysiyet fukaralarının tehditlerine boyun eğmedik. Karşımızdakiler ne yaparsa yapsın biz daima hakkın ve hakikatin hatırını üstte tuttuk.
Türkiye ile ilgili demokrasi, insan hakları, basın özgürlüğü karnesi düzenleyenlerin söz konusu çıkarları olunca nasıl faşizanca davrandıklarını biliyoruz. Ağızlarını her açtıklarında Türkiye'yi sansürcülükle suçlayanlar, sansürün daniskasını yapanlar hakkında tek bir kelime dahi etmiyorlar."
Medya 70'lere göre halkın gözünde daha çok itibar kazanmıştır. Terörü övmediği, dezenformasyon yapmadığı müddetçe herkes istediğini yazmaktadır. Sözde raporlar bu gerçeği değiştirmeyecektir. Devletin gizli belgelerini yayınlayan FETÖ'cülere sahip çıkanlar, basit meseleler için kilit vurmaktan çekinmediler. Fransa'nın halini görüyorsunuz. ABD'nin halini görüyorsunuz. Gezi olaylarında vandalları kahramanlaştıranlar, Paris'te yaşandığında eylemcileri terörist ilan ettiler. Sarı yeleklilere özgürlük savaşçısı diyen medya organı görmedik. Ağızlarını açtıklarında Türkiye'yi sansürle suçlayanlar, sansürün daniskasını yapanlar hakkında tek kelime etmiyorlar. Bu örnekler bile ülkemizi eleştirenlerin kirli sicile sahip olduklarını ispat etmeye yeterlidir. Artık Türkiye'nin önünü kesemeyeceksiniz. Şimdi yeni Türkiye var. Yeni Türkiye Yüzyılı var. Herhangi bir sınırlama olmadan herkesin üye olabildiği platformlar, tek kişilik medya mecraları ortaya çıkarmıştır. Her türlü yalanın önünü açmıştır. Yalan haber insanı değil, demokrasileri de tehdit eden bir hale gelmiştir. Yapıları da sarmıştır. Medyayı insanların haklarına saldırarak kendini var etme peşinde koşanlara bırakamayız.
Geçtiğimiz aylar Meclis'te kabul edilen ve dezenformasyon yasası olarak bilinen düzenlemenin arkasında bu var. Bazıları AYM'ye koştular. Meclis'te öyle yapmadılar. Bu düzenleme bu işi yapanları rahatlatmıştır. Gerçekten gazetecilik faaliyetleri yürütenlerle şarlatanlık yapanlar ayrışmıştır. Bir adaletsizlik giderilmiştir. Medya mecralarında da idari hukuki düzenlemelerden önemlisi ahlaki ilkelerdir. Enflasyonla mücadele kapsamında fiyat artışlarına karşı ikaz ederken de aynı hatırlatmayı yapıyoruz. Bunlar her kuralın arkasında fırıldak gibi dönecek sinsi bir yol bulurlar. Anadolu Medya'sının ise adına yakışır şekilde bu mücadelede en ön safta yer alacağına inanıyorum."