‘Ortak Akıl Yaratmak' temasıyla tarım ve orman alanında tüm kesimleri tek platformda buluşturacak III. Tarım Şurası, bugün Ankara'da başlıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın ev sahipliğinde düzenlenen Şura, 21 Kasım'da Cumhurbaşkanı'nın sonuç bildirgesini açıklamasıyla sona erecek. Şura öncesinde bir grup basın mensubu ile İstanbul'da bir araya gelen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, orman yangınlarına müdahalede yeni ve etkin bir yöntem için düğmeye bastıklarını açıkladı.
Hürriyet gazetesinden Hülya Güler’in haberine göre, orman yangınlarıyla mücadele konusunda tüm yeni teknolojileri değerlendirmeye devam ettiklerini söyleyen Pakdemirli bu kapsamda yurtdışında kullanılmaya başlanan yangınla mücadele tanklarından alacaklarını söyledi. Dozer ve yangın söndürme işlevi olan bu tanklardan bir tane almak üzere görüşmelerin sürdüğünü kaydeden Pakdemirli, "Yeşil doğaya 'kırmızı tank gücü' adını verdiğimiz bu projede ilk etapta satın aldığımız tankları, daha sonra savunma sanayimizle de işbirliği yaparak kendimiz üretmeyi planlıyoruz. Yangın tanklarında tankın içindeki ekip, dışarıdaki havadan etkilenmeden, yanan ormanın içine girip, su püskürtebiliyor. Böylece yangının tam ortasına girip müdahale imkanı oluyor. Ayrıca havadan müdahale gücümüzü de artırıyoruz. Helikopter filomuzu 24'ten 30'a çıkardık" dedi.
25 BİN LİTRE SU TAŞIYOR, 360 DERECE ISIYA DAYANIYOR
Son dönemde dünyanın dört bir yanındaki orman yangınlarının artmasıyla birlikte itfaiye tankı olarak da adlandırılan 'firefighting tank' yani yangınla mücadele tankları, ülkelerin odağında yer alıyor. İlk olarak askeri alanlardaki mühimmat deposu patlamalarına müdahale için geliştirilen itfaiye tanklarında Rusya'nın geliştirdigi modeller öne çıkıyor. Bu tankların özellikleri özetle şöyle:
-İçinde 3 kişilik ekibin yer aldığı tankların 25 bin litre su taşıma kapasitesi bulunuyor.
-Tank eğer alevlerle çevrilirse, suyu kendi üstüne döküp, kendini soğutuyor.
-Önündeki ısıya dayanıklı camla ilerleyen tanklar 360 derecenin üstündeki sıcaklıklarda çalışabiliyor.
-Ekibin tankı terk etmesi gereken durumlarda da insansız ilerleyen tanklar içindeki kamere ve uzaktan kumandalı cihazlarla da yangına müdahale etmeye devam ediyor.
-Bu cihazlar aynı zamanda insan gözüyle görülemeyen dumanlı yerlerden de görüntü alabiliyor.
-Tanktaki özel filtreleme sistemi, icerideki insanların kesinlikle dışarıdan etkilenmesini önlüyor.
-Ekip ayrıca özel kıyafetler giyerek de kendilerini doğrudan alevlere maruz kaldıklarında 15 saniye için koruyabiliyor.
-Her bir tank tek bir depo yakıtla 250 kilometre yol alabiliyor, normal tekerlekli araçların gidemediği yerlere gidebiliyor.
BALON BALIĞI ZEHİR DEĞİL KANSERE İLAÇ
Şura'da trüf mantarından, ekotarıma, gastro turizminden, balonbalığından ilaç üretimine kadar pek çok farklı konuyu ele alacaklarını söyleyen Bekir Pakdemirli, "Son dönemde özellikle Akdeniz sahil şeridinde sayısı artan balonbalığı, zehirli bir tür olması nedeniyle denizlerimizdeki diğer balık türleri için önemli bir tehdit oluşturuyor. Bununla birlikte balonbalığı derisi yeni bir kanser ilacının üretiminde kullanılıyor. Bu noktadan yola çıkarak Bakanlık olarak sahillerimizi tehdit eden balonbalığının ihracatına başlıyoruz. Bu şekilde balonbalığının tehdit değil, kanser hastaları için çare olması hedefleniyor. Böylece istilacı bir tür fırsata dönüştürülerek ekonomiye katkı sağlanması amaçlanıyor. Örneğin Kanada 5 bin ton istiyor. Bütün bu talepleri ve ilaç üretim fırsatlarını değerlendiriyoruz" dedi.