Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara'da 'Muhtarlar Buluşması'nda açıklamalarda bulundu.
Kılıçdaroğlu burada yaptığı açıklamada, Türkiye'nin ekonomik anlamda büyük sıkıntıları olduğuna dikkat çekerek, "Toplumun her kesimi sıkıntı içinde. Türkiye kendi kendine yeten bir ülkeydi. Şimdi nohuttan, mercimeğe, canlı hayvandan ete her şey dışardan geliyor. Kim yaptı? Sizin sorgulamanız lazım. Neden gidip yalvarıyoruz? El avuç açıyoruz? Buradan Türkiye'yi çıkarmak zorundayız" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkan satır başları:
"Ben muhtarların sorunlarını değil, nasıl sorunları çözeceğimi anlatacağım. Muhtarların haklarını savunmak önce muhtarların sonra bizlerin görevi. Siyasette eleştiri olur, eleştirinin dozu biraz sert olur anlarım ama siyasette iftira, haksızlık olmaması lazım. Mansur başkanı aday gösterdiğimizde 'Seçerseniz bütün sosyal yardımlar kesilir' diyorlardı. Kesilmedi. 'Oy verirseniz faturalarını teröristler toplayacak' diyorlardı. Beni sevindiren olay Ankaralıların Mansur beye duydukları güven.
Bu topraklarda yapılan ilk seçim 1833 yılında Kastamonu Taşköprü'de yapılan bir muhtarlık seçimidir. O nedenle biz muhtarları demokrasinin temel taşı olarak tanımlıyoruz. Bugün geldiğimiz nokta muhtarlara hak ettikleri yetkileri teslim ettik mi? Hayır. 82 kanunda 'muhtar' adı geçer. Bir 'Muhtarlık Yasası'na ihtiyacımız var. Bu konuda bir çalışma yaptık. TBMM'ye sunduk. Çıkmadı, reddedildi ama sizlerin oylarıyla iktidara geldiğimizde bu kanunu çıkaracağız.
Seçim Kanunu'nda değişiklik yapılıyor. Muhtarlar için 'Birleşik Oy Pusulası' önergesi verin dedim. Diğerleri için var olan sizin için neden yok? Muhtarlık Evi'ni söylediğim zaman çok sayıda itiraz geldi. Bizim belediye başkanlarımızın büyük bir kısmı bağımsız konutlar yaptılar muhtarlıklar için. Bunu normalde iktidarın yapması gerekiyor. Köy Tüzel Kişiliklerinin yeniden iade edilmesi lazım. Muhtarların bir bütçesi olsun dedim buna da itiraz ettiler. Vatandaş en rahat muhtara ulaşır. Vatandaşın derdini anlatacağı ilk kişi muhtardır.
'TÜRKİYE BANKALAR BİRLİĞİ'NİN KURULMASI LAZIM'
Muhtarlık bir kamu kurumu olarak kabul edilmemiştir. Kamu kurumu olarak kabul edilmediğiniz için belediye başkanı sizlerle özel proje geliştiremez. Bu kanunun da değişmesi lazım. Sizin ödenekleriniz yani aylıklarını var. İzin aldığınızda kesilir. Niye size aylık verilirken kesiliyor? Size maaş ödenmesi lazım. Kadın muhtarlar doğum yaptıklarında kesilir, izin verilmesi lazım. Türkiye Muhtarlar Birliği'nin kurulması lazım. Bunlar muhtarlarla ilgili söylediklerim.
Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu biliyoruz. Devlet adamı kimliği... Hakkı teslim etme, insanı incitmeme, üretiyorsa destekleme. Biz şu anda neredeyiz? Ayrışan bir topluma dönüştük. Daha düne kadar komşumuzun kimliğini sorgulamazdık şimdi inancını, kimliğini, yaşam tarzını sorgulamaya başladık. Bu çok tehlikeli bir şeydir. Kimlik sorgulanır mı? Ben anne babamı seçme özgürlüğüne sahip miyim? Hayır. İki konu CHP açısından kırmızı çizgidir. Biri bayrak diğeri vatan. Onun dışında hepimiz kardeşiz.
'EKONOMİ AÇISINDAN BÜYÜK SIKINTILARIMIZ VAR'
Ekonomi açısından büyük sıkıntılarımız var. Toplumun her kesimi sıkıntı içinde. Türkiye kendi kendine yeten bir ülkeydi. Şimdi nohuttan, mercimeğe, canlı hayvandan ete her şey dışardan geliyor. Kim yaptı? Sizin sorgulamanız lazım. Neden gidip yalvarıyoruz? El avuç açıyoruz? Buradan Türkiye'yi çıkarmak zorundayız.
Düne kadar gitmeyen evlatlarımız niye bugün gitmek istiyor? Yanlış yönetim var, hatalar var. Bunları saymayacağım. Bir örnek vereceğim. Pandemide esnaf büyük sıkıntılar çekti. Yardım yaptılar. Şimdi diyorlar ki bu yardımlar vergiye tabi, bunun vergisini ödeyeceksiniz. Hadi diyelim kanun öyle vergiye tabi tuttun. Arkadan Kur Korumalı Mevduat getirdiler. Tefeciye faiz vereceksin vergiye tabi tutmayacaksın, esnafa yardım vereceksin vergiye tabi tutacaksın. 14 milyarı tutmuyorsun, 4 milyarı vergiye tutuyorsun. Devlet böyle mi yönetilir? Devlet böyle yönetilmez. Devletin omurgasını bürokrasi oluşturur. Siz devleti yönetirken liyakatle ve adaletle yöneteceksiniz. İşi ehline teslim etmezseniz böyle olaylar çıkar karşına. Asla umutsuz değilim.. Bu milletin vicdanı var. Eğriyi, doğruyu oturup tartacak. Kararını sandığa gidince vermiş olacak.
Zamlar. Henüz işin baharındasınız. Bir yıl önce 'gıda kriziyle karşılaşacağız' dediğimde nasıl biliyordum? Rakamlara bakıyorsunuz, bu iş böyle yürümez diyorsunuz ama bakmıyorlar. Bir devlet günlük yaşamaz arkadaşlar. Devletler planlar yapar. Biz de bu kalktı, o nedenle bugün bu haldeyiz. Bu halden hep beraber çıkacağız. Millet İttifakı olarak çıkacağız.
"DEMOKRASİ KONUSUNDA BİRBİRİMİZE BENZİYORUZ"
Bazen, '6 benzemez bir araya geldi' diye kızıyorlar. 6'mız da demokrasi konusunda birbirimize benziyoruz. Hepimizde memleket sevgisi, yurt sevgisi var. Türkiye'yi içinde bulunduğu badireden çıkarmamız lazım. Türkiye'nin ikinci yüzyılına giriyoruz. Ankara büyük bir köye dönüştü. Ankara başkenttir, bir yıldız gibi parlaması lazım" (Cumhuriyet)