İzmir'in Bergama ilçesinde eşi Gülseren Evin ile yaşayan emekli Faruk Evin yaklaşık bir yıl önce başlayan karın şişkinliğini önemsemeyip, doktora başvurmadı. Ancak geçen eylülde geçirdiği mide kanaması ciddi bir sağlık sorununun önemli ilk belirtisi oldu. Bergama Devlet Hastanesi'nden Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildiğinde karaciğer yağlanmasına bağlı siroz tanısı koyulup, karaciğer nakli kararı alındı. Evin nakil için İzmir Kent Hastanesi'ne başvurdu. Yapılan tetkikler sonucu en uygun verici en küçük oğlu üniversite öğrencisi Barış oldu. Barış'tan alınan karaciğer parçası geçtiğimiz 5 Nisan'da baba Evin'e başarıyla nakledildi.
'NAKİL İÇİN BİZE BAŞVURDUĞUNDA DURUMU KÖTÜYDÜ'
İzmir Kent Hastanesi Karaciğer Nakli ve Hepatobiliyer Cerrahi Bölümü kurucu başkanı Prof. Dr. Murat Kılıç da; Doç. Dr. Cahit Yılmaz, Opr. Dr. Kamil Kılıç, Opr. Opr. Dr. Rasim Farajov, Opr. Dr. Zaza Iakobadze, Doç. Dr. Mert Akan, Uzm. Dr Alihan Pirim ve Uzm. Dr. Özgür Bolat'tan oluşan ekibin gerçekleştirdiği nakil sonrasında hem hastanın hem de vericisinin sağlık durumlarının iyi olduğunu söyledi. Kılıç, şöyle konuştu: "Baba nakil için bize başvurduğunda durumu kötüydü, kadavradan bağış beklemesi mümkün değildi. Canlı vericili nakil için oğlu gönüllü oldu. Bizde aile bağları çok kuvvetli, hastalarını çaresiz bırakmıyorlar. Nakil vakalarında bunun örneklerini çok görüyoruz. Nakil öncesinde de verici güvenliğini çok iyi değerlendirmemiz bu nakillerin yapılmasını mümkün kılıyor. Bu hastamızda olduğu gibi annelerine, babalarına hayat hediyesi veren çok donörümüz var."
'HİÇ DÜŞÜNMEDEN GÖNÜLLÜ OLDUK, BEN UYGUN ÇIKTIM'
Demokrasi Üniversitesi Psikoloji Bölümü 1. sınıf öğrencisi Barış Evin, babasına ilk tanı konulduğunda iki ağabeyi ile birlikte kendilerini hazırladıklarını belirterek, "Hiç düşünmeden gönüllü olduk, ben uygun çıktım. Nakil sonrasında da kısa sürede iyileştim. Babama can aşısı olmanın onur ve mutluluğunu yaşıyorum" dedi. Oğullarının donör olmasını istemediğini belirten baba Evin ise "Vericilerin hayati risklerini çok araştırdım, kısa sürede normal yaşamlarına döndüklerini okudum, öğrendim, doktorlardan dinledim. Ondan sonra kabul ettim. Oğlum sayesinde yeni bir hayata başladım. Hızla da iyileşiyorum. Allahım her anne babaya böyle hayırlı evlatlar nasip etsin" ifadelerini kullandı.
KEMİK İLİĞİ KÖK HÜCRE VERİCİSİ OLDU
6 çocuk 6 torun sahibi 57 yaşındaki emekli İrfan Ruğala'da 3 yıl önce halsizlik, yorgunluk, bitkinlik şikayetleri başladı. Kısa süreli araba kullandığında baş dönmesi yaşadığını belirten Ruğala, 20 Aralık 2019 günü bayıldı, kaldırıldığı İzmir Eğitim Araştırma Hastanesi'nde teşhis için çeşitli tetkikler yapıldı. Kan değerleri çok düşük çıkan Ruğala'ya akut myiloid lösemi tanısı koyuldu. 2 kez kemoterapi ile tam yanıt elde edilen İrfan Ruğala için kemik iliği kök hücre nakli kararı alındı, nakil için Kent Hastanesi'ne sevk edildi. Tedavi gördüğü 1.5 yıl boyunca sadece iki ayı evinde geçirdiğini kaydeden Ruğala için yine sıkıntılı bir dönem başladı. Kardeşleri, akrabaları, TÜRKÖK ve yurt dışındaki bankalardan tam, tama yakın uyumlu donör arandı ancak bulunamadı. Yurt içi, yurt dışı donör arayışlarının sonuçsuz kaldığını belirten Kent Hastanesi Kemik İliği Nakli Sorumlusu Prof. Dr. Gürhan Kadıköylü, "Donör arayışlarımız sonuç vermeyince hastamıza geçtiğimiz 17 Mart'ta en büyük oğlu Mehmet Vefa Ruğala'dan haploidentik dediğimiz yarı uyumlu nakil gerçekleştirdik. Şu anda hastamızın durumu iyi, poliklinik muayenelerine gelip gidiyor" dedi.
Öte yandan oğlundan hayat aşısı yapılan İrfan Ruğala, "5 kardeşim var. Ama hepsi 65 yaş üstü olduğu için onlar verici olamadı. Yurt içi ve dışından da verici bulunamayınca yarı uyumlu olarak oğlumdan nakil yapıldı. Şimdi çok iyiyim. İnşallah yeni bir nakil gerekmez. Oğlum bana şifa olacak, inanıyorum" derken, Ruğala, "Babamın eski sağlığına kavuşmasına görmek en büyük dileğim" diye konuştu. (DHA)