TRT Haber canlı yayınında açıklamalarda bulunan Mahir Ünal'ın sözlerinin satır başları şöyle:
Hem devlet yönetiminin yeni teamüllerinin oluşması gerekiyor. Bakanlar Kurulu'nun tam da böyle olması gerekiyordu. Meclis grubunda bir değişiklik gerçekleşti.
'AK PARTİ'NİN GELENEĞİ HALİNE GELDİ'
Şimdi biz her kongrede ve her genel seçimde, yerel seçimde yarı yarıya bir yenilenmeye gerçekleştiririz. Bu artık AK Parti'nin geleneği haline geldi. tabii ki MKYK'da da bir değişiklik olacak, yenilenecek.
'GÖREV VE SORUMLULUKLARDA YER DEĞİŞTİRME'
İşte biz kadın ve gençler konusunda AK Parti'nin özel bir hassasiyeti var. MKYK'da da yeni gençlerimiz gelecek. Yeni siyasetin gereği olarak yeni bir siyasetçi profili de kaçınılmaz olarak oluşacak. Tüzük değişikliği gerçekleşecek. Çünkü sistem değişikliğiyle birlikte AK Parti'nin tüzüğünde de değişmesi gereken bazı hususlar var. Bu birilerinin görevden alınması değil, bu görev ve sorumluluklarda yer değiştirme mahiyetinde olacak.
Genel Başkan Vekilliği kalacak ama diğer taraftan hükümetin kurulmasına ilişkin, koalisyona ilişkin parti tüzüğündeki bazı hükümler vardı. Doğal olarak bu hükümler kaldırılacak.
Biz her zaman yenilenme gerçekleştirmişizdir. Bu birilerinin görevden alınması değil, bu görev ve sorumluluklardaki bir yer değişikliği mahiyetinde olacak.
CHP'DEKİ TARTIŞMALAR
CHP'nin içine düştüğü duruma bakıyorsunuz. Bugün CHP'ye oy veren vatandaşlarımızı da derinden yaralıyor. Neden? Çünkü eski siyasi anlayışla bakış açısı ortaya koyuyorlar. Seçimden önce tam bunu söylemiştim. Dedik ki, seçimi kazanırız, seçimden sonra da CHP kendi iç sorunlarıyla, iç krizleriyle uğraşmak zorunda kalır. Çünkü CHP kendisini değiştirecek, dönüştürecek, zihinsel olarak değiştirecek yeni sisteme uyum sağlayacak bakış açısına sahip olmak yerine eski ezberleriyle bugünü anlamaya çalıştığı sürece kendi krizlerinden kurtulmayacak.
Siz demokrasi diyeceksiniz, demokrasi adına işte İYİ Parti'ye 15 tane milletvekili göndereceksiniz, cumhurbaşkanı adaylarına imza desteği vereceksiniz, HDP'ye barajı geçsin diye seçmen desteği vereceksiniz... Bunları demokrasi adına yapıyorsanız, o zaman buyurun cumhurbaşkanı adayınıza da kurultay için üç beş tane delege desteği verin. Ha bunu yapmıyorsanız samimi olmadığınız ve gerçekten bütün bunları bir parti içi demokrasiyi yaşatmak için yapmadığınız ortaya çıkıyor o zaman.
Bir partinin eğer yüzde 48'i kurultay talep ediyorsa ve 9 kez siz yenilgiye uğramışsanız ve sizin diliniz, söyleminiz, Türk siyasetini zehirliyorsa ve siyaset adına söyleminiz illegaliteye davet niteliğindeyse, 15 Temmuz işgal girişimini gerçekleştiren terör örgütünün kullandığı dili, siyaset söylemi haline getirmişseniz, dünyada basın yayın organında her yazıyı içeriye taşıyorsanız ve artık siyasetiniz bir siyaset olmaktan çıkmış, siz de siyasetin gündeminden çıkmışsanız ve muhalefet yerine düşmanlık üretiyorsanız işte bu siyaseti zehirlemektir.
Bunların dönüp bir oto kritik yapması gerekir, özeleştiri yapması gerekir. En azından bir muhasebe yapın ne olur? Şu kadarcık kendinizi eleştirin. Genel başkan kendisine dönük bir özeleştiri yapmaz mı? Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'si neden kendisine dönüp şu kadar özeleştiri yapma gereği duymuyor?
Senin partinin tabanından yüzde 50'lik neredeyse bir kurultay talebi geliyor ve sen buna kulak tıkıyorsun. "Efendim siz CHP'nin Kurultay'a gitmesini mi istiyorsunuz" Biz CHP'nin kurultaya gidip gitmemesiyle ilgilenmiyoruz. Muhalefete bakıyorsunuz yerlerde sürünüyor. Diğer taraftan yeni kurulmuş bir parti, ilk kampında istifa resti çekiyor.