CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen'in ihale sürecindeki Çeşme Alaçatı Havalimanı'na ilişkin yaptığı açıklamalara sert tepki gösteren AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, "İzmir'e yapılacak her yatırıma karşı çıkan, yapılan her iyi işe taş koymaya çalışan 'istemezükçü' zihniyete bu kez bin 500 kilometre öteden destek gelmiş. Trabzon Milletvekili olan CHP'li Haluk Pekşen İzmir'e yapılacak bu büyük yatırıma karşı çıkmış. Herkes işine baksın. İzmir'e yapılacak yatırıma İzmirliler karar verir" dedi.
CHP'Lİ İSTEMEZÜKÇÜ'LER TAŞERON KULLANIYOR
İzmir'in kentteki istemezükçü zihniyetten çok çektiğini ifade eden Kaya, yapılacak bütün yatırımları engellemeyi marifet sanan bu anlayışla mücadele ede ede İzmir'e hizmet ettiklerini vurguladı.
İzmir'deki istemezükçü'lerin artık kentte yaşayan vatandaşlardan çok tepki gördüğünü, bu sebeple de dışarıdan taşeron kullanma yolunu seçtiklerini belirten Kaya, "İzmir'de çok istemezükçü var. CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanı var, CHP'li ilçe belediye başkanları ve yöneticiler var, CHP'li belediyelerin ön bahçesi haline gelmiş bazı meslek odaları var. Ancak kentteki istemezükçü'ler İzmirli hemşehrilerimizden çok tepki görüyor olmalı ki, bu kez taşeron kullanmaya karar vermişler. Ne İzmir'deki istemezükçü zihniyete ne de dışarıdaki taşeronlarına pabuç bırakmayız. Yeter artık, düşün İzmir'in yakasından. CHP'li istemezükçü'ler bu şehrin gelişmesini, büyümesini, İzmirli hemşehrilerimizin kazanmasını istemiyor. Ancak biz pes etmeyeceğiz. Bu şehri istemezükçülere rağmen büyütmeye, geliştirmeye devam edeceğiz. İzmir'in marka değerini yükseltecek yatırımlar birer birer hayata geçirilecek" dedi.
SADECE ÇEŞME DEĞİL, ÜLKE TURİZMİ KAZANACAK
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen'in TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Çeşme Alaçatı Havalimanı'nın neden yapıldığını sorduğunu hatırlatan Kaya, "CHP'li Pekşen merak etmiş, bu havalimanı neden yapılıyormuş. Trabzonlu Pekşen İzmir'i bilmez, kendisine tane tane anlatalım. Bir turizm beldesinin dünyada markalaşabilmesi, benzerleriyle rekabet edebilmesi için havalimanına da, eksiksiz ve modern ulaşım ağına da çok ihtiyacı vardır. Söz konusu havalimanı sadece Çeşme'yi, Alaçatı'yı değil, Urla'dan Seferihisar'a, Karaburun'dan Mordoğan'a kadar tüm Yarımada'yı hareketlendirecek, turizmde atağa kaldıracaktır. Bu anlamda Çeşme Alaçatı Havalimanı sadece Çeşme için değil, tüm Türkiye için, ülkemiz turizmi için büyük kazanç olacaktır. Havalimanının yapılmasıyla gelişecek bölge turizminin üreteceği katma değer, ülke, bölge ve kent ekonomisine yansıyacaktır. Bu proje, Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım'ın projesidir. Kendisinin Ulaştırma Bakanlığı döneminde bizzat talimatıyla hazırlanmış, İzmirli hemşehrilerimiz, Yarımadalı ve Çeşmeli hemşehrilerimiz tarafından da büyük destek görmüştür. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız Sayın Ahmet Arslan'ın büyük gayretleriyle proje ihale sürecine girmiştir. Sayın Bakanımıza teşekkür ediyoruz. İzmirli hemşehrilerimize de çağrımız, her zaman olduğu gibi kentin projelerine sahip çıkmaları ve bu istemezükçü'lere dur diyerek tepkilerini her platformda göstermeleridir" şeklinde konuştu.
PEKŞEN NELER SÖYLEMİŞTİ?
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, Çeşme Alaçatı Havalimanı ihalesine ilişkin "Bu ihaleyi, Türkiye'de herkesin sorgulamasını tavsiye ediyorum. Biz tabii ki bunu şimdiden sorgulamaya başlayacağız, bununla ilgili yasal ne yükümlülük varsa hiç tereddütsüz yerine getirmeden kaçınmayacağız" demişti.
Pekşen, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin rüzgar enerji potansiyelinin en yüksek olduğu Çeşme Alaçatı'da havalimanı yapılacağını anımsatarak, burada rüzgar türbini kurulma şansının kalmayacağını savundu.
Çeşme Alaçatı Havalimanı yapımında yolcu değil ciro garantisi verildiğini belirten Pekşen, "Yarım saatlik mesafede Türkiye'nin yolcu kapasitesi en büyük Adnan Menderes Havalimanı'nda varken Türkiye'nin en büyük rüzgar potansiyeli olan bir yere bu havalimanı niçin yapılıyor?" diye sordu.
İki aylık ihale hazırlık sürecinde, firmaların teklif hazırlamasının zor olduğunu anlatan Pekşen, "Teklif verecek firma bunları 2 ay içerisinde nasıl tedarik edecek ve buranın kredisini 2 ay içerisinde nasıl oluşturacak? Teklifini iki ay içerisinde nasıl sunacak? Bütün bunlar gösteriyor ki bu çok önceden planlanmış bir yandaşa, planlı, organize bir ihale süreci. Bu tam bir ihaleye fesat karıştırma süreci, hiçbir masumiyeti, haklılığı ve savunulabilir yanı yok. Bu ihaleyi Türkiye'de herkesin sorgulamasını tavsiye ediyorum. Biz tabii ki bunu şimdiden sorgulamaya başlayacağız, bununla ilgili yasal ne yükümlülük varsa hiç tereddütsüz yerine getirmeden kaçınmayacağız" ifadelerini kullanmıştı.