Sandal’ın İzmir depreminin en büyük yıkımını ve acısını yaşayan Bayraklı’nın Belediye Başkanı olarak 32 aydır tek bir çalışma yapmadığı iddiasında bulunan Şahin; “İlk ve tek yaptığı şey, selefi Hasan Karabağ’ın açtığı Deprem Etüt Merkezi’ni kapatmaktı. Sonra depremzedelerin kurduğu dernekten beslenmeye başladı. Şimdi de müteahhitlerin dönüşümüne, kendisi yapıyormuş gibi ortak olma çabasında. Yani, Bayraklı’nın derman olmak yerine, dertten beslenen bir belediye başkanı var” diye konuştu.
Lütfederek yaptığı tek iş, ruhsat vermek…
Bayraklı’nın 3 yıldır, Serdar Sandal’ın yönetiminde, gerilediğine ve İzmir depreminin üssü olan ilçede sadece şovmenlik yaptığına söyleyen AK Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı Sefa Şahin, şunları söyledi; “Cumhuriyet Apartmanı’nın temel atma törenine herkesi davet ediyor. Ancak, bu binanın dönüşümü için lütfedip yaptığı tek şey ruhsat vermek. Onu da versin bir zahmet! İzmir’in en büyük deprem dönüşümünü gerçekleştirdik. Hiç vakit kaybetmeden 5 bin 400 bağımsız birimin planlamasını yaptık, yapımına süratle başladık. 1 yıl bile bitmeden, 26 Kasım 2021’de yaptığımız toplam 741 bağımsız bölümü, Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle depremzede kardeşlerimize teslim ettik. Bayraklı’da yerinde dönüşüm kapsamında bin 404 konut 289 iş yeri planlandı, etap etap hak sahiplerine teslim ediliyor. Ve CHP yıllardır “Engelleniyoruz” algısı yaratıp beceriksizliğini örtmeye çalışarak, Bayraklı’da da taş üstüne taş koymuyor. Boş laf, bol suç yükleme, bol reklamla 3 yılı geride bıraktılar. Bayraklı, 13 yıldır kentsel dönüşüm bekliyor. Onlar, kim bilir kaçıncı projeyi çizdirerek, halkı oyalıyorlar. Çözdük, çözüyoruz diyerek yerlerinde sayıyorlar. Sandal, bize elle tutulur, gözle görülür tek bir çalışmasını göstersin, tüm sözlerimizi geri alalım.”
Suç ve sorumluluk yüklemek, çözmekten kolay geliyor…
Belediyelerin sosyal sorumluluğu kapsamında hayata geçirebileceği nadir çalışmalardan biri olan Deprem Etüt Merkezi’ni, depremin ardından “Bakanlığın işi” diyerek kapatan bir zihniyetten çözüm beklenemeyeceğini vurgulayan Başkan Şahin; “’Bakanlığın işi.’ dedi. Hâlbuki vatandaşa ön etüt yapan, ön rapor düzenleyen bir sosyal sorumluluk projesiydi. Üstelik kendi partilisi bir başkanın yıllarca yürüttüğü en kayda değer işti. Korktu zaar. Bunun anlamı; sosyal sorumluluktan kaçmaktır. Eline yüzüne bulaştırmaktan korkmaktır. Kütüphaneleri de aynı kibir ve korkaklıkla kapattı. Yine aynı dürtülerle, gencecik bir belediyeye yeniden kurumsal kimlik hazırlatmayı, logo çizdirmeyi iş yapmak gibi gösterdi. Bugün de bir müteahhidin ve uzlaşan vatandaşların tek başlarına yaptığı bina dönüşümünden nemalanmaya çalışıyor. Bunlardan çıkaracağımız sonuç şudur: Bayraklı’nın vatandaşa hizmet etmeye tercih ettiği bir kin duygusuna sahip, yapmak yerine yıkmayı tercih eden, suç ve sorumluluk yüklemeyi, çözüm üretmekten kolay bulan, aslında külliyen kolaya kaçan, topu taca atan ve Bayraklı halkının dertlerine sırtını dönmüş bir belediye başkanı vardır. Sokağa çıkmaya zahmet ederse, bu tanımlamalarla kendisi de karşılaşacaktır. Nitekim bundan da korkmakta; Bayraklı yerine, kıyı köşe başkanlığı yapmakta, başkalarının emeğini kolayca yok sayıp kendi gemisini gösterişten ibaret işlerle yürütmeye çalışmaktadır. Ancak, bu uzun sürmeyecek. Geri sayım başlamıştır. Bayraklı, hak ettiği dönüşüme, hizmete belediyecilik noktasında da kavuşacaktır.” diye konuştu.
Sayfa başına git