Gizem TABAN/GERÇEKİZMİR- 31 Mart yerel seçimlerinde rekor oyla Narlıdere Belediye Başkanı seçilen Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Ali Engin, göreve geldiğinden bu yana geçen 5 aylık(150 gün) süreçte yaptığı çalışmaları ve Narlıdere vizyonunu anlattı.
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in 19 aylık performansı ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in görevdeki 5 ayını da değerlendiren Engin, il ve ilçe kongresi sürecinde izleyeceği tavıra yönelik de önemli mesajlar verdi.
Engin CHP Genel Merkezi’nin kongre süreçlerine yönelik uzlaşı adayı mesajıyla ilgili de İzmir özelinde değerlendirmelerde bulundu.
"HEM ONUR HEM SORUMLULUK"
Yerel seçimlerde yüzde 80 oy alarak CHP’nin Türkiye çapında aldığı en yüksek oy oranıyla Narlıdere Belediye Başkanı seçilen Ali Engin, “Bu benim için hem büyük bir onur, hem büyük bir sorumluluk. Göreve geldiğim günden bu yana, çalışma arkadaşlarımızla birlikte çok erken saatlerde mesaiye başlayıp, gecenin geç saatlerine kadar hem belediyeyle ilgili hem toplumun sorunları ile ilgili yoğun bir çaba harcıyoruz” dedi.
BEŞ AYDA YAPTIKLARINI ANLATTI
Görevde geride bıraktığı 5 ayda gerçekleştirdiği çalışmaları anlatan Başkan Engin, “Temizlik ve çevre sorunları çok önemli. Özellikle bu alanlarda ciddi bir çalışma sergiledik ve çok başarılı sonuçlar aldık. Geleceğe yönelik vizyon projelerimizi seçim öncesinde ortaya koymuştuk. Onların projelendirilmesi ve hazırlığı bitti. Şuan, projelerimizi hızla hayata geçiriyoruz. Pir Sultan Abdal Parkı projemizde ihale aşamasındayız. Bu projeyle ilgili büyükşehir belediye başkanımız ile de görüştük, o da destek olacak. Yeni kreşler, sosyal merkezler açıyoruz. Sokak sağlıklaştırma ve iyileştirme çalışmaları yapıyoruz, binalarımızı yeniden elden geçiriyoruz. Personel takviyesi yapıyoruz. Personel politikasında liyakatı çok önemsiyoruz. Önümüzdeki hafta sonu yelken yarışları düzenleyeceğiz. Deniz sporları, şehri denizle buluşturmak aslında İzmir’de birkaç ilçenin sorumluluğunda olan bir şey... Hem şehir içinden hem şehir dışından Narlıdere’nin deniz ile ilintisi tam kurulamamış. Böyle bir algı var. Biz ısrarla bu algıyı güçlendireceğiz. Narlıdere’nin, Çeşme, Urla, Karşıyaka gibi bir deniz kenti olduğunu ısrarla vurgulayacağız. Ekim ayı sonunda Huzur Mahallemizde bir semt merkezi açıyoruz. Burası tam anlamıyla bir yaşam merkezi olacak. İçerisinde; kafeterya, çocuk alanı, spor alanı, kreş, kadın kooperatifi, tüm kooperatiflerin ürünlerin satıldığı bir yer olacak. Yukarıköy restorasyon projemiz bitti, ihalesine çıkacağız. Güngören’de Barış Caddesi projemiz bitti, onun inşaatına başlayacağız. Yaşar Kemal’de kadın kooperatifimizi kurduk, orada şuan 150’ye yakın kursiyerimiz kurs görüyor. Bisiklet ve yaya yolu projesine başlıyoruz. Projelerimiz bitti, şimdi inşaat zamanı diyebilirim. Bakanlıkla, İzmir’in en büyük kentsel yenileme projesine başlayacağız. Özetle, seçim öncesi vaat ettiğimizin daha fazlasının adımlarını attık, projelendirdik ve şuan fiilen başladık” diye konuştu.
"BÜROKRASİYE GENÇLİK AŞISI YAPTIK"
Göreve geldikten sonra bürokrasi de yaptığı değişikliklere ilişkin de konuşan Engin, “Aslında çok köklü bir değişiklik yapmadık. Özellikle genç arkadaşlarımızdan takviye yaptık, bir nevi aşı yaptık diyebiliriz. Büyük bölümü zaten daha önce görevinin başında olan arkadaşlarımız” dedi.
BEŞ YIL SONRA NARLIDERE’DE NASIL BİR DEĞİŞİM OLACAK?
Aday olduğunda 5 yıl sonraki Narlıdere’yi hayal ederek projelerini oluşturduğunu belirten Başkan Engin, 5 yıllık hizmet süresi sonunda Narlıdere’de nasıl bir değişim olacağını şu sözlerle anlattı:
“Marka değeri daha da artmış, bilinirliği daha da güçlü bir Narlıdere. Sokakları yayalara uygun oluşturulmuş bir Narlıdere. Tertemiz, park ve bahçeleri bakımlı bir Narlıdere… Kültürde ve sanatta ses getirecek atılımlar yapmış ve sorunlarının büyük bir bölümünü halletmiş bir Narlıdere göreceğiz. Zaten güzel bir Narlıdere var, onun üzerine daha çok şey koyacağız ve 5 yıl sonra çok güzel bir Narlıdere olacak.”
"NARLIDERE’NİN DENİZ KENTİ OLDUĞUNU VURGULAYACAĞIZ"
Narlıdere Belediyesi tarafından bu yıl ilk kez organize edilen 5-8 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek olan Deniz Festivali’ne ilişkin konuşan Başkan Engin, “Festivalimizde deniz ve kıyı temizliği, yelken yarışları, Çevre, Kıyı Alan ve Sıfır Atık Paneli gibi çeşitli etkinlikler olacak. Narlıdere’nin bir deniz kenti olduğunu ısrarla vurgulayacağız. Deniz Festivalimizi her yıl yapmaya çalışacağız, gelenekselleştireceğiz. Deniz kenti olma sorumluluğuyla, gençlerimizin yelken sporu yapmasını ve denizle buluşmasını sağlayacağız. Bunu, Yelken Sporları Federasyonu ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ile yapıyoruz. İşin içine okulları da katacağız. İlerleyen yıllar için bir yelken kulübü çalışmamız var. Zaten yelken, deniz sporları, deniz temizliği, yüzülebilir bir sahil evleri, seçim öncesi vaat ettiğimiz hedeflerdi ” ifadelerini kullandı.
"BATUR’UN 4 DÖNEM BAŞKANLIK YAPMASI BENİM İÇİN AVANTAJ"
Şuan Konak Belediye Başkanı olan Abdül Batur’un Narlıdere’de 4 dönem belediye başkanlığı yapmış olmasının kendisi için avantaj olduğunu dile getiren Engin, “Tecrübeli bir siyasetçinin yaptığı çalışmalar var. Bu benim için bir avantaj. Biz de yeni bir vizyon ve anlayışla çalışıyoruz. Çünkü herkesin siyaset tahayyülleri farklı, yapmak istedikleri farklı… Abdül Başkan başarılı bir 20 yıl geçirmiş, bugüne kadar doğru işler yapılmış. Bizde onun üzerine yeni ufuklarla Narlıdere’yi daha da ileriye götürecek yeni şeyler yapacağız” açıklamasında bulundu.
"BELEDİYE BAŞKANLIĞI KLASİK SİYASETÇİLİK DEĞİL"
Uzun yıllar Karşıyaka’da siyaset yapan Engin, Narlıdere Belediye Başkan Adaylığı ilk açıklandığında çıkan ‘ithal aday’ tartışmalarını nasıl geride bıraktığını şöyle anlattı;
Birincisi, il başkanlığı yapmış biriyim. Çok aktif bir il başkanı olduğum için ilçelerimizin sorunlarını yakından takip ettim. İkincisi, bir işadamı olarak İzmir’in sorunlarını yıllardır izleyen, çözüm öneren sivil toplumda çalışan biriydim. Hepimiz İzmirliyiz, sorunlarımızın büyük bölümleri ortak. Her ilçenin kendine has özellikleri var ancak ortak hedeflerimiz var. Belediye başkanlığı klasik siyasetçilik değil, sorunları bilmek, doğru çözümleri önermek, kaynakları iyi kullanmak, öncelikleri doğru tespit etmek gerekiyor. Bizim yaptığımız da bu…
İZMİR’DE UZLAŞI ADAYI FORMÜLÜ UYGULANABİLİR Mİ?
CHP Genel Merkezi’nin kongre sürecine ilişkin ‘uzlaşı adayı’ mesajı ve İzmir’de uzlaşı adayı formülünün uygulanılabilirliği hakkında değerlendirmede bulunan Başkan Engin, “Genel başkanımızın ve genel merkez yetkililerimizin ifade ettiği şu; ‘Tarihi bir başarı var, parti kendini yenilemeli ama aldığımız yeni oyları dikkate alan, onlara da hitap eden yeni yönetimler oluşmalı…’ Bu yönde haklı bir beklenti var. Bu da ancak uzlaşmayla olabilir. Yoksa, hem siyasi partiler yasamıza göre hem parti tüzüğümüze göre yarış da olur, rekabet de olur, çoklu aday da olur. Buna bir engel yok. Ama genel başkanımız partinin selameti için, bu başarıdan sonra; kavgalı, gürültülü kurultaylar yerine ortak akıl ve uzlaşmayla, bugünkü ihtiyaçları göz önünde bulunduran yönetimler oluşmasının partinin yararına olacağını ifade ediyor. Bir dayatma ya da yasak yok. Bunu böyle algılıyorum ve yararlı buluyorum. İzmir’de uygulanamayabilir ama hiç değilse partinin sorumluluk sahibi insanları olarak buna gayret etmemiz lazım. Başarabilir miyiz bilmiyorum. Başarılmasının kolay olmadığını hepimiz biliyoruz ancak gayret etmeliyiz” diye konuştu.
"YÜCEL’İ BAŞARILI BULUYORUM"
19 aydır CHP İzmir İl Başkanlığı koltuğunda oturan Deniz Yücel’in performansına yönelik görüşünü açıklayan Engin, “Başarı ortada. Yirmi beş ilçe kazanıldı, yüzde 58 gibi tarihi bir başarı elde edildi. Deniz Yücel, uzlaşma kültürünü sergiledi. Eğitimiyle, partiyi temsiliyle, ahlaki yönüyle bence örnek bir CHP’li... Ancak devam eder mi? Önce kendisi karar verecek. Ayrıca Genel başkanımız uzlaşı adayına karar verecek, bir de örgütümüz karar verecek. Ben kendisini genel olarak başarılı buluyorum” açıklamasında bulundu.
"TUNÇ BEY İZMİR'İN FOTOĞRAFINI ÇEKTİ"
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Tunç Soyer’in görevde geride bıraktığı 5 ay ile ilgili değerlendirme yapan Engin, “Tunç Bey ile birlikte çalışmıştık. Ben il başkanıyken o da Seferihisar Belediye Başkanıydı. Gayet güzel bir ilişkimiz vardı. Bence 5 aylık süre içerisinde Tunç Bey fotoğrafı çekti, sorunları tespit etti. Sık sık yurt dışına gitmesi hayallerini gerçekleştireceği anlamına geliyor. İzmir’i bir dünya kenti yapma hedefi vardı. Çünkü Aziz Bey döneminde 15 yılda çok güzel işler yapıldı, ulaşım altyapısı, çevre altyapısı, kırsala yönelik çalışmalar… Ama artık İzmir’in dünyaya açılması gerekiyor. Mesela ilk icraatini çok beğendim; Tarihi Elektrik Fabrikası’nın büyükşehir tarafından satın alınması müthiş bir şey. Orası, İzmir’in en değerli binası olacak. Tunç Bey’in İzmir’i nereye doğru götürdüğünün işareti aslında… Onun dışında Buca Metrosu yapılacak. Çevre duyarlılığı, kırsal kalkınmaya, kadınlara önem vermesi... Beş ayda, aslında önümüzdeki 5 yılda İzmir’i nereye götüreceğine ilişkin çok net bir tavrı var. Ben bu konuda çok umutluyum. Kendisini başarılı buluyorum” diye konuştu.
İL KONGRESİ MESAJI: KEŞKE BİZE KALMASA…
İl kongresi sürecinde izleyeceği tavır hakkında konuşan Başkan Engin, “Ben, uzun yıllar parti örgütünde çalıştım, kongrelerde de çok aktif rol aldım. Şimdi belediye başkanıyım, kamu görevlisiyim. Zamanımın büyük bölümünü projelerle, halkın arasında geçiriyorum. Keşke bize kalmasa… Yani belediye başkanları olarak zamanımızın ve enerjimizin büyük bölümünü buralara harcasak… Örgütte görev yapan arkadaşlarımız bunu üstlenebilirler diye düşünüyorum. Tabi ki eksik gördüğümüz konularda uyarabiliriz. Bunu belediye başkanı olarak değil tecrübeli bir il başkanı olarak söylüyorum. Bize sorularsa destek oluruz. Onun dışında müdahalede bulunmayı düşünmüyorum” dedi.
"İLÇE KONGRESİNDE AŞIRI BİR MÜDAHALEDE BULUNMAK İSTEMİYORUM"
Engin, ilçe kongresinde izleyeceği tavra yönelik ise şöyle konuştu: ”Şahin bey başarılı bir ilçe başkanı… Sonuçlardan belli. Öncelikle devam edip etmemeye kendisinin karar vermesi lazım. İl kongresi süreci ile ilgili söylediğim tutumun aynısı geçerli. Şahin Bey’in aday olup olmayacağını bilmiyorum ama başarılı buluyorum. Kimin olacağına partimizin delegeleri karar verecek. Ben aşırı bir müdahalede bulunmak istemiyorum.”
Sayfa başına git