CHP’li Arslan, ‘Enerjide azami fiyat teklif sınırının kWh başına 4 TL ye çıkarılması, 2,5 – 3 TL aralığında seyreden Piyasa Takas Fiyatlarının yükselmesine neden olacaktır. Bu durum, uzun vadede vatandaşlarımızın enerji faturalarına yansıyacaktır. 2022’nin başından bu yana piyasaya verilebilen azami fiyat teklif sınırı, neredeyse her ay yukarı çekilmektedir. İktidar, oy kaybetmemek ve krizi üstlenmemek için, enerji sektörünü çökmenin eşiğine getirmektedir. Artan maliyetler nedeniyle üretimi durduran santraller, yapılamayan ödemeler, şirketlerin borçlarının ertelenmesi göz göre göre gelen krizin habercisidir.’ Diye konuştu.
Saray Dahil Tüm Kamuda Tasarrufa Gidilmeli
Enerjide israf ve savurganlıktan vazgeçilmesi gerektiğini vurgulayan CHP’li Arslan, iktidarı tasarruf tedbirleri almaya davet ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bakınız dünya enerji krizini görmüş ve her türlü tasarrufa yönelerek önlem almaya çalışmaktadır. AK Parti iktidarı ise sorunu görmezden gelerek günü hamasi tutum, davranış ve açıklamalarla geçiştirmektedir. Bu yaklaşım vatandaşlarımızı kışın ortasında hem karanlıkta hem de ısınma sorunları ile baş başa bırakacaktır. Ülkemizin içinde bulunduğu derin ekonomik krizi, hayat pahalılığını düşündüğümüzde vatandaşlarımız maalesef enerjide tam bir kara kış yaşayacaktır. Buna önlem almak iktidarın sorumluluğundadır. Biz hatırlatıyor ve yapılması gerekenleri sıralıyoruz. Bunu önlemek için iktidarın derhal Saray’dan başlayarak tüm kamu kurum ve kuruluşlarında enerji tüketimine ilişkin tasarruf tedbirleri uygulamalıdır. Aydınlatma, ısıtma, sıcak su ve akaryakıt tüketimi olmak üzere tüm tüketim kalemleri için planlama yapmalıdır ve sıkı sıkıya uygulamalıdır. Kimsenin vatandaşlarımızı çetin kış koşullarında hem karanlığa hem de soğuğa teslim etme hakkı yoktur.”
Özelleştirme Değil Kamu Payı Artırılmalı
CHP’li Arslan enerji sektöründe dünya genelinde yaşanan gelişmeleri de hatırlatarak şu değerlendirmelerde bulundu:
“Pandemi, iklim krizi, savaş ve ekonomik gerilemeler karşısında bütün dünya enerji alanında tasarrufa gitmektedir. Dünya ülkeleri enerjide kaynak değişiklikleri, ekonomide politika faizi artırımı gibi bir dizi hamle ile çözüm arayışındadır. Ülkeler vatandaşlarını bu gelişmeler karşısında koruma çabasındadır. Ancak ülkemizde AKP iktidarı dünyanın tersine enerji alanında yanlış politikalarda ısrar etmektedir. Temel yanlış enerjide dışa bağımlı özel sektör öncelikli bir yapı oluşturulmasıdır. Yapılması gereken ise enerji alanında kamu payının artırılmasıdır. “