İzmir'in kentsel dönüşümde hala beklenen sıçramayı gerçekleştiremediğini oysa, her yıl 1 milyonun üzerinde Türk turist çeken Yunan adalarındaki köylerin kentsel dönüşümle birer cazibe merkezi haline geldiğini belirten Aslan, Türkiye'nin de köylerde dönüşüm için hızlanması gerektiğini ifade etti. Yunanistan'da, Samos ve Sakız Adaları gibi birçok yerin alt yapıdan üst yapıya kadar kentsel dönüşümünü tamamladığını, özgün mimari ve çekim alanlarıyla turistlerin uğrak alanı haline geldiğini söyleyen Ege-Koop Genel Başkanı Aslan, "Köysel dönüşüm yalnızca turisti çeken, tatil için tasarlanan bir yapı değildir. Köydeki dönüşüm, bağlı oldukları kentlerin tüm dinamiklerini etkileyen en önemli zincir halkasıdır. Köydeki dönüşüm ile göçü önlersiniz, yeni iş alanları yaratırsınız, organik ürünler ve sanatsal çalışmalarla ekonomiyi sorunsuz canlı tutma başarısı gösterirsiniz" dedi.
"EGE DÜNYA TURİZMİNDE BİR NUMARA OLUR"
Şirince köyünün turizm merkezi açısından en yakın örnek olduğunu, ancak orada tam anlamıyla bir köysel dönüşümden bahsedilemeyeceğini belirten Aslan, "Bizim köylerimiz çok daha güzel. Örneğin; doğal zenginliği ve kültürel alt yapısı ve köy halkının kooperatifleşme yoluyla ortaya koyduğu örgütlenme özelliği, antik tiyatrodan köylü pazarına kadar kültürel ve ticari faaliyetleriyle dikkat çeken Bademler köyü köysel dönüşümle eksiklikleri tamamlanarak, örnek bir turizm merkezine dönüşebilir. Çiftlikköy, Yörük kültürürüyle bilinen Germiyan, Foça'nın taş mimarisiyle dikkat çeken Kozbeyli köyü, Bozdağ yamaçlarında kurulu Bk, Kuşadası'na bağlı Kirazlı köyü, Muğla'nın Milas ilçesi Kapıkırı köyü, Bodrum sınırındaki Kıyıkışlacık köyü bunlardan sadece bazıları. Oysa Karaburun başta olmak üzere birçok köyümüz göç kurbanı. Buralarda gerçekleştirilecek köysel dönüşümler, Ege'yi dünya turizminde bir numara yapar" diye konuştu.
Ege-Koop Genel Başkanı Aslan, kendisinin de en büyük hayallerinden birinin yeni bir köy projesini hayata geçirmek olduğunu belirterek, "Avrupa kentlerinde görüp hayran kaldığımız o köylerin benzerleri aslında bizde de var. Ancak kaderine terk edilmiş durumdalar. En büyük hayalim, o terk edilmiş köyleri meydanlarıyla, kasaplarıyla, berberiyle, ibadethanesiyle, kahvahanesiyle adeta birer yaşam alanı halinde yeniden projelendirmek" dedi
"SÜREKLİ GÖÇ VEREN YAPIYI TERSİNE ÇEVİREBİLİRİZ"
Köylerdeki birçok yapı stoğunun dayanıksız, sağlıksız olduğunu söyleyen Aslan şunları söyledi:
"Ege köylerindeki dönüşüm ile sürekli göç veren yapıyı tersine çevirebiliriz. İşlevini kaybeden tarım alanları yeniden düzenlenerek tekrar hayat bulur. Tarım ve hayvancılıkta gelişim hızı artacağı gibi, doğanın korunmasına da katkıda bulunulur. Kentsel yaşama alternatif yerler olacağından hem turizm gelişir hem istihdam artar. Bunlardan çok daha önemli olan ise kırsal alanlarda kültürel değerlerimiz yeniden canlanır."
Sayfa başına git