MENÜ
İzmir
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Aslanoğlu 9 Aralık öncesi kooperatif davası için konuştu: Ceza alsalar hapisten çıkacaklar!
Politika
8 Aralık 2025 Pazartesi 08:40

Aslanoğlu 9 Aralık öncesi kooperatif davası için konuştu: Ceza alsalar hapisten çıkacaklar!

Eski CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, yarın Aliağa’da görülecek kooperatif davası öncesi tutuklu sanıklar için tahliye beklentilerini dile getirerek, tutukluluk uygulamasının “cezalandırmaya dönüştüğü” eleştirisinde bulundu. Aslanoğlu ayrıca, 9 Aralık’ta görülecek duruşma için tutuklu sanıkların yanında durulması ve dayanışma çağrısı yaptı. 

Asena TUNCA/GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik “kooperatif davası”nda mahkeme heyeti son duruşmada eski CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İZBETON AŞ Yönetim Kurulu Üyesi Cihangir Lübiç ve eski İZBETON AŞ Genel Müdür Vekili Hüseyin Şimşek’in adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi; diğer tutuklu sanıkların tutukluluk hali ise devam etti.

Eski CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, 9 Aralık’ta (yarın) yeniden Aliağa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nde görülmek üzere ertelenen duruşmaya ilişkin konuştu. 

Aslanoğlu, tutuklu bulunan eski İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri ve İZBETON AŞ Yönetim Kurulu Başkanvekili Barış Karcı, eski İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya ve eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer için tahliye beklentilerini dile getirerek değerlendirmelerde bulundu.

“Tahliye bekliyoruz”

Aslanoğlu, üçüncü duruşmada tutuklu sanıklar Barış Karcı, Heval Savaş Kaya ve Tunç Soyer için tahliye beklediklerini söyledi. Aslanoğlu, “Bu davada haksız yere tutuklu bulunan arkadaşlarımızın artık özgür kalmasını bekliyoruz” dedi.

Arzu Özçelik yorumu 

Hakkında zorla getirme kararı verilen Kentsel Dönüşüm Daire Başkanı Arzu Özçelik’in beyanlarının duruşmanın seyrini değiştirip değiştirmeyeceğine ilişkin de konuşan Aslanoğlu, “Arzu Hanım zaten ifadesini vermişti. Büyükşehir kanadından o dönem yaşadıklarını tekrar anlatacaktır. Mahkemenin seyrini değiştirecek bir durum olmayacaktır” ifadelerini kullandı.

Davanın seyrine ilişkin değerlendirmelerini sürdüren Aslanoğlu, mağdur sıfatıyla dinlenen kişilerin esas talebinin evlerine kavuşmak olduğunu belirtti: “Mağdur sıfatı verilen üyeler mahkemede evlerine kavuşmak istediklerini, evlerinin son 1-1,5 buçuk yıldır durdurulması nedeniyle tedirgin olduklarını anlıyoruz. Yoksa şu ana kadar mağdur olarak dinlediklerimizden herhangi biri, herhangi bir sanıkla ilgili “beni şöyle kandırdı, böyle yaptı, şöyle etti” diye direkt bir suçlama getirmedi. Hem tanımıyorlar hem de kimseyle ilgili, ben dahil diğer arkadaşlarımız için de, “benim şöyle paramı aldı ya da şu harcamayı yanlış yaptı” gibi bir suçlamayla şu ana kadar karşılaşmadık; genel bir dedikodu furyasının ötesinde “şu yanlıştır, şu fatura yanlış ödenmiştir” gibi bir suçlama da yok.”

“İtiraz ettiğimiz temel nokta niye tutuklu yargılandığımız”

Aslanoğlu, tutukluluk sürecine ilişkin eleştirilerini şöyle sürdürdü: ““Siyasi bir dava olduğunu defalarca söyledim. Eğer biz adalete olan inancımızı kaybedersek hep beraber bizi çok daha karanlık günler bekler. “Dava niye açılmış” demiyorum zaten. Mahkemelerde de dedim ki, tabii ki devletin herhangi bir şeyle ilgili bir şüphesi varsa savcılık soruşturma yürütür, onunla ilgili bir dava da açılır. İtiraz ettiğimiz temel nokta — hâlâ da itiraz ettiğimiz temel nokta — niye tutuklu yargılanıyoruz? Niye ev hapsindeyim mesela? Kaçma şüphesi yok. Zaten zaten yurt dışı çıkış yasağı var, bir sürü adli kontrol var. Neden insanlar hapiste, Tunç Bey aylardır hapiste. Neden? Ne yapacaktı? Tunç Bey dışarıda olsaydı ne olacaktı? 1-1,5 yıllık bir soruşturmada delillerin karartılması diye bir şeyden bahsedemeyiz. 1,5 yıl geçmiş. Ne olduysa oldu 1,5 yılda. 1,5 yıl sonra Tunç Bey’in dışarı çıkıp da bir şeye etki edecek hâli yok. İkincisi de, kimse kaçmaz. Bıraksanız, zorlasanız kimse bir yere gitmez. Ben ev hapsindeyim, ev hapsinde izinler verdiler… Ne olacak yani? Bizim bu şehirde çok emeğimiz var. Bu şehirde 5,5 milyon insan yaşıyorsa bunun belki de yüzde 1’inden fazla emeğimiz var. Niye bu şehri bırakıp gidelim? Tunç Bey niye bırakıp gitsin bunca emeğini?  Sonuçta tahliye olduğumuzda görecek herkes. Şu ana kadar da en başından beri bir sürü kişiyi tahliye ettiler; tahliye edilenler de buralarda işte. Ne yapacak insanlar?”

“Kimsenin olumsuz ifadesi yok”

Duruşmalarda dinlenen yüzlerce kişinin ifadelerine değinen Aslanoğlu, ortada somut suçlamaların bulunmadığını vurguladı: “Bu davada belki en önemli şey: Kimsenin ortada olumsuz bir ifadesi yok. Yüzlerce kişi dinledik; yüklenicisinden mermercisine kadar. Tanımıyor insanlar. Kaldı ki tanısalar ne olacak?  Tanımak suç olabilir mi yani? Bir çalışanım mı? Evet. Birinin benim çalışanım olması ya da birini Tunç Bey’in tanıyor olması bir suç olabilir mi? Büyükşehir Belediye Başkanı. İzmir tabii tanır yani. Ne olacak bundan? Bu bir suç değil ki. Türk Ceza Kanunu’nda suç olmayan şeyler üzerinden ispat etmeye zorladılar bizi.”

“Sorulanlara hesap veririz”

Tutukluluk ve ev hapsi sürecinin kişisel ve mesleki etkilerini anlatan Aslanoğlu, yaşanan mağduriyete dikkat çekerek şunları söyledi: “Acısını doğru yöne yönlendiremeyen mi diyeyim, meczup mu diyeyim, bir şey söyleyip arkasını getirmeyen mi diyeyim… Bu insanlarla hepimiz uğraşacak mıyız? İnsan ömrü bu ya. 3,5 ay hapis yattım. 2 aydır da ev hapsindeyim. 5,5  aydır çalışmıyorum. 5,5 aydır ya! Çalışmıyorum şu an. Ben iş insanıyım ve çalışamıyorum şu an. Böyle bir şey düşünebilir mi? Ticaret Odası üyeliğim düştü. İl Başkanlığı kongresine gidemedim, Parti Meclisi’ne gidemedim. Yazık günah değil mi? Tunç Bey’e, Heval, Barış’a… Dava tabii ki olsun. Gideriz, yine sorulanlara hesap veririz. Büyükşehir Belediye Başkanı… Yazık günah ya. Barış Bey Büyükşehir Genel Sekreteri. Barış’ı tanımayan var mı bilemiyorum, pırıl pırıl bir bürokrat. Bugüne kadar adı hiçbir olumsuzlukla yan yana gelmemiş insanların bunları yaşıyor olması çok kötü. İnşallah arkadaşlarımızı salı günü dışarıda göreceğiz. Tahliye bekliyoruz.”

“Ceza alsalar hapisten çıkacaklar!”

Aslanoğlu, mevcut uygulamanın cezalandırmaya dönüştüğünü belirterek şunları ekledi: “Ev hapsi adli kontrolüm kaldırılır herhalde artık  diye düşünüyorum. Bu bir kontrol tedbiriydi; bunların hiçbiri cezalandırma değildi. Ama şu an insanlar cezalı. Bakın, şu an insanlar ceza alsalar hapisten çıkacaklar. Benim için de geçerli bu. Ev hapsinde her iki günü bir gün sayılıyor. Bu Heval için, Tunç Bey için, Barış için de geçerli. Bu insanlara bugün 6 yıl ceza verseniz adamlar dışarı çıkacak. Hatta kamu zararı derseniz, uydurursanız bir şey 12-15 yıl ceza verseniz bile… Ne bekliyorsunuz bu işten?”

Dayanışma çağrısı

Aslanoğlu ayırca, duruşma günü için dayanışma çağrısı yaptı: “İçeride hapiste olan arkadaşlarımız var; onlar kendilerinin yalnız bırakılmasını istemezler. İzmir’de Cumhuriyet Halk Partililerin tabii ki önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanımızın yanında olması, dayanışma göstermesi gerekir.”

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Kooperatif mağduru
 8 Aralık 2025 Pazartesi 13:26
Sen öyle san. Yarın davanın seyri değişecektir.
Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2025 Gerçek İzmir