GERÇEKİZMİR – Gazeteciler Sercan Avcı ve Bünyamin Dobrucalı, Gerçekizmir’de Kafe Siyaset programında gündemi değerlendirdi.
BAHÇELİ’NİN ‘ERKEN SEÇİM’ ÇIKIŞINI DEĞERLENDİRDİLER
İkili MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 26 Ağustos tarihini işaret ederek yaptığı erken seçim çıkışını değerlendirdi.
Avcı, CHP Genel Merkezi’nde görev yapan üst düzey bir yöneticinin geçtiğimiz gün kendisine “Sonbaharda erken seçim var yaz bir kenara” dediğini hatırlattı ve, “ Ben ihtimal vermemiştim ama Bahçeli’nin çıkışı sonrası erken bir seçim gözüküyor” dedi.
DOBRUCALI: TARİH İÇİN AÇIK KAPI BIRAKMAK LAZIM
Bahçeli’nin erken seçim çıkışının AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bilgisi dışında olmadığını iddia eden Dobrucalı, “Bu kadar önemli bir kararda Bahçeli’nin Erdoğan’dan bağımsız hareket edebileceğine ben inanmıyorum. 26 Ağustos tarihi olacak diye açık kapı bırakmak lazım. Ben sanırım biraz daha farklı görüyorum. 26 Ağustos’ta olmayabilir. Çünkü Erdoğan’ın bir ikilemde olduğunu düşünüyorum. Bu durumda 2019’a kadar hiçbir şey yokmuş gibi taşınmasının imkanı yok. Her ne kadar 7.4 büyüdük deseler de rakamlar hiç iç açıcı değil. Yerel seçimi genel seçimden önce yapmaları lazım. Yerel seçimde CHP ve İYİ Parti’yi tokuşturmaları gerekiyor. Onu başaramazlarsa cumhurbaşkanlığı seçiminde sıkıntı yaşarlar. Tekrar bir araya gelmeleri çok zor olur” dedi.
AVCI: BİR TEK CHP’NİN ADAYI BELLİ DEĞİL!
Kendisine yerel seçim için yine CHP’de görev yapan üst düzey bir yöneticinin “ 22 Temmuz” tarihini verdiğini ifade eden Avcı, “ Erken seçim olursa CHP ve İYİ Parti ittifak konusunda tam anlamıyla hazır değiller. AK Parti ve MHP daha hazır. Ben İYİ Parti’nin hodri meydan demesini anlarım. Çünkü adayları belli, Meral Akşener. AK Parti’nin adayı Cumhurbaşkanı Erdoğan…MHP’nin de destekleyeceği aday belli zaten. Ama CHP’nin adayı ortalıkta yok. Bana 26 Ağustos tarihi çok mantıklı gelmiyor. Kurban bayramı tatilinin sonuna denk geliyor. Erken seçim olsa bile bence tarih değişecektir. Yerel seçimin önce yapılması çok büyük sürpriz olur. Ben önce yerel seçim yapılmasını beklemiyorum. Kasım’da Cumhurbaşkanlığı seçimi, Mart’ta da yerel seçim olmaz mı?. Bahçeli’nin açıklamasıyla birlikte bu iş normal seyrinden çıktı diyebiliriz. Önümüzdeki günlerde daha çok netlik kazanacak bu konu...” dedi.
DOBRUCALI: BÜLENT TEZCAN ACEMİLİK YAPTI
Erken bir yerel seçim için anayasa değişikliğinin lazım olduğunu söyleyen Dobrucalı, “Zor değil kolay bir iş. Normal şartlarda milletvekillerinin milletvekiliyken cezaevine konulması imkansızdı. Bir anayasa değişikliği yapıldı, sonrasında bir baktık ki milletvekilleri cezaevine girdi. 367 sayısına ulaşılırsa direk geçiyor. Direk geçtikten sonra da istediklerini değiştirebilirler. Anayasa mahkemesi esastan inceleme şansına sahip değil. Şekil olarak uygun yaptın mı yapmadın mı ona bakıyorlar. Bana göre 26 Ağustos olayında CHP’nin, İYİ Parti’nin ve Saadet Partisi’nin tuzağa düşürüldüğünü düşünüyorum. Bahçeli’nin konuşması hepimizin beklediği bir şeydi. Bahçeli işaret fişeğini attı ilk tepki CHP’den geldi, Bülent Tezcan hodri meydan dedi. Bu bana göre tuzağa düşmek oldu. İYİ Parti de benzer bir çıkış yaptı. Onlar da madem seçim var hodri meydan biz de geliyor dedi. Ama Erdoğan açık vermedi. AK Parti dediğimiz zaman hep tek bir şeyi savundular. İstikrar, istikrar, istikrar… İstikrardan kasıtları koalisyon olmasın, seçimler zamanında yapılsın. Yetmedi, başkanlık sistemine geçelim dediler. Niye? İstikrar olsun diye. Erken seçim demek bir şeyin ters gittiği demektir. Bunu Erdoğan’ın anlatması varken Bahçeli oltayı attı, CHP ve İYİ Parti oltaya takıldı. Erdoğan büyük ihtimal ben istemiyorum bak muhalefet istiyor diyecek. Madem öyle yormayalım bu halkı yerel seçimi ve genel seçimi bir arada yapalım diyecek. Ufak bir anayasa değişikliğiyle bu işi halledecekler. Yerel seçim ve genel seçimi bir arada yapmak zorunda Erdoğan. İYİ Parti ve CHP arasına o kara kediyi sokmak zorunda. Çünkü cumhurbaşkanlığı seçiminde bir araya gelebiliyorlar. Ben Bülent Tezcan’ın çok büyük acemilik yaptığını düşünüyorum. Kendi aralarında konuşulmadan sen tek başına çıkıp hodri meydan deme hakkını nerden buluyorsun? O hak bir tek Kılıçdaroğlu’nda var. Kılıçdaroğlu yapsaydı bile acemilik yaptığını söylerdim. CHP ve İYİ Parti’yi tokuşturup en azından yumurtanın bir tanesini kırmak için yerel seçimi ya genel seçimden önce yapacaklar, ya da aynı anda yapmaları lazım. Önce yapamıyorlar, çünkü ekonomi daha fazla gitmiyor. İstediğin kadar rakamlarla oyna, ekonomi tam anlamıyla köşeye sıkışmış durumda. Mart’a kadar dahi bekleme şansları yok.
İTO SEÇİMİNİ DEĞERLENDİRDİLER
Avcı ve Dobrucalı, geçtiğimiz hafta sonu yapılan İzmir Ticaret Odası seçimlerini de konuştu. Avcı’nın İTO seçiminde siyasetinde çok öne çıktığını ifade etmesi sonrası Dobrucalı da siyasetinin gölgesinin İTO seçimine düştüğünü söyledi.
DOBRUCALI: AK PARTİ CHP’YE GOL ATTI
Dobrucalı, “İTO’daki bir çok isim zaten siyasetin içinde. Hepsi bir şekilde bir siyasi partiye bağlı. İzmir gibi bir yerde İTO gibi bir kurumun siyasetin dışında olma ihtimali yok zaten. Daha somut bakarsak AK Parti CHP’ye bir gol attı gibi gözüküyor bu seçimde” dedi.
AVCI: CHP KÖTÜ SINAV VERDİ
İTO seçimini aday profili bakımından son CHP İl Kongresi’ne benzettiğini ifade eden Avcı, “ Deniz Yücel hamlesiyle nasıl kilitlediyse süreci Aziz bey, sanki Mahmut Özgener ismi de öyleydi. CHP Ekrem Demirtaş ismi yüzünden ikiye bölündü bu seçimde. Demirtaş’ı istemeyen CHP’liler veya ortadaki isimler Özgener’e rahatlıkla destek verdi. Seçim sürecinde CHP’de keskin ayrışma oldu. İTO seçiminin siyaset açısından en çok göze çarpanı CHP’nin kötü bir sınav vermesiydi. Bence CHP’nin tam anlamıyla sarılacağı bir isim değildi Ekrem Demirtaş. Bence sağlıklı olan Demirtaş’ın değişim seslerine kulak verip bu kadar karizmayı çizdirmemesi lazımdı. 26 yılın sonunda seçime 1 gün kala seçimden çekilmek olmadı. Belli kesimlerle oturup başka ismi çıkarıp destekleyebilirdi. Bence Mahmut Özgener çok doğru bir adaydı. Geçen dönem AK Parti’ye çok yakın olan Necip Nasır’ı bir kenara koy, bir de Özgener’i kenara koy” dedi.
DOBRUCALI: DEMİRTAŞ CHP’NİN ELİNİ KOLUNU BAĞLADI
“İzmir çukurunda ipine sarıldıkları isim Ekrem Demirtaş mı? Atatürkçülüğü, laikliği, çağdaşlığı savunacak sadece Demirtaş kaldıysa vay bu şehrin haline” diyen Dobrucalı, şöyle devam etti: Özgener’in arkasında AK Parti desteği olduğu elbette çok açık. Ancak Özgener’in yaptığı liste AK Parti listesi değil. Bütün partilerden isimler vardı listesinde. Ben Mahmut Özgener’de biraz Antalya’da Menderes Türel profilini görüyorum. Demirtaş’ın 12 saat kala seçimden çekildiğini ilk duyduğumda ben daha önceden anlaştıklarını düşündüm. Başka birinin aday çıkmasını engellemek için son güne kadar adayım demesinin hissini aldım ben. Özgener aylar öncesinden aday olduğunu açıkladı. CHP de Özgener kalitesinde bir adayla karşısına çıkabilirdi. Demirtaş CHP’nin de elini kolunu bağladı. Bu bana normal gelmedi.
AVCI: KOCAOĞLU DEMİRTAŞ’IN DEVAMINI İSTİYORDU
İTO seçimlerinde geçtiğimiz yıllara göre İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun seyirci kaldığını ifade eden Avcı,Kocaoğlu’nun gönlünde Demirtaş yattığını dolayısıyla İTO seçiminde Kocaoğlu’nun kaybeden isimlerden biri olduğunu öne sürdü. Avcı süreçte İYİ Parti Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın siyaset arenasından İTO seçimine yönelik en ciddi çıkışları yapan isim olduğunu söyledi. Avcı, “ Sürecin en önemli siyasi ismi Aytun Çıray’dı. Herkes sessiz kalırken Çıray çok önemli çıkışlar yaptı. Bu seçimin danışıklı dövüş olduğunu söyledi. Demirtaş’ın seçimden çekilmemesinden önce beni aradı Aytun bey. Demirtaş çekilecek seçimden demişti. İhtimal vermedim. Akşam saatlerinde çekildi” dedi.
AVCI: ÖZGENER POTANSİYEL ADAY ADAYI
Mahmut Özgener’in İTO seçimini kazanması sonrası AK Parti’nin potansiyel büyükşehir aday adayları arasında yer almaya devam ettiğini söyleyen Avcı, “ Bir takım iş adamları böyle bir şey olmadığını söylüyor ama başka partili iş adamları da böyle bir şey olabileceğini ifade ediyor” dedi.
DOBRUCALI: AK PARTİ’NİN İZMİR’DEN KAZANMASI İÇİN 3 ŞEY OLMASI LAZIM
Özgener üzerinden AK Parti’nin İzmir’de seçim kazanma ihtimalleri üzerine konuştu. Dobrucalı, şunları söyledi: AK Parti’nin İzmir’i kazanması için üç şey olması lazım. CHP’nin oylarının bölünmesi lazım. Ya Binali Yıldırım gibi partiyle ismi özdeşleşen birinin olması lazım. Ya da partinin üstü İzmir içinden çıkan İzmir’in bütün değerlerini yansıtacak olan genç, geçmişi temiz olan birisinin olması lazım. Mahmut Özgener son söylediğime uyuyor. Mahmut Atilla Kaya, Kerem Ali Sürekli potansiyel adaydır. Ama bu isimlerle kazanma şansı yok. İyi insanlardır, mükemmel insanlardır ancak seçim kazanamazlar. AK Parti İzmir’i kazanmak istiyorsa direk kendi içinden bir isimle seçimi kazanamaz. Menderes Türel profilinde biriyle seçime girmeleri lazım. Buna en yakın isim de Mahmut Özgener’dir. Özgener İTO seçimlerini bence çok iyi götürmedi. Gümbür gümbür gelmedi, ya bu adam İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olmalı dedirtmedi.
AVCI: AK PARTİ TEŞKİLATINDA İZMİRLİ OLSUN BEKLENTİSİ VAR
“Mahmut Özgener’in çok dokunan, sohbet eden biri olmadığı, diyalog eksikliği olduğu yönünde eleştiriler var” diyen Avcı ise, “ Büyükşehir Belediye Başkanlığına uymayacak bir özellik bu. AK Parti teşkilatında İzmirli aday olsun. İzmir’in dokusuyla uyuşsun beklentisi var. Binali Yıldırım gibi marka bir isimle kazanılamadı. Bakan formülünün tutmayacağı öngörülüyor. Milletvekilleri Hamza Dağ, Mahmut Atilla Kaya, Kerem Ali Sürekli seçim kazanılır mı bir soru işareti. Bilal Doğan, Bülent Delican gibi yereli bilen isimler. EBSO Başkanı Ender Yorgancılar konuşuluyor. Aydın Şengül, Aziz Demir bir ihtimaldir” dedi.
AVCI: 2019 İÇİN BELİRSİZLİK VE TAKTİK SAVAŞI VAR
Avcı ve Donrucalı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İzmir ziyaretini de konuştu. Avcı bazı kesimlerde Kılıçcaroğlu’nun Aziz Kocaoğlu’nun 2019 adaylığıyla ilgili elini kaldırabileceği yönünde beklentisi olduğunu hatırlattı.
Avcı, “Aziz beyin aday olmasını ondan çok isteyenlerin boş bir beklentiye girdiklerini ben kendilerine de söyledim. Çünkü hala müthiş bir belirsizlik ve taktik savaşlar var. Benim adıma bu durum sürpriz olmadı. Kılıçdaroğlu Tire’de de bugünkü grup toplantısında da Aziz beyi övdü ama adaylıkla ilgili bir şey söylemedi. Beklediğim bir şeydi” dedi.
DOBRUCALI: KOCOAĞLU GÜÇLÜ BİR CUMHURBAŞKANI ADAYIDIR
“Aziz Kocaoğlu meselesinde top Aziz Kocaoğlu’nda mı yoksa genel merkezde mi?” diye soran Avcı’ya Dobrucalı’nın yanıtı şöyle oldu: “Top bence ortada. Cumhurbaşkanlığı seçimi, yerel seçim ne zaman yapılacak dahil bu konular birbirinden bağımsız değil. Aziz Kocaoğlu benim gözümde CHP’nin en güçlü cumhurbaşkanı aday adayıdır. 3 kişi CHP’nin içinde en güçlü adaydır. Birincisi Kılıçdaroğlu. Cumhurbaşkanlığı koltuğundaki yetkiyi kimse istemem demez. İkinci aday Yılmaz Büyükerşen’dir. Üçüncü isim de Aziz Kocaoğlu’dur. CHP’nin aday profiline uygun en önemli isim şu an Kocaoğlu’dur. Ben Kılıçdaroğlu’nun kendi elini rahatlatmak için Aziz Kocaoğlu’nu aday gösterebileceğini düşünüyorum. Kocaoğlu’nun dışında çıkartacağı her aday Meral Akşener’in altında kalır” dedi.
AVCI: CHP’NİN KAFASINDA KOCAOĞLU YOK
Dobrucalı’nın Kocaoğlu ile çıkışı sonrası Avcı’dan da flaş bir iddia geldi. Avcı, “ Bence genel merkezin İzmir adayı da Cumhurbaşkanı adayı da Aziz Kocaoğlu değil” dedi.
Avcı, “Aziz Kocaoğlu kafalarında yok. Kocaoğlu onları biraz zorluyor gibi geliyor. Aziz beyin cumhurbaşkanlığı adaylığının çok önceden hazırlanan bir proje olduğunu düşünüyorum. Bazı kurt gazeteci arkadaşların bazı belediye başkanlarına 1-1.5 sene önce gidip ‘Aziz beyi cumhurbaşkanı adayı yapalım’ dediğini biliyorum. O dönem de yazma nedenim buydu. Ben Kocaoğlu’nun Cumhurbaşkanı Adayı olabileceğini yazdım. Yakıştırabiliriz ama Genel Merkez’in kafasında olan bir şey değil bu. Bence de cumhurbaşkanı adayı olabilecek özellikleri var ama Türkiye’nin her yanından oy alabilir mi o soru işareti. Ve şunu söylemek lazım. Artık rivayet değil bu. İki tane birbirini sevmeyen isim var karşımızda. Biri Kılıçdaroğlu, biri Kocaoğlu. Kemal bey, Aziz beyi övüyor ama arka fonda başka bir müzik çalıyor. Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na devam etmesini bile istemediği birini Cumhurbaşkanı adayı yapar mı?” dedi.
DOBRUCALI: HER İKİ TARAF DA BUNA MECBUR
Dobrucalı ise, “ Birbirlerini sevmek zorunda değiller. Ortada koltuk var iktidar var. Aziz bey herkesin sıcak bakabileceği bir isim. Artı olarak Binali Yıldırım’ı yendi. Kılıçdaroğlu hala Beşiktaş’a kimi aday göstereyim, Çankaya’ya kimi aday göstereyim, Konak’a kimi aday göstereyim düşüncesi var. Ana koltuk cumhurbaşkanlığı koltuğuyken bunları tartışmak iş değil. Ana muhalefet partisinin genel başkanıysan sen derdin ana koltuk olmalı. Aziz Kocaoğlu’nun popülaritesi zannettiğinizden çok daha yüksek. Çok rahat pazarlanacak bir isim. Kılıçdaroğlu ya kendisi aday olacak ya da Kocaoğlu’nu aday gösterecek. İki taraf da buna mecbur. Erdoğan, Kılıçdaroğlu ve Akşener aday çıksa ne olacak durum? Normal şartlarda Erdoğan 50, Kılıçdaroğlu, 30 Akşener 20 gibi bir tablo çıkacak ortaya. Bu sonuçla Kılıçdaroğlu genel başkanlık koltuğunda oturmaya devam edebilir mi? O riski göze alamaz. O yüzden aday olacağını düşünmüyorum ben”