MENÜ
İzmir 14°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Avcı’dan öncesiyle sonrasıyla çarpıcı ‘il kongresi’ yorumları!
Politika
22 Ekim 2025 Çarşamba 08:14

Avcı’dan öncesiyle sonrasıyla çarpıcı ‘il kongresi’ yorumları!

Gazeteci Avcı, CHP il kongresiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. “CHP Lideri, İzmir’de hiçbir isme ve gruba güç vermedi” yorumunu yapan Avcı, Aslanoğlu-Güç değişikliğini 'randevu krizi'nin ateşlediğini iddia etti. “Çağatay Güç’e zaman vermek gerek ancak yöntem eleştirilmeli” diyen Avcı, Büyükşehir Belediye Başkanı Tugay için, “kongrenin mutlularından, listenin mutsuzlarından, kurultayın umutlularından” dedi. Avcı, Yücel ve Bakan için “Listeye etkileri olmasa ‘büyük kaybettiler’ derdim" dedi.

GERÇEKİZMİR - Gazeteci Sercan Avcı, Gazete Pürüz’den gazeteci Yağız Barut’un geride kalan CHP 39. Olağan İzmir İl Kongresi’yle ilgili sorularını yanıtladı.

Avcı, programda önemli tespit ve yorumlarda bulunurken, kulis bilgilerini paylaştı. 

"ASLANOĞLU'NUN TERSİNE ÇEVİRDİĞİ RÜZGARI HER SİYASETÇİ YAPAMAZ"
Şenol Aslanoğlu’nun farklı bir yoğurt yiyişi vardı. Bunda da temel sebep siyasetin göbeğinden değil iş dünyasından gelen bir isim olması. Şenol Aslanoğlu döneminin unutulmaması gereken en önemli detayı şu bence; değişim yaşanan kurultayda İzmir bir taraf oldu. Şenol Aslanoğlu bir tarafın il başkanıydı. Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyen bir taraftı. Kurultay’da bir değişim yaşandı. Aşırı derecede bir motivasyon ile Kılıçdaroğlu’nu desteklediler. Kurultay’ın ertesi günü “Şenol Aslanoğlu görevden alınacak” iddialarıyla günlerce yaşadık. Ancak Aslanoğlu zaman geçtikçe Genel Merkez’le çok iyi bir bağ kurdu. Aslanoğlu döneminin en unutulmaz detayı “Görevden alınacak” denilen bir il başkanının 1-1,5 yıl daha görevde kalıp tekrar Genel Merkez’in işaretiyle aday gösterilmesi oldu. Geri çekilmeseydi yeniden adaydı… Bu tabloyu her siyasetçi yaratamaz. Bu rüzgarı tersine her siyasetçi çeviremez.  Bir eleştiri olarak ise, 30 kişilik yönetim kurulundan sadece 4-5 isimle partiyi yönetti. Kendisine yakın 4-5 isim vardır. Birçok karardan bu isimlerin haberi vardı. Aslanoğlu, topyekûn yönetimi kullanamadı. Aslanoğlu, ‘İzmir siyasetinde il başkanı olarak iz bıraktı’ diyebilirim. 

"GENEL BAŞKAN’IN ÖNCELİKLİ İZMİR’DE DÜŞÜNDÜĞÜ İSİM TAMAYLIGİL’Dİ…"
Genel Başkan’ın İzmir adayı aslında Bihlun Tamaylıgil’di. 2-3 ay önce Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve bazı belediye başkanlarına söylendi ismi... Bihlun Hanım çok önemli bir siyasetçidir. Geçmişte parti sözcülüğü, genel başkan yardımcılığı, genel sekreterlik yapmış bir isim. Burada herkese eşit mesafede olacak tecrübeli bir isim ve Manisa’daki gibi “kadın il başkanı formülü” düşünüldü. Ancak, Tamaylıgil görevi kabul etmeyince iş başka yerlere geldi ve finalde Genel Başkan burada hiçbir ittifaka, bir araya gelmiş gruba veya isme, -milletvekiline, belediye başkanına- güç vermek istemiyordu. Bu noktada da bir vefa göstermek adına Şenol Aslanoğlu kararı verildi. Ki dava devam ediyor, iktidara da mesaj  verilmek istendi… Genel Başkan ve Şenol Bey görüşmesinin akşamında Ensar Aytekin ilçe başkanlarını arayıp Şenol Bey’in ismini  verildi. 


"EVDE RANDEVU DEĞİŞİMİN FİTİLİNİ ATEŞLEDİ"
CHP Lideri-Aslanoğlu görüşmesi sonrası kulislere “tahliye olursa adaylık değişebilir” iddiası geldi. Bir diğer iddia da Aslanoğlu’nun tutukluluk halinin devam etmesi halinde kongreye il başkanı olarak girip 15-20 gün sonra bir açıklama ile istifa edeceği yönündeydi. Aslında süreç böyle ilerledi. “Güçlü başkan vekili formülü” çok gündeme geldi fakat orada da çok fazla isim önerilince mevcut Başkan Vekili Barış Özdemir ile devam kararı ağır bastı. Şenol Bey ev hapsi şartıyla tahliye olduktan sonra daha da netleşti. “Şenol Bey evde, il binasında da güçlü bir başkan vekili olmaz Barış Bey devam edecek” denildi. Ta ki çarşamba akşamına kadar. Perşembe günü, Ensar Bey yanılmıyorsam Murat Bakan ile birlikte Şenol Bey’in evinde kendisine adaylığının geri çekildiğini söyledi. Yalnızca tahliye olması gerekçesiyle de değil; rahatlıkla söylenebilir ki Şenol Aslanoğlu bu tabloyu biraz da kendi yarattı. Yapmaması gereken siyasi bir hata yaparak ilçe başkanlarına ve daha sonra belediye başkanlarına evde randevu verildi. Belediye başkanları ve ilçe başkanları Aslanoğlu’nun evine çağırıldı. İl binasında başkan vekili aracılığıyla talepler ve imzalar toplanabilirdi. Eve çağırılma konusunda özellikle belediye başkanları çok rahatsız oldu. “Evden il başkanlığı yönetilmez” fikrini savunanlar oldu. Bu argüman ile eve çağırılmaktan rahatsız olan belediye başkanları Genel Merkez’i telefon yağmuruna tuttu ve Genel Merkez’i ikna ettiler.  

"ADAY DEĞİŞİMİNDE BORNOVA, TORBALI, BAYRAKLI VE GÜZELBAHÇE BELEDİYE BAŞKANLARI ETKİLİ OLDU"
Genel Merkez ikna edildikten sonra kısa sürede bir isim bulunmak zorunluluğu doğdu. Bornova Meclis Üyesi ve Meclis Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan ve Çağatay Güç isimleri gündeme geldi. Belediye başkanları kendi aralarındaki görüşmelerde daha tarafsız bir isim olması ve Genel Başkan’ın daha sevdiği bir figür olması, ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’la da iyi anlaşacağı nedeniyle Çağatay Güç ismini Genel Merkez’e “Bizim için bir sıkıntı yok. Büyükşehir de sıcak bakar” diyerek ilettiler. Bornova, Torbalı, Bayraklı, Güzelbahçe belediye başkanları Aslanoğlu’nun adaylığının geri çekilmesinde telefon trafiğiyle etkili oldular. 

"ÇAĞATAY BEY’E ZAMAN VERMEK GEREK; ÖNCE YÖNTEM ELEŞTİRİLMELİ"
Tüm bu yaşananlar aslında Bihlun Tamaylıgil’in görevi kabul etmemesi nedeniyle gelişti. Kendi düzenini bozmak istemedi ve görevi kabul etmedi. Kabul etseydi il başkanı Tamaylıgil olurdu.

Çağatay Bey’in adaylığıyla ilgili çok fazla eleştiri yapabilirim. Siyasetten gelmiyor, örgüte uzak, Büyükşehir’de bürokrattı diyebilirim. Eleştiri yelpazesini genişletebilirim ancak yapmayacağım çünkü doğru değil. Şenol Aslanoğlu ve Deniz Yücel de benzer bir profildi. Aslanoğlu da örgütün içinden gelmiyordu. Yücel 2 yıllık partili meclis üyesiydi. Her ikisi de il başkanı olarak gündeme geldiğinde örgütte tepkiler oldu ancak 2’şer dönem yaptılar bu görevi.

Çağatay Bey’i de görmek gerek. Kredi, zaman vermek gerek.  Belki çok iyi il başkanı olacak. 

Sorgulanması, eleştirilmesi gereken isimler değil blok-çarşaf meselesi ve yöntem. Son 10 yılda il başkanını ya Büyükşehir Belediye Başkanı işaret ediyor ya da Genel Merkez… Delege seçmiyor. Parti içi yarış geleneklerinden uzaklaşıyor CHP… Şu ‘olağanüstü süreçlerden geçiyoruz’ bahanesinden çıkılmalı. CHP delegesi CHP örgütü iyi bir il başkanı seçer bırakırsanız. Ancak son dönemde bırakmıyorsunuz.  
Kongrede aldığı oy önemli. Çağatay Bey 400’ün üzerinde oy aldı. Deniz Yücel gibi 200’lü bir oy alsaydı daha başka şeyler konuşurduk..

Yeni dönemin en büyük artısı geçmişe göre daha uyumlu koordinasyonlu daha fazla yan yana gelen Büyükşehir Belediye Başkanı ve il başkanı olacak olması…

"LİSTEYE ETKİLERİ OLMASA YÜCEL VE BAKAN BÜYÜK KAYBETTİ DERDİM"
Aslanoğlu-Güç değişikliğinin en büyük detayı İzmirli 2 Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yücel ve Murat Bakan dışarıda bırakıldı. Bu önümüzdeki kurultaya giderken önümüzde durmalı. Kurultaya giderken konumları açısından tehlike çanları çalıyor. MYK daraltılacak. Gölge Kabine kalkıyor. Belki PM’de yer alabilirler ancak MYK için koltukları sallanıyor. Önce Aslanoğlu atanıyor ardından değişiyor Yücel de Bakan da sonradan haberdar oluyor her ikisinde de. Bu durumun rövanşını biraz liste de aldılar. Listeye etkileri var. Yazdırdıkları isimler dışında çıkarılmaya çalışılan bazı isimleri de korudular. Listeye etkileri olmasaydı bu kongrenin en büyük kaybedenleri Deniz Yücel ve Murat Bakan derdim. 

"GÜÇ’ÜN İL BAŞKANLIĞINDA PM’NİN EN GÜÇLÜ ADAYI EDNAN ARSLAN"
Çağatay Bey protokolde tokalaşmaya başladığında sadece Cemil Tugay ve Ednan Arslan ile sarıldı… Özellikle takip ettim. Güç’ün il başkanı olmasını isteyenlerden biri Arslan… Güç’ün ona sarılması bu süreçteki etkisinin ilanıydı bende… Ednan Arslan son kurultayda PM’nin kapısından döndü. Bu dönemin PM’nin İzmir’de en şanslı en güçlü adayı Ednan Arslan… PM’ye girerse MYK’da olabilir. 

"BENCE CEMİL TUGAY KONGREDEKİ DEĞİŞİMİN MUTLULARINDAN, LİSTENİN MUTSUZLARINDAN, KURULTAYIN UMUTLULARINDAN "
Cemil Tugay kongrenin kazananıdır yorumu fazla iddialı...Katılmıyorum.  Tugay listeye etkisi olsa kazananı diyebilirdim belki… Çağatay Güç konusunda Tugay daha sonradan haberdar oluyor. ‘Hayır’ diyebileceği bir isim değil. Belki bazı telkinleri olmuş olabilir süreçte Çağatay Bey’e, “ Zor bir görev, iyi düşün gibi”… Bence Tugay, kongrenin mutlularından, listenin mutsuzlarından ancak kurultaya giden sürecin umutlularından…
Tugay geride kalan sürede iyi anlaşacağı iyi tanıdığı bir isimle çalışacak. Listede özellikle Karşıyaka ve kurultay delegeleriyle ilgili mutsuzluğu vardır. Kurultaya giderken ise umutlu çünkü iyi anlaşamadığı Murat Bakan ve Deniz Yücel kongreden kazanmış ya da güçlü çıkmıyor. 

Güç ve Tugay’ın bundan sonraki iletişimlerini merak ediyorum. Geçmişteki roller biraz değişti. Güç, Tugay’ın bürokratıydı.. Şimdi parti içinde daha üstte bir konumda olacak.  İkisine de önemli görev düşüyor. Açıklamalar, verilen kararlar, verilen görevler farklı yorumlanabilir. 

Tugay’ın kurultay delegesi olmak istememesi bence listeye bakışı ile ilgili. Genel Başkan’ın telefonuyla listede yer aldırılması bence Tugay’a artı puan yazdı.

"ÇİZİK YEMESİ NORMAL, ‘AK PARTİ’YE GEÇECEK’ İDDİASI GERÇEKÇİ DEĞİL!"
Çizik yemesi normal. Karşıyaka’da taraf oldu kaybetti. Karşıyaka delegasyonu çizmiş olabilir. Bir de parti içinde yıpranmışlık olur… Normal bu yıpranmışık... ‘AK Parti’ye geçecek’ iddiaları var ki bence ihtimali yok. Kendi ajandasında belki de Cumhurbaşkanı Adaylığı ya da ileride genel başkanlık yazıyordur. Böyle bir ajandası olduğunu düşündüğüm, yakın siyasi arkadaşlarıyla bunları konuştuğunu düşündüğüm biri için ‘AK Parti’ iddiası bana gerçekçi gelmiyor. İzmir özelinde de böyle bir geçiş sahada pek mümkün değil. 

"40 KİŞİ FAZLA…DÖNEM DÖNEM SANCI OLUR"
İl yönetiminde bu dönem 40 kişi çok fazla. Talepler vardı. Kimseyi kızdırmamak, küstürmemek, başka varyasyonlar olmaması adına böyle bir adım atıldı. Kongre iptal mi olur diye gündeme geldi 40 kişi nedeniyle ama 27 Eylül’de PM’de İzmir’le ilgili karar alınmış. Sıkıntı olmaz. Çağatay Bey’in vereceği önemli sınavlardan biri bu 40 kişilik yönetim. Tugay’a muhalif yöneticiler var. Aslanoğlu’na yakın isimler var. Dönem dönem sancılı toplantılar görebiliriz. Siyasetten gelmemiş bir başkan olarak 40 kişiyle yürümek bence zor. Değerli isimler var yönetimde. Murat Aydın gibi, Aslı Değirmenci gibi ikisi de çok şey katacaktır. Eski yönetimden önemli isimler var. Gençlerden var. Hep birlikte göreceğiz süreçte nasıl yol yürüyecekler. 

"LİSTENİN KAZANAN İLÇESİ BALÇOVA, KAYBEDEN İLÇESİ ALİAĞA, MAĞDUR İSMİ AKSOY!"
Listenin ilçeler delege gücüne göre temsil edildi. Küçük Menederes iyi bir temsil kazandı. Balçova’dan 3 kurultay delegesi var. Nasıl oldu olmadı dışında kağıt üstünde 14 il delegesi olan Balçova’dan Şenol Aslanoğlu, Onur Yiğit ve Murat Aküzüm kurultay delegesi oldu. Kongrenin kaybeden ilçesi Aliağa… İlçe kongresinde kaybedenler il yönetimine girdi. Kazananlar ilçe kongresinde, il kongresinde kaybetti. Listenin en mağduru ise YDK Üyesi Ekincan Aksoy… Karabağlar’da adaylıktan çekilirken yarı yarıya bir anlaşma yaptı temsilde ancak bu il kongresinde listeye yansımadı. Burada Murat Bakan’ın etkisi var. 

"TUGAY VE BAKAN ARASINDA LİSTE ÖZELİNDE SERT BİR TARTIŞMA YAŞANDI"
Liste özelinde en büyük tartışma Büyükşehir Belediye Başkanı Tugay ile Genel Başkan Yardımcısı Bakan arasında salonda yer alan odada yaşandı. Anlatılan epey bir sert tartışma yaşandığı… Bakan’ın liste üzerine etkisini, Tugay’ın liste özelinde mutsuz oluşunu bu tartışmadan anlayabiliriz. 

"GENEL MERKEZ MÜDAHALE ETMESEYDİ İL BAŞKANI KAYA OLURDU"
Sürece Genel Merkez müdahale etmezse Çağdaş Kaya ilçe başkanı seçilirdi. İlçe kongreleri bittikçe tablo Kaya’ya yaradı ancak ben dost sohbetlerinde Çağdaş Kaya’nın il başkanı yapılmayacağını dile getirdim. Genel Merkez’in ajandasında Çağdaş Kaya bazı nedenlerle yoktu. Genel Merkez Kaya’yı istemiyordu. Bu nedenle müdahalede bulundu. İl başkanlığını hak ediyor mu? Hak ediyor… Yıllardır emeği var. Örgütten gelen bir isim. Ancak şunu gördük ki ilçe başkanlığından il başkanlığına geçmek zor. Aslında bu kolay olmalı ama geçmişe bakıyoruz Nevzat Kavalar, Utku Gümrükçü ve Çağdaş Kaya…  CHP İzmir’de örgütten gelen ilçe başkanlığından gelen il başkanı formülünü denemeli. Çağdaş Kaya geri çekildi adaylıktan. Genel Merkez’e karşı olmak istemedi. Aday olsaydı seçilseydi görevden alınırdı ancak bir sonraki ön seçimde milletvekili seçilirdi. Şimdi yol haritası nasıl olur bilemem. Adaylıktan çekilirken ne konuştu bilemiyorum. 

"EŞKİ’NİN B PLANI ZATEN GENEL MERKEZ’İN ADAYIYDI"
Kaya’ya süreç boyunca en büyük destek Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki’den geldi. En başından beri Kaya dedi. Eşki iyi CHP’lidir, örgütten gelen bir isim. Vefa duygusu yüksek. Çağdaş Kaya konusunda duruş ve vefa gösterdi. B palanın var mı? diye sormuştum. “B planım Genel Başkan’ın göstereceği aday olur” dedi. Ve b planını uyguladı. 

"10-15 YIL ÖNCE BÖYLE KONGRE OLMAZDI"
10-15 yıl önce böyle bir il kongresi olmazdı. Çarşaf noktasında bastırılırdı, muhakkak aday veya adaylar çıkardı. O zamanki aktörler biraz daha farklıydı. Farklı kararlar alabilen isimlerdi. 

"2007’DEN BERİ GÖRDÜĞÜM EN HEYECANSIZ KONGRE"
2007’den bu yana siyaseti takip ediyorum... Gördüğün en heyecansız il kongresiydi. Aday salonda konuşurken salonun 3’te 2’si boştu. Blok olması, yarış olmaması heyecansız geçmesinde etkili oldu.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Kemal erdem
 22 Ekim 2025 Çarşamba 12:12
Chp İzmir’e yakışmayan bir utanç kongresi,bu süreç bir iki kez daha tekrar ederse İzmir sağ partilerin eline geçer.
 Üye
 22 Ekim 2025 Çarşamba 10:50
Kongre yarış yoktu onun için heyecan olmaz tabi. Ve ayrıca bu yapılan seçime kongre denmez dayatma denir. Genel merkez atama yapıtı seçme seçilme hakkı parti içinde kalmadı. Milletvekilli atama belediye başkanı ve meclis üyeleri atama ilçe başkan seçimlerini belediye başkanları belirliyor. Hata delege seçimlerini bile belediye başkanların dediği olur. Yani parti içi demokrasi diye birşey yok. Sözde var uygulamada sıfır.
Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2025 Gerçek İzmir