Büro Emekçileri Sendikası (BES) İzmir Şubesi’nde örgütlü kamu emekçileri ‘ek zam’ talebiyle Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İzmir İl Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. “Boş vaatlere karnımız tok acil zam istiyoruz” pankartı açan emekçiler, ellerinde ise “İnsanca bir ücret istiyoruz”, “Sefalete teslim olmayacağız” ve “AKP’den hesabı emekçiler soracak” yazılı dövizler taşıdı. Artan enflasyon nedeniyle alım gücünün giderek düştüğünü belirten BES İzmir Şube Başkanı Mustafa Güven, yaklaşan 14 Mayıs seçimlerini işaret ederek, “Hız kesmeden devam eden zam sağanağında marketleri müze gezer gibi gezer, raflara bakıp bakıp çıkar hale geldik. Kamu emekçilerinin yalan vaatlere karnı tok, hakkımız olan ek zammı acil olarak istiyoruz. Bizleri oyalayanlara oy yok” diye konuştu.
GÜNDEMİMİZ GEÇİM DERDİ
Enflasyonun etkisiyle son bir yılda gıda ürünlerinin fiyatlarının ortalama iki kat arttığına dikkat çeken Güven, “Siyasetin gündemi 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere kitlenmiş bulunuyor. Emeğiyle geçim mücadelesi veren kamu emekçileri, emekliler, işçiler, milyonlar olarak bizlerin temel gündemimiz ise geçim derdi olmaya devam ediyor. TÜİK’e bakarsanız yıllık enflasyon yüzde 50, gıda enflasyonu yüzde 68, kiralarda yıllık artış ise yüzde 56 civarında. Ülkeyi yönetenler bu sanal rakamları gösterip ‘Enflasyon geriledi’ nutukları atıyor. Oysa güneş balçıkla sıvanmıyor. OECD ülkeleri başta olmak üzere dünyada gıda fiyatları düşüyor. Ama ülkemizde son bir yılda gıda ürünlerinin fiyatları ortalama iki kat arttı. Zaten yüksek olan kiralar 6 Şubat depremleri sonrasında TÜİK rakamlarını üçe katladı. Son bir yılda süt yüzde 240, peynir yüzde 250, salça yüzde 280, baharat yüzde 300, meyveler ortalama yüzde 200, bakliyat ürünleri ortalama yüzde 150 zamlandı. Bırakalım kırmızı eti beyaz eti bile unuttuk. Tedavüldeki en değerli banknotunuz 200 TL ile alabildiğimiz kıyma 650 grama indi. Hız kesmeden devam eden zam sağanağında marketleri müze gezer gibi gezer, raflara bakıp bakıp çıkar hale geldik” dedi.
YÜZDE 45 ZAM HABERİ YALANDIR
Acil ek zam talebini yineleyen Güven, “Kamu emekçilerinin acil zamma ihtiyacı varken 4 milyon kamu emekçisi halen oyalanmaya çalışılmaktadır. Cumhurbaşkanı miting meydanlarında kamu işçisine yüzde 45 zam yaptık memurlara da ‘Temmuz ayı için enflasyon farkı ve refah payı esasına dayanan hazırlıklarımız var’ diyerek memurun acil ek zam talebini temmuz ayına ertelemiştir. Havuz medyası bunu yüzde 45 zam olarak duyurarak yalancı zam haberi yapmıştır. Nisan ayı itibariyle TÜİK verilerine göre 4 Aylık enflasyon yüzde 15,21, haziran ayı itibariyle sahte enflasyon rakamları yüzde 20 olması beklenmektedir. Bu rakamdan ocak 2023 döneminde yapılan yüzde 8 zam düşülerek yaklaşık yüzde 12 temmuz ayından 4 milyon memur ve 20 milyon kamu emeklisine zam yapılacağı kesindir. Ondan sonrası Cumhurbaşkanının iki dudağı arasında kalmaktadır. Kamu emekçisi ve emeklilerinin maaşı Cumhurbaşkanının iki dudağı arasına bırakılamaz. Acil ek zam istiyoruz. Yarın değil bugün istiyoruz. Görüldüğü gibi yüzde 45 zam ortada yoktur, ayrıca yüzde 123 olan Yeniden Değerleme Oranı’nın altında kalan her zam kamu emekçilerinin daha fazla fakirleşmesi demektir. Kaldı ki temmuz ayına kadar memurlar ne yapacaktır. Kamu işçisine yapılan zam bugün geçerlidir ve net 15 bin 700 TL olmuştur. Bugün en düşük memur maaşı 10.500 TL, iki çocuklu en düşük memur maaşı 11.600 TL ortalama memur maaşı 12.200 TL civarındadır. İş kolumuzda 4 yıllık sözleşmeli memur maaşı 11.800 TL, SGK da ¼ derecesinde 30 yıllık şef 15.600 TL, mühendis 17.270 TL’dir. Örnekler çoğaltılabilir” ifadelerini kullandı.
VAATLERE KARNIMIZ TOK
Memurların iki yıl içerisinde tarihin en büyük yoksullaşmasını yaşadığını dile getiren Güven, “Sendikamızın BES/AR’ın Nisan 2023 itibariyle yaptığı araştırmaya göre açlık sınırı: 12,335 olarak ortalama memur maaşının üzerine çıkmıştır. Yoksulluk sınırı 39,652 TL, bekar bir çalışanın yaşama maliyeti ise 16.650 TL olmuştur. 2022-2023 Toplu Sözleşmesini yandaş sendika ile imzalayan Çalışma Bakanı Vedat Bilgin, o tarihte Cumhuriyet tarihinin en iyi toplu sözleşmesi demişti, ne oldu memurlar 2 yıl içerisinde tarihin en büyük yoksullaşmasını yaşadı. Sahte enflasyon rakamları ile en çok yoksullaşan kamu emekçileri oldu. Bugün ise aynı bakan temmuz ayında 1. derece memurlara 3600 Ek gösterge vaat etmektedir. Dün söyledikleri bugün yalan olanların yarın için söyledikleri vaatlere neden inanalım? Vaatlere karnımız tok, hakkımız olanı istiyoruz. Onu da hemen istiyoruz. Cumhurbaşkanı Adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘En düşük memur maaşı 2,5 asgari ücret yağacağım’ açıklaması en net ve en umut verici açıklamadır. Ancak yoksulluk sınırına ve AKP’nin geldiği 2002 yılına bakıldığında yeterli değildir. Kamu emekçileri sandığa gittiklerinde somut taleplere bakacaklardır” diye konuştu.
HAKKIMIZI İSTİYORUZ
“Artık bize ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışanlara oy yok” diyen Güven, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Sahte enflasyon rakamları ile memur maaşı son iki yılda yarı yarıya erimiştir, 10 çeyrek altından 4,5 çeyrek altına düşmüş, temel tüketim maddelerine, kiralara gelen zamlar ve döviz krizi nedeniyle her ay maaşımızdan ortalamadan 10-15 bin TL gasp edilmiştir. Yaşanan ekonomik krizin ve yoksulluğun nedeni AKP iktidarının rant düzenidir. Sermaye ve rantçılara işsizlik fonları dahi peşkeş çekilirken, bizden alınan vergiler geriye fakirlik olarak dönmüştür. Sadaka zamlarına, ulufe zamlarına oy yok. Hakkımızı istiyoruz. Seçimlerden sonra Sendika Yasası’nın acil değiştirilerek TİS görüşmelerinin ekim ayına ertelenmesi, yetki tespitinin 15 Eylül olarak belirlenmesi gerekmektedir. 21 yıldır kaşıkla verdiğini her seferinde kepçe ile geri alanlarla geldiğimiz yer sefalet endeksinde dünya liderliğidir. Kamu emekçilerinin yalan vaatlere karnı tok, hakkımız olan ek zammı acil olarak istiyoruz. Bizleri oyalayanlara oy yok diyoruz.”
Sayfa başına git