MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu.
Bahçeli'nin konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Biz TBMM'de terörist istemiyoruz. HDP'yi Türk siyaset ve demokrasi hayatında bir saniye bile görmeye tahammül edemiyoruz. Terörist sevdalıları meclis koridorlarındadır. Anayasa Mahkemesi'nin görevini de yapmasını bekliyoruz.
Mehmetlerimize kurşun sıkan hainlerle düşüp kalkacaklar sonra da karşımıza geçip demokrasi, özgürlük, insan hakları, barış ezberlerini utanmadan sıralayacaklar. Bu ne kepazelik, ne pişkinliktir. PKK'lı ile karanlık ilişkilere giren HDP'li vekilin dokunulmazlığı derhal kaldırılmalıdır.
CHP Genel Başkanı katıldığı televizyon programında 'terör konusunda bir şey geldi de biz hayır mı dedik' dedi. Bu gerçekle bağdaşmayan açıklamayı duyduktan sonra ne söylesek boştur. Irak ve Suriye'ye asker gönderilmesini 2 yıl uzatan Cumhurbaşkanlığı tezkeresine CHP ve HDP 'hayır' dedi. Gönülsüz 2-3 evetle durumu kurtarmaya çalıştılar.
Kılıçdaroğlu'na bakarsanız 'Suriye'ye barış getireceğiz' masalını dinleyeceksiniz. Neden bizim askerimiz Suriye'de şehit oldu diye sorup Irak ve Suriye tezkeresine hayır oyu kullanan Kılıçdaroğlu mu terörle mücadeleyi destekliyor? Kılıçdaroğlu DİAYDER'in toplantısına katıldı mı katılmadı mı? Saklanma Kılıçdaroğlu, çık karşımıza mertçe söyle.
22 Mart 2016 tarihli grup toplantımızda açıkladığım mücadele sürecine katkı vereceğimi düşündüğüm 8 maddeyi sizlerle tekrar paylaşıyorum:
1. Terörle mücadele, teröristle mücadele değildir. Yüksek akıl ve algı gerektirmektedir. Terörizmle mücadele vizyonu geliştirilmelidir.
2. Terörle mücadele, terörün ön aldığı süreçte gösterilen günlük tedbirler değildir. Terörle mücadele konsepti oluşturulmalıdır.
3. Konseptten çıkarılan terörle mücadele stratejisi ortaya konulmalıdır.
4. Bu stratejinin ülkemizdeki bütün unsurlara görev yükleyen terörle mücadele siyaseti oluşturulmalıdır.
5. Toplumsal ittifakın oluşması gerekmektedir. Terörle mücadelede kitle kazanma programı devreye sokulmalıdır.
6. Sorunun içten ve dıştan alabileceği bütün desteklerin kesilmesini sağlayacak eylem planı hazırlanmalıdır.
7. Terörle mücadele mutlak tedbirlerle önlenemeyecektir. Güvenlik güçlerini yeniden eğitecek eğitim ve icra programı uygulanmalıdır.
8. Tutarlı, dengeli, istikrarlı terörle mücadele tanıtım çalışmasına ihtiyaç vardır.
KAZAKİSTAN'DAKİ OLAYLAR
2 Ocak Pazar gününden itibaren Kazakistan'da yaşanan olayların iç kargaşanın yalnızca LPG zamlarıyla açıklanması basit ve kolaycı yaklaşımdır. Bize göre, mağdur kesimlerin hak arayışı da değildir. Küresel ekonominin, küresel siyasi mücadelenin ana mihveridir. Stratejik değeri üst düzeydedir.
Kazakistan'da söz konusu zamlar geri alınmıştır, yeni paketlerin sözü verilmiştir. Bu ülkede hükümet istifa etmiş, Nazarbayev Güvenlik Konseyi'nden ayrılmak zorunda kalmıştır. Kazakistan'da devlet kanunsuz göstericilere direnmiştir.
Bize kalırsa Kazakistan'daki gösterilerde FETÖ parmağını araştırmak elzemdir. Bu örgütün nasıl maşa gibi kullanıldığını bilen ülke Türkiye'dir. Sorun sadece Kazakistan'ın değil, Türküm diyen herkesin sorunudur. Kardeşimiz zordaysa onun yanında durmak, onunla dayanışma içine girmek milli itibarımızın şüphe götürmez gerçeğidir. Bu Kazakistan'da olan yarın Türkiye'de denenmek istenecektir. (NTV)