Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD Savunma Bakan Vekili Shanahan ile görüşmesine ilişkin soruları yanıtladı.
"Görüşme son derece yapıcı, son derece olumlu bir yaklaşım içinde geçti" diyen Bakan Akar, "Birçok konuyu çok daha iyi anladıklarını, bu konularda bizim görüşlerimize çok yaklaştıklarını büyük bir memnuniyetle müşahede ettik" ifadesini kullandı.
Görüşmede F-35 savaş uçağı projesinin gündeme gelip gelmediği sorusu üzerine Akar, şu yanıtı verdi:
"Stratejik ortaklar olarak ekonomi ve güvenlik konularındaki çalışmalarımız devam etmektedir. Bunlardan birisi de F-35 konusu. F-35 projesinin aynı zamanda bir ortağıyız. Bu projenin bir ortağı olarak üzerimize düşen bütün sorumlulukları eksiksiz yerine getirdik. Zaten bu, bütün taraflarca kabul edilmektedir. Aynı şekilde bu projenin ortağı olan diğer 8 ülkenin de bize karşı olan sorumluluklarını yerine getirmesini bekliyoruz. Bu konuyu bir kez daha dile getirme fırsatı bulduk."
Akar, F-35 savaş uçağı tedariki kapsamında gönderilen pilotların uçuş eğitimi ile bakım ekibinin teknik eğitimlerinin devam ettiğini de vurguladı.
"GÖRÜŞLERİMİZİ AÇIK BİR ŞEKİLDE ORTAYA KOYDUK"
Patriot sistemleri konusuna da değinen Bakan Akar, "Çeşitli aşamalardan geçtikten sonra Amerikan tarafından bize, ülkemizin ihtiyacı olan hava ve füze savunma sistemine ilişkin yeni bir teklif ortaya konuldu. Bu teklifin şu anda ilgili kurum ve kişiler tarafından yoğun ve ayrıntılı bir şekilde çalışıldığını kendilerine ifade ettik. Bu çalışma biter bitmez görüşlerimizi kendilerine bildireceğimizi ifade ettik" diye konuştu.
Doğu Akdeniz’deki gelişmelerin görüşmede gündeme gelip gelmediğine ilişkin soruyu da yanıtlayan Akar, şunları söyledi:
"Burada bazı senatörler tarafından kanun tasarısı hazırlandı. Hazırlanan tasarılardan biri de Doğu Akdeniz'le ilgiliydi. Bu konuda endişelerimizi, diğer bir deyişle görüşlerimizi de açık bir şekilde ortaya koyduk. Kıbrıs’ta yaşayan kardeşlerimizin hakları olduğunu, KKTC halkının Kıbrıs’ın sahip olduğu enerji kaynakları konusundaki haklarının da göz ardı edilmemesi gerektiğini, eşit haklara sahip olduklarını, burada yapılacak çalışmaların mutlaka bu gerçeği göz önünde bulundurularak yapılması gerektiğini, aksi uygulamaların bizler tarafından kabul edilmeyeceğini, uygun olmadığını kendilerine aktardık. Bunun da anlaşıldığını zannediyorum, bunun üzerinde de önemle duruldu." (AA)