Sağık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından kameraların karşısına geçti.
Bakan Koca, İçişleri Bakanı Soylu'yla tartıştığı iddialarının gerçek olmadığını söyledi.
Koca, "Biz kendimizi salgınla mücadeleye adamış durumdayız, başka bir gündemimiz yok" dedi.
Bakan Koca'nın açıklamalarından satır başları;
Bir salgının aşamaları hakkında kesin ifadeler kullanılamaz. Kurallara istisnasız uyalım. Sonuca odaklanalım.
Şu anki veriler Türkiye'nin salgını en az hasarla atlatacağını gösteriyor.
Hastalığa ilişkin veriler önünüzdedir. Türkiye'de 4. haftada vaka artış hızı düşüşe geçti.
Filyasyon bulaşıcı bir hastalıkta temas zincirinin tespidir. Pozitif tanı kurulan hastaların her birinin son üç gün içerisinde temas ettiği kişiler tespit edip onlara ulaşmaya çalıştık.
Türkiye'de ölüm artış hızındaki yavaşlama beşinci haftada gerçekleşmiştir.
Vaka artış hızının inişe geçmiş olması, ölüm artış hızının yavaşlaması mücadelede doğru yolda olduğumuzun somut işaretidir.
Genel tarama doğru yöntem değil, güvenilir sonuç elde etme açısından akılcı da değil. Biz, nokta atışı yaparak ilerliyoruz.
Türkiye genelinde 4 bin 600 filyasyon ekibi bulunmaktadır. Vakanın en yoğun olduğu İstanbul'da ekip sayısı bin 600.
Filyasyon ekiplerimizce takibi yapılan toplam kişi sayısı 251 bin 28'dir.
Hastalığın bulaşma ihtimali yüksek kişileri bulmaya odaklanıyoruz. Yaygın temas taraması, sıkı takip; salgının önünü kesmenin yolu bu.
Bilim Kurulu'ndaki arkadaşlarımız dünyada önümüzdeki 4-6 ayda kullanılabilir bir aşının hazır olacağını düşünmüyor.
Türkiye'de aşı çalışmaları yapıyoruz.
Bilim Kurulu'nun her zaman üzerinde durduğu şekilde izolasyonun minimanize edecek şekilde bir yaklaşımı oldu. Sokağa çıkma yasağı amaca hizmet eden bir şeydi.
Hepimiz önümüzdeki dönemde bu sonuçları görmüş olacağız.
Eğer bu tedbirleri sıkı uygulamaya devam edersek, araya yeniden bir dalga girmezse önümüzdeki dönemi dünyada geliştiği şekilde görmemiz mümkün olabilir. Pik noktasını önümüzdeki bir iki hafta içinde yaşayacağımızı düşünüyorum.
Yaptığımız hastaneleri ben sahra hastanesi olarak görmüyorum. Biz bu hastaneleri ileriki dönemlerde de kullanabileceğimiz şekilde planlıyoruz.
İstanbul'da yoğun bakım doluluk oranı yüzde 59,5. Bazı hastanelerde yoğunluk fazla ancak genel oran düşük.