MENÜ
İzmir 27°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Bakan Tunç'tan İzmir operasyonu açıklaması: Belgeleri sunan kendi belediye başkanları!
Politika
8 Ağustos 2025 Cuma 19:03

Bakan Tunç'tan İzmir operasyonu açıklaması: Belgeleri sunan kendi belediye başkanları!

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bolu'da Gerede Adalet Sarayı temel atma töreninin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, "Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanıyla ilgili şimdi yargı suçlanıyor. Oradaki raporları, müfettiş incelemelerini, belediyenin müfettiş incelemelerini, o belgeleri tomar halinde dosyalar halinde bir üst yazıyla yargı makamlarına sunan kendi belediye başkanları" dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bolu'da Gerede Adalet Sarayı temel atma töreninin ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Bakan Tunç, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturmasına ilişkin soruya karşılık şunları söyledi:

Büyükşehir Belediyesi ve bazı ilçe belediyeleriyle ilgili yolsuzluk soruşturması, rüşvet, ihaleye fesat karıştırılmasına ilişkin gündemde olan konularla ilgili ana muhalefet partisi lideri, daha soruşturmanın ilk anından itibaren, ilk gözaltılardan itibaren maalesef yargı mensuplarımıza, yargı teşkilatımıza, savcılara, hakimlere yönelik yakışıksız ifadeler kullanıyor. Henüz daha dosyanın içeriğini bilmeden ve delilleri görmeden birtakım beyanlarla bu adli soruşturmaları sanki siyasi maksatla yapılıyormuş gibi izlenim uyandırmaya çalıştı, çalışmaya devam ediyor. Özellikle bu soruşturmalar devam ederken itirafçı beyanları, soruşturmanın başlangıcı zaten kendi arkadaşlarının, birtakım CHP'lilerin başvurularıyla, ifadeleriyle beyanlarıyla ortaya çıkan soruşturmalar. Sonrasında adli süreç, soruşturma başladığında da itiraflarla ve dijital kayıtlar ve diğer kolluğun ulaştığı belgeler ışığında soruşturma genişletildi. Bu genişletilme süreci içerisinde elde edilen deliller, itirafçı beyanları, MASAK raporları, kolluk kayıtları, tüm bunları göz ardı ederek 'Burada suç yoktur, Bu soruşturmalar siyasi soruşturmalardır.' demek bir kere hukuk devletinde olmaz. Burada soruşturmanın sonucunu sabırla beklemek gerekir."

Masumiyet karinesine önem verdiklerini vurgulayan Tunç, "Hiç kimse peşinen suçlu ilan edilemez. Bu, soruşturmanın sonunda iddianame ve iddianamenin kabulüyle yargılama sonucunda belli olacak bir husus. O nedenle hem masumiyet karinesine önem vermemiz lazım hem de hem de özellikle dosyanın içeriğini bilmeden özellikle yargıyı töhmet altında bırakacak ifadelerden kaçınmak lazım. 'Elimde belgeler var.' diyor. O zaman belgeleri bekletme elinde. Belgeleri niye bekletiyorsun elinde? Varsa belgelerin, 'Kanıtlarım var.' diyorsun, o zaman kanıtlarını ilgili yargı mekanizmalarına, Hakimler Savcılar Kuruluna ulaştırırsınız. Hukuk devletinde bunun gereği yapılır.

Bakan Tunç, savunma yapılacak yerlerin miting meydanları olmadığını dile getirerek "Adli soruşturmada savunmanın yapılacağı yer, mahkeme salonlarıdır, yargı makamlarıdır. Kimin elinde belge, bilgi varsa gitsin yargı makamlarına versin, gitsin Hakimler ve Savcılar Kuruluna versin. Mutlaka gereği yapılır." dedi.

BAKAN TUNÇ'TAN İZMİR OPERASYONU AÇIKLAMASI

İBB ve ilçe belediyeleriyle ilgili yolsuzluk soruşturmaları yapılırken başka ilçe belediyelerinde de yolsuzluğun devam ettiğini gördüklerini belirten Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Böyle de pervasız bir durum var. Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanıyla ilgili şimdi yargı suçlanıyor. Oradaki raporları, müfettiş incelemelerini, belediyenin müfettiş incelemelerini, o belgeleri tomar halinde dosyalar halinde bir üst yazıyla yargı makamlarına sunan kendi belediye başkanları. Dolayısıyla itirafçıların beyanları ortadayken ulaşılan birtakım raporlar, MASAK raporları, deliller ortadayken bunları değerlendirecek olan bağımsız ve tarafsız yargıdır.

Adalet Bakanı olarak ben bu kişi suçludur ya da bu kişi suçsuzdur deme imkanım olamaz çünkü yargıyı rahat bırakmak lazım. Yargı görevini yapar. Ceza Mahkemesi Kanunumuzun 160. maddesine göre Cumhuriyet savcısı bir suç ihbarına tanık olduğunda derhal soruşturmayı başlatmakla görevlidir. Bu görevini yapmazsa zaten görevini ihmal etmiş olur. Sanığın lehinde ve aleyhinde, şüphelinin lehinde ve aleyhinde tüm delilleri toplamakla görevlidir."

Tunç, Cumhuriyet savcılarının, hakimlerin, yargı mensuplarının görevlerini yaptıklarının altını çizerek sözlerini şöyle bitirdi:

"Bu görevler kapsamında itirazı olanlar, ilgili itiraz mekanizmaları, hak arama yolları sonuna kadar açık. Hep beraber bu yargı sürecini beklemek lazım. Biz de şu dezenformasyon yapılıyor, ' Sadece CHP'li belediyelere mi soruşturma yapılıyor?' Böyle bir durum yok. Son yıllarda kayıtlarımıza baktığımız zaman 30 AK Parti'li belediyeyle ilgili soruşturma yapılmış, davalar açılmış, 13'ü mahkum olmuş. Buradaki fark şu; Cumhuriyet Halk Partisi yönetimi yolsuzluk iddiasıyla ilgili soruşturma başlayan belediye başkanlarına, arkadaşlarına 'Bunlar suçsuzdur.' diye hemen sahip çıkıyor. AK Parti'li belediyelerle ilgili 30 soruşturma, 13'ü mahkumiyetle sonuçlanmış, davası devam edenler var. Bir tek AK Parti'li yöneticinin, genel başkanımızın, genel başkan vekillerimizin 'Ya bizim belediye başkanımız hakkında neden soruşturma yapılıyor?' dediğini duydunuz mu? O nedenle yolsuzluğun partilisi, partisizi olmaz. Yargı, bir yerde tüyü bitmemiş yetimin hakkı yeniyorsa hesabını millet adına sorar. Yapılan da budur."

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2025 Gerçek İzmir