Demokrasi Üniversitesi Tarih Bölümü 2'nci sınıf öğrencisi Ege Demir, 15 yaşında başladığı fitness sporunda dünya şampiyonluğuna ulaştı. 2016 yılında ekonomik nedenlerle bir spor salonunda çalışmaya başlayan Demir, aynı yıl içerisinde düzenlenen Türkiye Şampiyonası'nda üçüncü oldu. Romanya'da düzenlenen Dünya Gençler Vücut Geliştirme Şampiyonası'na ise maddi imkansızlık nedeniyle katılamadı. Bunun üzüntüsünü yaşayan Demir, o süreçte işten de çıkarıldı. Bir sonraki yıl düzenlenen Türkiye Şampiyonası'na kendi imkanlarıyla hazırlanan Demir, bir kez daha 3'üncü oldu ve bu kez Ekvator'da düzenlenen şampiyonada yine maddi gerekçelerle boy gösteremedi. İnternetten antrenman programları satarak geçimini sağlamaya çalışan Demir, bu yıl düzenlenen Türkiye Şampiyonası'nda ise şampiyonluğa ulaştı. BAE'de düzenlenecek olan dünya şampiyonasına katılmaya hak kazanan Demir'in annesi, oğlunun daha iyi beslenebilmesi ve şampiyonaya hazırlanabilmesi için bankadan kredi çekti. Bu şartlar altında turnuvaya katılan Demir, IFBB Klasik Fizik 171 Dünya Şampiyonası'nda altın madalyanın sahibi oldu.
'HAYALİMİ GERÇEKLEŞTİRDİM'
Fitness sporuyla uğraşmaya başladığı günden beri tek hayalinin madalya kazanmak olduğunu belirten Demir, hedefine ulaştığı için çok mutlu olduğunu söyledi. Demir, "15 yaşında fitness sporuna başladım. Amacım hep İstiklal Marşımızı okutmaktı. Maddi durumum da çok yeterli değildi. Federasyon, yurtdışında düzenlenen turnuvalarda yalnızca Türkiye şampiyonlarının masraflarını karşılıyordu ve Türkiye şampiyonu olmam gerekiyordu. İki kez üçüncülük aldım ancak maddi yetersizliklerden ötürü turnuvalara katılamadım. Çalışmaktan vazgeçmedim ve Türkiye şampiyonu olarak Birleşik Arap Emirlikleri'nde düzenlenen IFBB Klasik Fizik 171 Dünya Şampiyonası'na katılmaya hak kazandım. Turnuvada başarılı olmak için çok çalıştım. Bu kadar emek vermişken tek amacım şampiyonluğa ulaşmaktı. 23 yaşında olmama rağmen büyükler kategorisinde yarıştım. Son üçe kalınca, ülkeme madalyayla döneceğim için çok sevindim. Son ikiye kalınca dua etmeye başladım ve şampiyonlukta adım okununca çok büyük bir mutluluk yaşadım. Allah da nasip etti ve İstiklal Marşımızı okuttum. Bu şampiyonlukta milli takım hocalarımızın emeği çok büyük" dedi.
'İŞSİZ KALINCA BUNALIMA GİRDİM'
Maddi ve manevi olarak çok zor süreçler geçirdiğini ancak pes etmediğini söyleyen Demir, "Maddi durumum yetersiz olduğu için 17 yaşında bir spor salonunda yarı zamanlı olarak çalışmaya başladım. Yaklaşık 1,5 sene çalıştıktan sonra tam zamanlı çalışmaya başladım. Günümün yaklaşık 12 saatini salonda geçiriyordum. Çalışmak mecburiyetindeydim ve çalışırken idman da yapıyordum. İlk Türkiye Şampiyonası'na da bu salonda hazırlandım. Ailem de bu süreçte bana destek verdi. Yoksa başaramazdım. Yarışmaya hazırlandığım için verimli olamadığım gerekçesiyle işten çıkarıldım. İşsiz kalınca parasızlıktan bunalıma girdim. Ancak ailem hep yanımda durdu. İnternetten antrenman programı satarak gelir sağlamaya çalıştım. Türkiye Şampiyonası'nda, şampiyon olunca annem, masrafları karşılayabilmek için bankadan kredi çekti. O sayede dünya şampiyonu oldum" ifadelerini kullandı.
'BESİNLERİ TARTARAK YİYORUM'
Fitness sporunda çok çalışmanın yanı sıra maddiyatın da çok önemli olduğunun altını çizen Demir, "İyi bir formda olmak istiyorsanız kaliteli beslenmeniz gerekiyor. Eğer kasınızı kaliteli beslerseniz daha güzel görünür. Ben önceleri sadece tavuk yiyordum. Hocalarımın tavsiyesi doğrultusunda daha kaliteli protein besinleri almaya başladım. Bunların maddi getirisi de oldukça yüksek. Doğru beslenemezseniz başarıyı yakalamanız imkansız. Vücutta su tuttuğu ve ödem yaptığı için kesinlikle alkol kullanmıyorum. Karbonhidrat döngüme göre besleniyorum. Tuzdan suya kadar miktarlı alıyorum. Her besini saatine göre tartarak alıyorum. İdmana geliş saatlerim bile dakikası dakikasına ayarlıyorum. Bunların yanı sıra çok sıkı bir diyet programı uyguluyorum. Dışarıdan kesinlikle yemek yemiyorum. Yiyeceğim yemekleri her zaman çantamda taşırım. Çok fedakarlık gerektiren bir spor" diye konuştu. Ege Demir, bundan sonraki hedeflerini ise şöyle sıraladı, "Dünya şampiyonu olarak Elit Pro Kart almaya hak kazandım ve bir seviye yükseldim. Hedefim yeni kategorimde toplayacağım yüksek puanlarla IFBB Pro kategorisine yükselmeyi hedefliyorum. En büyük hedefim ise en üst seviye olan Olimpiyat seviyesinde yarışabilmek ve bayrağımızı orada da dalgalandırmak istiyorum."
'OĞLUMUN SPONSORU BENİM'
Dünya şampiyonu sporcunun turnuvaya daha iyi hazırlanması amacıyla bankadan iki kez kredi alan anne Derya Balcı (61), sponsor bulamadıkları için oğluna sponsor olduğunu söyledi. Balcı, "Ege'nin aldığı dünya şampiyonluğundan dolayı çok mutlu ve gururluyum. Bana şampiyon olduğunu söylediğinde idrak edemedim. Ne zaman bana İstiklal Marşımızı okuturken çekilen videoyu atınca orada tüylerim diken diken oldu. Birkaç gün kendime gelemedim. Bana ve akrabalarımıza büyük bir mutluluk yaşattı. Umarım bu duyguları tüm anneler yaşar. Ege'nin yaptığı spor maddi ve manevi anlamda meşakkatli bir spor. Antrenörleri ne dediyse ben onları yaptım. Türkiye Şampiyonası'ndan önce Ege, bana alması gereken besin listesini verdiğinde fiyat araştırması yaptım ve yetemeyeceğimin farkına vardım. Bankaya giderek kredi aldım ve onun yemesi gereken besinleri bu şekilde aldık. Şampiyon olduktan sonra bu kez dünya şampiyonasına hazırlanması gerekti ve ben bir kez daha bankanın yolunu tuttum. İlk aldığım krediyi kapatıp yenisini aldım. Oğlum da aldığı şampiyonlukla bizi gururlandırdı. Ne yazık ki şimdiye kadar bir sponsor bulamadık. O yüzden oğlumun sponsoru benim" dedi. (DHA)