Gizem TABAN/GERÇEKİZMİR - Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) tüm dikkatler olağan kongre sürecine çevrildi.
Partinin ‘kale’si olarak nitelendirilen İzmir’de, delege seçimlerine sayılı gün kala süreç hareketlenirken, aktörlerin tavrı merak konusu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu İl Başkanı Deniz Yücel’in devam etmesine sıcak baktığı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Yücel’i istemediği iddiaları gündemden düşmezken, parti içinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ve Soyer’in aralarının açık olduğu ve kongre sürecinde karşı karşıya geldikleri öne sürülüyor.
İzmir’de Genel Başkan Yardımcısı Özkan’a en yakın isim olan aynı zamanda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer tarafından da Ege Şehir Planlama A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı olarak görevlendirilen CHP Konak İlçe Eski Başkanı Şakir Başak, sürekli iletişim içinde olduğu Özkan ve Soyer’le ilgili örgüte çarpıcı mesajlar verdi.
BERABER YOL YÜRÜYECEĞİZ
Başak, “Siyasette, özellikle CHP gibi partilerde kongre süreçleri hareketli olur. O süreçlerden birindeyiz. Hem Genel Başkan Yardımcımız Tuncay Özkan hem de Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer ile yol arkadaşlığı yapıyorum. Hem Tuncay Bey’le yol yürümek hem de Tunç Bey ile yol yürümek, hep beraber olacağız demektir. Bundan bunu çıkartmak gerek. Beraber yol yürüyeceğiz, beraber yoldaşlık yapacağız. Tabi ki ufak tefek fikir ayrılıkları olacaktır, bunlar da doğaldır. Ama temel ilkelerde hedef CHP’nin iktidarı… Özellikle uzun yıllardır CHP’nin iktidar umudu hiç bu kadar yeşermemişti. Biz iktidarı göğüsleyeceğiz, bireysel küçük iktidarların peşinde koşmayacağız. CHP’liler böyle olmalı diye düşünüyorum” dedi.
HİÇ KİMSE AVUCUNU OVUŞTURMASIN!
Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Özkan’ın aralarının açık olduğu iddiaları hakkında konuşan Başak, “Asla! Kesin ve net. Tam tersine, diyalog içindeler. Beraber mutlaka aynı noktada hareket edecekler, etmeliler. Ben bu pencereden bakan siyasi olarak bunu rahatlıkla söyleyebilirim. Kendi iktidarlarını oluşturmaya çalışan siyasiler her partide olduğu gibi bizim partimizde de var. Üst düzey siyasileri ayrıştırarak kendilerini var etmeye çalışan anlayış küçük de olsa var. Ama Tunç Başkan ve Tuncay Bey buna müsaade etmeyecekler. İkisiyle de istişare diyorum, ara ara bir araya gelip konuşuyorlar. Beni yakinen tanıyanlar bilirler ki, ben duyum üzerine konuşmam, onun için hiç kimse avucunu ovuşturmasın. CHP’nin Genel Başkanı, MYK, Parti Meclisi, Milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız büyük bir oranda beraber hareket edecekler. Özellikle İzmir açısından, büyükşehir belediye başkanımız ve genel başkan yardımcımızın da bu noktada hassasiyetleri var. Asla örgütü çatışma içine sürüklemek istemiyorlar. Beraber hareket etme düşünceleri net” dedi.
İSİMLERİNİ KULLANANALARA İNANMAYIN
“Soyer ve Özkan kongre sürecine müdahil mi?” sorusuna yanıt veren Başak, “Tunç Başkan ile en fazla istişare edenlerden biriyim. Bugüne kadar bana ‘şu söyle olsun, bu böyle olsun, müdahil olayım’ diye bir şey asla demedi. Kendisinden duymadım. Geçmişte örgütün ayrıştırılmasına neden olan siyaseti, ötekileştirmeyi, çatışmayı bitirmeyi ve enerjimizi, tamamen iktidara yönelik yönlendirmemiz gerektiği düşüncesini sürekli dile getiren biri. Tunç Bey’in bu noktada bir müdahalesini ne gördüm, ne işittim. Tam tersine, örgütün bütününü kucaklayacak bir anlayışı ortaya koymak istediğini hep dile getiriyor. Tuncay Bey’in de herhangi bir müdahalesi yok, sonuçta MYK üyesi, genel başkanı temsil ediyor, bazı ufak tefek olayların içine müdahil olması da doğaldır. Kimse bu ikiliyi ayrıştırarak kendine bir iktidar yaratmaya kalkmasın, bu örgüt ve bu iki önemli siyasi de buna müsaade etmez. Tuncay Bey ile Tunç Bey’in arasının bozuk olduğu üzerine siyaset yapmaya çalışanlar hayal kırıklığına uğrayacaklar. Birileri Tunç Başkan’ın ismini ya da Tuncay Bey’in ismini ‘sürece müdahil, karışıyor’ diye kullanırsa buna kimse inanmasın. Ben şuna inanıyorum; Tunç Bey de Tuncay Bey de, ya da omurgalı siyaset yapan kişiler direkt çıkar ve düşüncelerini net bir şekilde söyler. Bir tartışmadan, kargaşadan bireysel bir şey çıkarır mıyım düşüncesine kapılan insanlar var. Buna bizim gibi insanlar müsaade etmeyecek” dedi.
GÜÇBİRLİĞİ YAPARAK İKTİDARI KUCAKLARIZ
İzmir’de yeni bir dönem başladığını belirten Başak “İzmir’de başlayan yeni dönemde ayrışmanın, çatışmanın değil beraber güç birliği yaparak yoldaşlık anlayışıyla iktidarın kucaklanacağını düşünüyorum. Dolayısıyla, özellikle bu iki ismin kulislerde, masalarda tartışılması, malzeme edilmesi doğru değil. Buna dikkat edilmesi gerek. Asla bir ayrışma yok. Kimsenin tahmin etmediği kadar diyalog içindeler, ben de bunun bir kanıtıyım. Bu yoldaşlığı beraber yapıyoruz. Hem Tunç Başkan hem Genel Başkan Yardımcımız Tuncay Bey ile bu hassasiyetlerle siyaset yapıyoruz. Tunç Bey de Tuncay Bey de bu düşüncede… Dediğim gibi bir araya geliyorlar, bundan sonra da bir araya geldiklerini herkes görecek” dedi.
AYRIŞTIRMA ÇABASI İÇİNDE OLANLAR VAR
Olağan kongre sürecinde İzmir Örgütü’nde tansiyonun sürecin başında yükselmesi ile ilgili konuşan Başak, “Bu süreçlerde ayrıştırma çabası içinde olanlar var. Fikirlerini dile getirmek kadar doğal bir şey olamaz. Kötü olan şey, olmayan şeyi varmış gibi göstermek. İnsanlar arasına nifak sokarak siyaset yapmak. Bu, CHP’lilere yakışmaz. Herkes fikrini söyler tabi ki, bunlar normaldir ama bunu ayrıştırmayı temele koyarlarsa doğru olmaz. İzmir’de muhalefetliğiyle bilinen biriyim. Bunu asla kişiselleştirmedim. Ben doğru ya da yanlış bulduğum şeyleri dile getirdim. Normal olmayan ayrıştırma üzerine olması, ‘Tunç Bey böyle yaptı, Tuncay Bey böyle yaptı, bunlar kavgalı’ olay bunun üzerine kurulu. Olayın kötü yanı çatışmaya kurulu olması. Olayı iki şahsın üzerine oturtarak bunların çatışması üzerine siyaset yapmaya çalışanlar doğru siyaset yapmıyor. CHP, en aykırı düşünceyi bile konuşur tartışır ancak kişiler üzerinden çatışmayla kendini var etmek istemek kötü. Bu iki siyasetçi ayrışırsa bizde var oluruz düşüncesi yanlış. Ben ikisiyle de yol yürüyorum, böyle bir çatışma yok. Bundan bir çatışma yaratarak nemalanmak isteyenlerin maskesi düşecek” açıklamasında bulundu.
TARAF OLMAYACAK
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in ilçelerde ‘mavi’ listeleri desteklediği kent geneli için yayınlanan ‘mavi manifestoyu’ desteklediğine dair iddialar içinse Başak, “Tunç Bey, mavi listeyi ya da beyaz listeyi destekliyor kelimesi doğru değil. Bunu doğru bulmuyorum, bugüne kadar bana böyle bir şey telaffuz etmedi. Sorduğumda da, biz kucaklayan olacağız, ayrıştıran olmayacağız, taraf olmayacağız dedi.”
TUNÇ BAŞKAN AZİZ BEY’DEN FARKLI
Soyer’in eski başkan Aziz Kocaoğlu’ndan faklı olduğunun altını çizen Başak, “ Önceki büyükşehir belediye başkanımız kendine göre bir yol izliyordu ve siyaseti o şekilde yapıyordu. Biz o şekilde yapmasını doğru bulmuyorduk. Tunç Başkan’ın o noktada olmayacağını düşünüyorum, farklı bir yoğurt yiyişi var. Kucaklayan, bu örgütün ağabeyi rolünde, kim kazanırsa onun yoldaşı olacaktır. Asla bu işlere girmeyeceği yönünde net tavrı var. Kongrelerde muhalif durmuş biri olarak Tunç Başkan’ın düşüncelerini saygıyla karşılıyorum. Örgütün ağabeyi rolünde, örgütü kucaklayan bir kararlılıkta görüyorum” dedi.
MAHALLELERDEN BAŞLAYARAK ÇATIŞMA YARATMAK YANLIŞ
Başak, kongre sürecine ilişkin izlenmesi gereken yol haritası hakkında da, “Yüzlerce binlerce mahalle var. Bu seçimler CHP’de demokratik yarışla oluyor. Tabi ki yanlışlar eksikler, olacak ama bunu minimuma indirmemiz gerek. Mahallelerden başlayarak çatışma yaratmak, şahıslar üzerinden taraflar oluşturarak, çatışma yaratarak, güç devşirmeye çalışanlar yanlış yapıyor. ‘Şu belediye başkanı benim arkamda, güçlüyüm, ne isterseniz yaparız diyerek mahallelerden seçimlere başlamak doğru bir anlayış değil, bunun tasvip edilmesi söz konusu değil. Hayatta mükemmellik yoktur, eksikler olacaktır. Ancak bu eksiklerin ortadan kalkması için elimizden geleni yapmalıyız” açıklamasında bulundu.
GENEL BAŞKANIN UZLAŞI İÇİN TEMENNİSİ VAR
Genel merkezin ‘uzlaşı adayı’ mesajına ilişkin konuşan Başak, “Genel Başkanımızla birebir görüşmedim ama aldığım bilgi; özellikle kazanılan büyükşehirlerde tartışmasız, ayrıştırma yapılmadan kongrelerin yapılmasını istiyor. Örgüt içinde ayrıştırma olmaması yönünde bir temennisi var. Bu temenni 11 Büyükşehir içinde geçerli, hatta ilçeler bile olsa iyi olur. Artık CHP iktidarı göğüsleyecek noktaya geldi. Bunun farkında olmamız lazım. Eğer biri, bireysel iktidarını oluşturmak için CHP’nin iktidarına zarar verecekse CHP’liliğinden şüphe duyarım.Dolayısıyla herkesin şapkasını önüne koyup hareket etmesi lazım. Uzlaşı yakalanırsa güzel olur. Bir diğer konuda da; herhangi bir il başkanı genel başkanı temsil ediyor. Genel Başkan’ın bu konuda temennisi olması çok doğal. Emir veriyorum böyle yapın değil, bir temennisi var. Genel Başkanımızın iktidar yolunun açılmasındaki stratejisi muhteşemdi. Genel Başkanın temennilerine kulak vermek doğru olur” dedi.
MEVKİYİ SİYASETE ALET ETMİYORUM
“Ben örgütün tabanından geliyorum. Özellikle Tunç Bey’le yol yürüdükten sonra ben hiçbir şekilde bu mevkiyi siyasete alet etmedim” diyen Başak şöyle devam etti:
Tunç Başkan’ı temsil ediyorum, olumlu ya da olumsuz her hareketimin onu da bağlayacağını bildiğim için dikkat ediyorum. Tuncay Bey ile de uzun yıllardır siyaset yapıyorum, o nedenle de dikkat etmem gereken bir noktada olduğumu düşünüyorum. Herkesin üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu süreçlerde tabi ki fikirler düşünceler tartışılacak ama bu bir ayrıştırma üzerinde, bireyselleşerek yapılmamalı. Bu anlayış doğru değil, sol ve sosyal demokratlık düşüncesine sahip CHP’lilere de yakışmaz. Bu fikir ve düşünce asla başarıya ulaşmaz...
GEÇEN KONGREDE DENİZ YÜCEL’İ DESTEKLEMEDİM
İl Başkanı Deniz Yücel ile ilgili değerlendirme yapan Başak, genel merkezin Yücel’i desteklediği yönündeki iddialarla ilgili de konuştu. Başak, “Geçen il kongresinde kendisini desteklemedim. O süreçte Deniz Yücel için il başkanlığının zamanı değil diye düşünmüştüm. Utku Gümrükçü’yü desteklemiştim. Hataları vardır, yapmıştır ama şu süreçte gördüm ki, hataları ve artıları kefeye koyduğumuzda artılar daha ağır basıyor. İyi bir süreç götürdü, bundan sonra daha iyi yapacaktır. Bu noktada karar verecek İzmir delegasyonudur” dedi.
HERKESİ DİNLEYEREK HAREKET EDİLMESİ GEREK
“Bundan sonraki süreç için; kim siyaset yapıyorsa fikrine inanarak yapsın, birilerinin ayrıştırarak, birilerinin sırtına basarak kendini var etmeye kalkmasın” diyen Başak, “ Bunlar doğru değil. Biz CHP’liler olarak buna izin vermeyeceğiz. Bu konuda benimle aynı düşüncede olan çok fazla CHP’li var. Ama bazen insanlar, dedikodularla yanlış bilgilerle hareket ediyor. Daha sağduyuyla düşünerek, olayları irdeleyerek, herkesi dinleyerek hareket edilmesi gerek” ifadelerini kullandı.
|
Delege 7 Kasım 2019 Perşembe 11:16
|
|
Ahmet Üstün 7 Kasım 2019 Perşembe 10:38
|
Sayfa başına git