CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş başkanlığındaki heyet, Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri ve öğrencilerine destek için kampüs önüne gitti.
Üniversiteye almayan güvenlikle CHP heyeti arasında gerginlik yaşandı. Kampüs girişi önünde güvenlik görevlilerinin engellemeleriyle karşı karşıya kalan heyet dakikalarca yapılan engellemenin hukuksuzluğunu aktardı. Alandan ayrılmayan milletvekilleri uzun uğraşlar sonucunda kampüse girmeyi başardı.
CHP'den Suat Özçağdaş, Ali Gökçek, Yüksel Taşkın, Türkan Elçi, Kayıhan Pala, Aylin Yaman, Onur Konuralp, Semra Dinçer, Tahsin Ocaklı ve EMEP'ten İskender Bayhan kampüs girişi önünde durduruldu. Kendilerini durduran güvenlik görevlilerine konuşan CHP'li Suat Özçağdaş, "Milletin vekilinin giremediği kurum olur mu? Rektör benim denetimime tabii ben milletvekiliyim, arkadaşlarım milletvekili" dedi.
"REKTÖR HOCANIN TALİMATI VAR"
Kendisini okul polisi olarak tanıtan kamu görevlisi CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş'a "Okul polisiyim. İçeri girmek istiyorsunuz. Rektör hocanın kesinlikle talimatı var. Ne istediğini bilmek istiyorum" dedi.
Polisin tutumu karşısında CHP’li Özçağdaş, "Cezaevlerine giderken milletvekilleri bildirim yaparlar. Onun dışındaki kamu kurumlarına milletvekilleri girerler. Biz buraya girmeye kalktığımızda genç arkadaşlar onlara hesap soracaklar var dolayısıyla bizi engellemeye çalışacaklar. Fiziki bir müdahale olacak, o fiziki müdahale olunca onlar yargılanacaklar. Biz bu arkadaşlarla bir taraf değiliz, bunlara verilen kanunsuz hüküm. Siz emniyetsiniz bizim buraya girişimizi sağlayın. Bu çocukları yargılanmaktan kurtarın" diye konuştu.
ÖNLERİNİ ÇEVİK KUVVET KESTİ
Uzun uğraşlar sonucunda Boğaziçi Üniversitesi Kampüsüne giren milletvekilerinin önü kampüs içinde kesildi. Milletvekilinin geçiş yoluna konuşlandırılan çevik kuvvet polisleri, vekillerin kampüs içinde yürüyüşünü engelledi. Suat Özçağdaş, içerde yaptığı konuşmada, şunları söyledi:
"Milletvekilleri hastanelere, okullara tüm kamu kurumlarına girerler yetkililerle konuşurlar. Çok barışçıl bir şekilde geldik. Bizi durdurmaya çalışan arkadaşlara yasal bir sorun yaşamamaları için onları bilgilendirdik. İstanbul Valisini uyardık, İstanbul Emniyetini uyardık kendilerine bilgi verdik. Şimdi bizi burada durdular. Burada yürümüyorsak edebimizden yürümüyoruz. Eğer bu kanunsuz işleminiz milletvekillerinin dokunulmazlıklarına rağmen engelleme sürerse Boğaziçi Üniversitesi bu andan itibaren herkesin toplanma yeri olur. Bu kanunsuz bir iştir bu kanunsuzluğu durdurun. Bizi bu genç polislerle karşı karşıya getirmeyin. Siz bu akılla hiçbir şey yönetemezsiniz, devlet te yönetemezsiniz. Buradayız, hiçbir yere gitmeyeceğiz. Aklı selim bir karar almanızı bekliyoruz."
TAŞKINA FİZİKİ MÜDAHALE
Güvenlik görevilleri tarafından Taşkın'a fiziki müdahalede bulunuldu.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Taşkın, olaylara tepki gösterdi. Taşkın’ın şu ifadeleri kullandı: "Kayyım Rektör, seçilmiş milletvekillerinin Boğaziçi Üniversitesi'ne girmelerinden öyle ürkmüş ki, özel güvenliği ve ardından yüzlerce polisi kendisine kalkan yapmaya kalktı. Dokuz CHP milletvekili olarak Boğaziçi Güney Kampüse girme hakkımızı kullandık ve hocalarımızla, öğrencilerimizle buluştuk. Bunu hiçbir güç engelleyemez. Üniversiteler bizimdir, kamunundur."
ASLANOĞLU: UTANMAZLAR DERHAL CEZALANDIRILMALI
Konuyla ilgili CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu da açıklamada bulundu. Yaşanan olaylara sert tepki gösteren Aslanoğlu, “Boğaziçi üniversitesi öğrencilerinin hakkını korumak, öğrencilere uygulanan mobbingi yerinde incelemek için üniversiteye giden milletvekillerimizin engellenmesi ve özellikle İzmir milletvekilimiz Yüksel Taşkın'a, hadsiz rektörün talimatıyla uygulanan şiddet, rezilliğin son perdesidir. Burası kabile devleti değilse bu rezilliğe sebep olan, milletin vekillerinden kendini üstün gören rektörde, şiddeti uygulayan utanmazlarda derhal cezalandırılmalıdır” açıklamasında bulundu.