Buca Lisesi mezunları geleneksel hale getirmeye amaçladıkları buluşmanın üçüncüsünü gerçekleştirdi. Yaklaşık 150 kişinin bir araya geldiği buluşmayı düzenleyen Süheyla Bozdoğan, okuldan yıllar önce mezun olmuş ve ülkenin farklı yerlerinde yaşamlarını sürdüren mezunları bir araya getirdiklerini söyleyerek hayatta kalan öğretmenleriyle yeniden buluşmanın heyecanını yaşadıklarını belirtti. Çorlu'dan Edremit'ten gelenlerin olduğunu dile getiren Bozdoğan, "Ben de Antalya'da yaşıyorum. Bu etkinliğe 1974 mezunları olarak 40 kişiyle başladık, sayımız 60'a çıktı. Bu sene Bucalılar ruhunu taşıyan herkesin gelmesini istedik. Aramızdaki bağ hala kopmadı. Lisemiz çok köklü bir okul. Türkiye'nin her tarafından sınava girenler gelip öğrenim görüyordu. Mezunlar arasında milletvekilleri, profesörler ve üst rütbeli birçok kişi bulunuyor" dedi.
'BALTAZZİ KÖŞKÜ MÜZE OLSUN'
Okullarının 2011 yılından itibaren farklı isimlerle eğitim verdiğini anlatan Buca Lisesi mezunlarından Baki Kanıcı, "Lisemiz Buca Kız İmam Hatip Lisesi, Mehmet Akif Ersoy Sosyal Bilimler Lisesi, İnci Özer Tırnaklı Fen Lisesi ve Işılay Saygın Anadolu Lisesi olarak kullanılıyor. Bunların yanında bir de Buca Ortaokulu var. Ama Buca Lisesi yok edildi. Buca Lisesi mezunları, öğretmenleri ve Bucalılar olarak, Buca Lisesi döneminde idare binası olarak kullanılan, şimdi içerisinde Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi bulunan tarihi Baltazzi Köşkü binamızın acil restore edilerek müze haline getirilmesini istiyoruz. Bunun için imza topluyoruz" diye konuştu. Tarihi okulun orijinal halinden uzaklaştığını ifade eden Kanıcı, binanın yıkık dökük haliyle bir harabeyi andırdığını belirterek şunları söyledi:
"Bizim zamanımızda müzik odamız, fizik ve kimya labarotuvarlarımız vardı. Beden eğitimi salonu, pansiyon binası, revir ve yemekhane vardı. Bahçemiz çok büyük olduğu için ayrı binalar yapıldı. Okulumuzun orijinal hali bozuldu. Buca Lisesi tabelasının konmasını istiyoruz. 1930'da ortaokul, 1966'da ise lise olarak eğitim vermeye başlayan okulumuz restore edilsin. Bazı binalar yıkık dökük haliyle bir harabeyi andırıyor. Dilekçemizi, Valilik, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Anıtlar Yüksek Kurulu'na vereceğiz."
ANILAR TAZELENDİ
Buluşmaya lise yıllarında çekilen siyah beyaz fotoğraflarından getiren mezunlar, duygu dolu anlar yaşadı. Okulun en yaşlı öğretmenlerinden 93 yaşındaki matematik öğretmeni Mehmet Ali Akgün de kendisini öpüp sarılan öğrencileriyle hasret giderdi. Lisenin ilk mezunu Zümrüt Özmen, anılarını tazeledi. 1968-1969 döneminde mezun olduğunu anlatan Özmen, "Ben Buca Lisesi'nin 1 numaralı diplomasını aldım. Annem ve babam muhasebeciydi. Babam 1948'de göreve başlamış. Buca ruhunu taşıyorum. Tüm öğretmenleri bilirim. Resim öğretmeni oldum. Ülkemizdeki ayrıştırmanın karşıtı olan bu güzel topluluğun dernek olmasını istiyorum" diye konuştu.
'BU DUYGU ANLATILMAZ'
Eşi Mustafa Töngemen (72) ile birlikte buluşmaya katılan Filiz Töngemen (74) de "Eşim de ben de aynı okulda öğretmenlik yaptık. Ben 19 yıl çalıştım. 1991'de emekli oldum. Fen Bilgisi öğretmeniydim. Şimdi de çocuklarımın arasındayım. Yaşadığım duygu anlatılamaz. Bana duydukları sevgi ve saygı beni gençleştirdi, ruhum yenilendi. Hem kendimle hem çocuklarımla gurur duydum. Yıllar sonra unutulmamak, sevilmek harika duygu" dedi. 1973-1994 yılları arasında Buca Lisesi'nde beden eğitimi öğretmenliği yapan Osman Aytekin Keskin de "Bu okuldan emekli oldum. Yıllar geçti, ama hiç kopmadık. Sosyal medya vasıtasıyla iletişim kuruyoruz. Eşimle birlikte Dikili'den geldim" dedi.
İngilizce öğretmeni eşi Şenay Keskin, "Öğrencilerimi kapıdan girerken gözlerinden tanıyorum. Çok mutluyum hepsini çok seviyorum" dedi.
3 KUŞAK MEZUNLAR BİR ARADA
Okuldan 1971-1972 eğitim döneminde mezun olan Süleyman Gülova, kardeşi, eşi, kızı, oğlu ve damadının bir Buca Lisesi mezunu olduğunu söyleyerek, "Eşim Buca Lisesi'nde 6 sene koruma derneği başkanlığı yaptı. Ben de aile birliğinde 9 sene çalıştım. Buca Lisesi sevdası başkadır. Yaşanmışlıklar unutulmuyor" dedi. (DHA)