GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Nisan ayı üçüncü birleşimi Başkanvekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi.
Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) gerçekleşen birleşme plan tartışması damga vurdu.
İzmir’in Dikili ilçesi Çandarlı Mahallesi’nde 1/100 binlik planlarda ticaret-turizm-konut alanı olarak belirlenen ve 1/25 binlik planlarda tarım alanı olarak gözüken planların ilgili revizyonu komisyonlarda oy çokluğuyla reddedilerek gündeme geldi.
Aynı şekilde reddi kabul edilen önerge AK Parti ile CHP arasında tartışmaya neden oldu.
BOZTEPE: BU KENT PLANSIZ!
Konuyla ilgili ilk sözü alan AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Bu konu daha önce de gündeme gelmişti. Reddine itirazlarımızı bildirmiştik. Burası hala arsa niteliğinde gözüküyor. Komisyonda da duruşumuzu bildirdik. Bu kentin sorunlarının başında planlama geliyor. İddia ediyorum bu kent plansız bir kenttir. Sayın Başkan ‘Akdeniz çanağının en değerli kentlerinden biri olacak’ diyor ama bu plansızlıkla olmaz. Bu sorun tabi ki Sayın Soyer’e mal edilmez ama buradan soruyorum 3 yılda bu kentin dönüşümü için ne yapıldı? Hala 10 yıldır devam eden projeleri dinliyoruz. Sayın Soyer arka sıradakiler için yola çıktı ama mesaisinin çoğunu bazı elitler için ekolojik tarıma harcıyor. İmar ve Şehircilik Dairesi bu konuda mesai harcıyor, eko-tarım ile yatıp kalkıyor. Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımızdan rica ediyorum planlarımızı açalım, bu kentin önünü tıkamayalım. Elimizdeki konu arsa fakat biz bunu yine reddediyoruz” diye konuştu.
KÖKKILINÇ: BİLİRKİŞİ RAPORU DA LEHTE GELDİ
Boztepe’ye yanıt veren CHP Sözcüsü Nilay Kökkılınç ise şunları söyledi: Bu konu 6 ay öncesinde de gündeme gelmiş, komisyon değerlendirerek reddetmiş. Hiç bir değişiklik yok. Dolayısıyla doğru bir karar. Dikilli’deki bu konuyla ilgili 1/100 binlik planlarda konut ve ticari alan lekelemesi olsa da 1/ 25 binde burası tarım alanı... İzmir Büyükşehir Belediyesi bu konuda dava açmıştı ve davada bilirkişi raporu da Büyükşehir’in lehine geldi. Bu rapor dikkate alınırsa da yargı kararıyla reddedilmiş olacak. Her zaman söylüyoruz yerelden yönetim esastır. Merkezi idarenin yereldeki idarenin görüşüne değer vermesi gerekir. Ankara’dan bakarak planlama yapılmış...
YALIN: BURASI ARSAYA DÖNMÜŞ
Konuyla ilgili söz alan AK Partili Dikili Meclis Üyesi Semih Yalın’dan ise “Çandarlı Belediyesi kapanmadan önce burada 1/25 binlik planı vardı. Buna göre de binlik planlar yapılıyordu. Eski planlara göre hareket edilese aslında sıkıntı olmayacak. Çünkü burada bir uygulama yapılmış ve arsaya dönmüş burası... Burada mal sahipleri arsalarını konuta çevirmek istiyor. Bu anlamda eski 25 binliğin tesğitine göre bir karar alınmsa ve şuanki ret kararı ertelense olmaz mı?” açıklaması geldi.
AYDIN: AYNISI OLACAKSA 25 BİNLİĞE NEDEN İHTİYAÇ VAR?
Tartışmada CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın da söz aldı. CHP’li Aydın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: İmar planlarıyla ilgili herhangi bir değişiklikle ilgi karşı görüşlerde sürekli benzer bir söylem var. Bu kentin plansız olduğu yönünde... İmar Komisyonu ayda 10 toplantıda yaklaşık 100 kusür konuda karar veriyor. Bunların kimisi parsel bazında kimisi de büyük revizyon... İmar ve Şehircilik Dairesi’nin 1 yıldır argo agro turizm dışında birşeyle uğraşmadığını söylemek komisyonun da uğraşmadığını söylemektir. O zaman biz niye burada mesai yapıyoruz? Eğer agro turizmi elitlerin meselesi olarak anlıyorsa bu ülkenin tarımının neden bu halde olduğunun cevabıdır kendisi... Böyle anlıyorsa bu ülkenin tarımdan neden bu kadar uzaklaştığının bir göstergesidir bu... Burada her oturumda Sayın Başkan da bürokratlar da kentsel dönüşüm bilgilendirmede bulunuyor. ‘3 yıl boyunca ne yapıldı?’ diyen bir meclis üyesi meclise sanki bugün gelmiş gibidir. Bu belediyenin İmar ve Şehircilik dairesi en fazla iş üreten dairesidir. Gelelim 100 bin, 25 bin meselesine... Bunu da defalarca konuştuk. 100 binlik planı bakanlık yapar ve en üst ölçekli olduğu için geleceği yönelik bir tasarım ortaya koyar. Bunların aynısı olacaksa 25 binlikler, neden 25 binliğe ihtiyaç var ki?...
HIZAL’DAN PROTOKOL ÇIKIŞI!
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise oturumda yaptığı konuşmada, “Bazı şeyleri daha tane tane anlatmaya karar verdim. Bizim tarıma bakış açımız belli... Biz herşeyin objektif kriter doğrultusunda ilçe-ilçe, kişi-kişi değişmeden karar alnımasını istiyoruz. Buranın tarım arazisi olduğundan bahsediliyor ama geçmişiyle ilgili Dikili Meclis Üyesi arkadaşımız tarafından güzel bir bilgi verildi. Gönül isterdi ki yerinden yönetim vurgusu yapan Nilay Hanım da kalkıp, hak verip, yeniden irdelenmesi konusunda bir düşünce ortaya koysaydı. Ama verilen kararlarda objektif kriterler ortaya konmadığı için böyle bir sorun yaşanıyor” dedi. Hızal ardından Seferihisar’da bir alanın fotoğrafını göstererek, “Burası tarım arazisi... Seferihisar’da başka bir tarım diyen Sayın Soyer’in memleketi. Buranın şu anki hali tarım arazilerine gösterdiğiniz önem. Plansız, denetimsiz bir yer ve geldiği nokta...” ifadelerini kullandı. AK Parti Grup Başkanvekili şunları söyledi: 2018 yılının Temmuz ayında bir protokol yapıldı, Aziz Kocaoğlu başkandı. Bu protokolde Genel Sekreter Buğra Gökçe, Genel Sekreter Yardımcısı Suphi Şahin’in imzaları var. Bu isimler hala görevde. Bu protokol de 100 binlik planlarla 25 binlik planlar arasında yaşanan uyuşmazlıklarda büyük ölçüde anlaşma sağlandığı ve davaların geri çekileceği yönünde... 4-5 yıllık bir protokol, bu kadar mı hızlı fikir değişitirilir? Yönetim değişti kurum da mı değişti? Bari imzalı protokollerin arkasında durun. Bu şehir evet plansız bir şehir. Öyle olmasıydı böyle çarpık bir kent görüştüsü olmazdı. Biz bunu iyi niyetle söylüyoruz, gelin bunu düzeltelim diyoruz. Bu şehrli planlı hale getirelim diyoruz. Ama meseleyi siyasal düzleme çekerseniz bu şehire hizmet edemezsiniz...
ÖNAL: PLANDAN NE ANLIYORUZ?
CHP’li Meclis Üyesi İrfan Önal ise yaptığı konuşmada, “Plandan kastımız ne, neyi anlıyoruz? Her yeri imara açmaksa kastınız biz bunu anlamıyoruz. Evet burası bir tarım alanı... 6 ay öne reddetmiştik bir daha reddettik. İzmri’in yüzde yüzünün 25 binlik planları mevcut. 100 binlikle uyuşmazlık taşıyan 104 noktayıla ilgil ibirr mutabakttan söz edildi. 70 konuda uzlaşı yapılmış, 34 konunun bakanlık eliyle düzeltilmesi gerekiyor. Bakanlık bunu hala yapmamış. Sözünü tutmayan bakanlık, Büyükşehir Belediyesi değil...” ifadelerini kullandı.
KÖKKILINÇ: AGRO-TURİZM ÖRNEK BİR ÇALIŞMADIR
Tartışmada bir kez daha söz alan CHP Grup Sözcüsü Kökkılınç’tan da “Burada protokole uymayan taraf maalesef merkezi irade, bakanlık... Protokole uymadıkları için de Büyükşehir Belediyesi davadan vazgeçmedi. Üstelik burada keşif ve inceleme yapılmış ve bilirkişi de Büyükşehir’in lehine rapor hazırlamış. Göstermiş oldukları fotoğraflara baktığımızda bile yeşil alanların fazla olduğunu görüyoruz. Yargı dosyası sonlanmadan burada harhangi bir tasarruf yapılamaz, bunu öncelikle söyleyelim. Yine de Dikili Meclis üyemizin bahsettiği konularda daire başkanlığımız bir çalışma yapılabilir, mağduriyetler varsa bununla ilgili çalışma da yapılabilir. Agro turizm komisyonda anlatılırken bu planlara ben de baktım, oy birliği vermişler, anlamadan buna nasıl oy birliği vermişler anlamıyorum. Agro-turizm ve eko-turizm kırsal niteliğindeki mahallelerde turizmin önünü açan örnek bir çalışmadır” açıklaması geldi.
HIZAL: İTİRAZIMIZ SİYASİ KARARLARA
Kökkılınç’ın ardından AK Partili Hızal da bir söz daha aldı. AK Parti Grup Başkanvekili, “Ben komisyon dosyasında bir bilirkişi raporu görmedim. Kurum görüşleri vardı bu yönde bir karar verdik. Dolayısıyla bir dava dosyası ve bilirkişi raporu varsa kendilerinden isteyeceğim. Bürokrat arkadaşların çalışma tempolarına asla olumsuz bir şey söylemiyoruz. Bizim itirazımız siz siyasilerin almış olduğu siyasi kararlar üzerlerine... Biz bunları eleştiriyoruz. Anlamadığımızdan değil detayları anlatılacak diye iyi niyetimizle oy birliğiyle geçirdik. Sayın Daire Başkanı burada bir emek sarf etti, açıklama yaparken bile kimse dinlemedi onu... Belki tüm Türkiye’ye örnek olacak bir çalışma evet ama iyi niyetle anlatın diye söylendi” dedi.
AYDIN: SİZİNLE BİZİM ARAMIZDA KOCAMAN BİR FARK VAR
Tartışmada son sözü alan CHP Grup Başkanvekili Aydın şunları söyledi: Ben anladığınızı biliyorum, anlayarak oy verdiğinizi de biliyorum. Ben Hüsnü Bey’in söylemine binayen söyledim. Bakanlıkta protokol dedikleri şey toplantı tutanağıdır. Bu işin hukuki yönü... Arsa vasfına gelince bu kadastro uygulamasından dolayıdır. Ama Sayın Hızal’ın dediği doğru tartıştığımız yer bu konu değil bakış açımız. Bizim hayata bakışımız, şehircilik anlayışımızla sizin aranızda kocaman bir fark var. O yüzden siz ranta yatırım diye anlatırsınız, geçmediğimiz köprülere para verirseniz. Burada hiç kimsenin birşeyi anlamama durumu yok. Şehircilik konusundaki yaklaşım biçiminizi anlıyoruz. Hep aynı şey... Burada birşeyi konuşuyoruz ve hep ‘İyi ama burada ne yaptınız?’ deniyor.
ÖZUSLU: BU TARTIŞMALAR ÇOK DEĞERLİ
Büyükşehir Başkanvekili Özuslu da maddenin oylamasıyla öncesi konuyla ilgili bir açıklama yaparak şunları söyledi: Bu tartışmalar değerli, sonuçta İzmir konuşuyoruz ve planlama bu kent için, kentin geleceği için çok önemli... Herkesin fikir beyan etmesi de iyi birşey. Konuştuğumuz konu multidisipliner bir konu... Sadece Ankara’nın aldığı kararla çözülebilecek bir konu değil, aşağı inerek, Büyükşehir’i hatta ilçe belediyesini de içine alarak çözülmeli... Toplumsal mutabakata bu şehrin ihtiyacı açık. Bu şehir birlikte alınacak kararlarla depreme de sele de dayanıklı bir kent haline gelecek.
SUSUZ’A BİR DE ARAÇ DESTEĞİ
Öte yandan İzmir’den kuraklıkla mücadele eden Kars’ın Susuz ilçesine bir destek daha geliyor.
Başkanlık önergesiyle gündeme alınan madde komisyonlara gönderilirken, kabul edilmesinin ardından 105 tonluk can suyu niteliğindeki tohum desteği sonrası Büyükşehir Belediyesi Susuz Belediyesi’ne bir de araç hibe edecek.
İlgili maddede, “İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Projeler Dairesi Başkanlığı Kentsel Adalet ve Eşitlik Şube Müdürlüğü dayanıklı taşınır kayıtlarında bulunan 35 EMN 38 plakalı, 2001 model, Mercedes-Benz Körüklü otobüsün Kars Susuz Belediye Başkanlığına bedelsiz olarak hibe edilmesi” ifadeleri yer aldı.
Sayfa başına git