“Başka Bir Tarım Mümkün” anlayışıyla kırsalda üreticiye önemli destekler sağlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, kestane üretiminin en yoğun olduğu bölgelerin başındaki Küçük Menderes Havzası’nda verim kaybına yol açan kestane kanseriyle mücadeleyi sürdürüyor. Hastalıkla mücadele yöntemlerine ilişkin çiftçi eğitimleri düzenleyen Büyükşehir, Beydağ, Kiraz, Ödemiş ve Tire’de 47 kırsal mahallede toplam 2 bin 112 kestane üreticisine göztaşı, ardıç katranı, koruyucu gözlük ve dezenfektan malzemesinden oluşan mücadele seti dağıttı. Büyükşehir’in 4 ilçede eş zamanlı yürüttüğü malzeme dağıtımının ardından, hastalık tespit edilen kestane ağaçlarında mücadeleye yönelik koruyucu önlemler de alınmaya başladı.
Dezenfekte edilmiş aletlerle ağaçtaki kanserli alanları kazıyan üreticiler, temizlenmiş yüzeyleri göztaşı ve ardıç katranı karışımı sürerek kapatıyor. Hastalıklı dal ve sürgünler de budandıktan sonra, kontrollü şekilde yakılarak imha ediliyor.
Kestane ağaçlarının tamamen kurumasına yol açan hastalığın havzada yaygınlaşmasını önlemeyi hedefleyen Büyükşehir, yeni üretim alanları yaratabilmek amacıyla köylü ve çiftçiye bugüne kadar 137 bin 795 kestane fidanı da dağıttı.
“Olumlu geri dönüşler bizi mutlu ediyor”
Türkiye’deki her beş kestane ağacından birinin İzmir’de bulunduğunu ifade eden İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Şevket Meriç “Kestane yetiştiriciliği bölgemizde birçok köyün ana geçim kaynağı. Tüm dünyada kestane varlığında önemli kayıplara yol açan hastalık son yıllarda etkisini bölgemizde de hissettirmeye başladı. Büyükşehir Belediyemiz bulaşıcılığı yüksek bu hastalıkla mücadele edebilmek amacıyla malzeme ve ekipman desteğine ilk olarak 2017 yılında başlamıştı. Sağladığımız desteklerin hastalıkla mücadele konusunda köylü ve çiftçimize önemli katkılar sağladığını görmekten dolayı çok mutluyuz. Kestane üreticilerimizin mücadeleye ilişkin kararlılığı ve aldığımız olumlu geri dönüşler bizleri umutlandırıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak desteklerimizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
“Gözle görülür iyileşme var”
Beydağ Çamlık Mahallesi’nde yürütülen arazi çalışmalarına Beydağ Belediye Başkanı Feridun Yılmazlar ile İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ekipleri de eşlik etti.
Beydağ Belediye Başkanı Feridun Yılmazlar bölgede kestane üretiminin en fazla Beydağ’da olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Üretimimiz 5 bin ton civarında. Bölgede şu anda katma değeri en yüksek ürün kestane. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, bu konuyu çok önemsiyor. Bu sene sözleşmeli alım da yapılacak. Başkan Soyer, Beydağ’dan kooperatif üzerinden 100 ton kestane almaya söz verdi. Biz sadece kestane ile de kalmıyoruz. Bir kestane unu tesisimiz var. Yeni başladık, bu işi geliştireceğiz. Kestane unuyla yapılan ekmek glutensiz olduğu için oldukça sağlıklı ve çok beğeniliyor” dedi. Başkan Soyer’in verdiği fidan desteğine de değinen Yılmazlar, “Üreticimiz kuruyan kestane ağaçlarının yerine Büyükşehir’in verdiği fidanları dikiyor. Köy halkı da pandemi sürecinde ağaçlara iyi baktı. Büyükşehir’in verdiği göztaşı, ardıç katranı ve dezenfeksiyon malzemesi işe yaradı, yaralar kapanmaya başladı. Yakın zamanda Beydağ’da kestane rekoltemiz daha da artacak. Tabii havza bazında mücadeleyi büyütmek önemli. Hastalık olan her yerde bu mücadele olmalı ve düzenli olarak tüm havzada uygulanmalı. Yoksa civar bölgelere yayılır. Tüm üreticiler öğrensinler, ağaçlarını kurtarsınlar, geleceği kurtarsınlar.”
“Büyükşehir’e teşekkür ederiz”
Ana geçim kaynağı kestane üretimi olan Beydağ’ın Çamlık Köyü’nden üretici Coşkun Yüksel ise “Kestane bizim ana geçim kaynağımız olduğu için Büyükşehir’in verdiği katkı çok önemli, gerçekten çok teşekkür ediyoruz. Malzeme desteği bir yana fidan da dağıtıyor. Bu şekilde kestanelik alanları gençleştiriyoruz” dedi. Kuruyan budakları kestiklerini, yara bölgelerini soyup göztaşı ve ardıç katranı sürdüklerini söyleyen Yüksel, “Kestane biterse köylü zayıflar. Bu mücadelenin tüm köylerde yapılması lazım” şeklinde konuştu.
“Köy göç vermek zorunda kalır”
Çamlık Mahallesi Muhtarı Ahmet Yüksel de 1995’ten beri kestane ağaçlarında görülen bu hastalığın son yıllarda yoğunlaştığını belirterek “2017’den beri bu mücadelemiz devam ediyor ve Büyükşehir Belediyesi bu konuda hep yanımızda, çok teşekkür ederiz. Artık daha iyi verim alıyoruz. Kestane bizim can damarımız. İncirimiz var ama yetersiz. Kestane bitirse köy göç vermek zorunda kalır” dedi.
“72 bin ton”
Türkiye yıllık 72 bin ton kestane üretimiyle dünyada üçüncü sırada yer alıyor. Ülkemizdeki kestane alanlarının yüzde 60’ı Aydın’da, yüzde 23’ü ise İzmir’de yer alıyor.
Kestane kanseri nedir?
Kestane kanserinin hastalık etmeni fungus (mantar) bir yara parazitidir. Kestane ağaçlarına dal ve gövdedeki çatlak ve yaralardan girer. Bulaşıcılığı çok yüksek olup, hasat sırasında kullanılan sırık, kuşlar, böcekler veya kemirgen gibi orman hayvanları vasıtasıyla olduğu gibi rüzgar ve yağmur sularıyla da sağlıklı ağaca kolayca taşınabiliyor.