CHP İzmir 2. Bölge Milletvekili adayı ve Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) Üyesi Mahir Polat, seçim çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor.
Sadece İzmir’in değil, tüm Türkiye’nin milletvekili olacağını vurgulayan Polat, “Türkiye’nin dört bir yanındaki insanlara dokunacağım. Ülkenin tüm sorunlarına yetişecek bir donamına sahip olmaya çalışacağım. Oturduğu yerden el kaldırıp indiren vekil olmayacağım. İtiraz eden bir vekil olacağım” diye konuştu.
BERGAMA VE DİKİLİ’Yİ GEZDİ
Seçim çalışmalarını aralıksız devam ettiren Polat, Bergama ve Dikili’de halkla buluşup, sorunlarını dinledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı seçim bildirgesini halka anlatan Polat, hem CHP’nin, hem de kendisinin yeni dönemdeki çalışmalarından söz etti. CHP’nin seçim beyannamesinin detaylı, uzun süre çalışılmış bir beyanname olduğunu ifade eden Polat, “Programı incelediğinizde Türkiye’nin birçok sorunu olduğunu görebiliyoruz. Aslında bu Türkiye’nin potansiyelini de ortaya çıkaran bir beyanname” dedi.
“MUHARREM İNCE İZMİR’DE BAŞARI YAKALAYACAĞIMIZI GÖSTERDİ”
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin halkla çok ciddi gönül köprüleri kurduğunun İzmir mitinginde de görüldüğünü belirten Polat, şöyle devam etti: “Bazen örgütler istedikleri kadar çalışırlar fakat maya tutmadıysa hiçbir şey olmaz. Halkın olumlu tepkisini görünce o mayanın tuttuğu net bir şekilde görülüyor. Tüm ilçelerde yoğun bir ilgi vardı. Adayımız Muharrem İnce, CHP’nin son yerel seçimde kazanamadığı ilçelerde bile ciddi bir halk desteği aldı. Muharrem İnce bize İzmir’de inanılmaz bir başarı yakalayacağımızı gösterdi. Performansıyla partimizin umudunu ve şevkini harekete geçirdi. Örgütümüz kendi içinden çıkacak bir Cumhurbaşkanı adayına susamış. Toplum kendisiyle diyalog kurabilecek bir Cumhurbaşkanı’na susamış. Türkiye’nin hızlıca normalleşmeye ihtiyacı olduğu bu dönemde Muharrem İnce bunun baş aktörü olacaktır.”
Polat, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun demokrasi adına önemli işler yaptığına da dikkat çekerek, “Benim jenerasyonumdan birçok insan Genel Başkanımız ile birlikte söz sahibi olmaya başladı. Genel Başkanımız liderliğini pekiştire pekiştire gidiyor. Son dönemlerde yaptığı başarılı işler Türkiye demokrasisi için çok önemli. Genel Başkanımız yaptıklarıyla iktidara geldiğinde istikrarı sağlayacak, bundan kuşkumuz yok” dedi.
“İYİ BİR EKONOMİ İÇİN CHP İKTİDARA GELMELİ”
Uluslararası Politik Ekonomi Uzmanı olan Polat, Türkiye’ye güvenin giderek azaldığını, yerli ve yabancı sermayenin ülkeyi terk ettiğini vurgulayarak, şunları söyledi
“KOBİ’ler batma noktasına geldi. Doları durduramıyorlar. Doları durdurabilmenin tek bir yöntemi var o da dolar çıkışını durduracak yasal düzenlemelerin yapılması. O yasal düzenlemeler de güven vermelidir. Demokrasiye geçmek hukukun üstünlüğünü kabul etmektir. Adam yarın uyandığında servetinin ne durumda olacağını bilerek gelecektir Türkiye’ye. Yatırımcıların doğrudan yatırıma özendirilmesi gerekiyor. Rant amacıyla gelen yabancı sermayenin Türkiye’ye katacağı çok bir şey yok. Ama doğrudan yatırım olarak gelmesi Türkiye ekonomisine çok şey katar. Örneğin İzmir Serbest Bölge’deki bir firmanın burayı kapatıp Fas’a gitmesi, Fas’ın daha güvenilir bir ülke olduğunu gösteriyor. Bu ülke adına üzücü bir şey. Hızlı bir şekilde yabancı sermayenin Türkiye’de doğrudan yatırıma özendirilmesi gerekiyor. Bizim partimizin programında bunları da bulabilirsiniz. Projelerimizi geliştirdiğimizde ülke ekonomisi hızlı bir şekilde düzelecektir. Halkımızın bir ekonomik öykünün sonuna gelindiğini görmesi gerekiyor. Toplumun iyi bir ekonomi için CHP’yi iktidara getireceğine inanıyorum.”
“İZMİR FARKLI BİR EKONOMİK MODELİN İÇİNDE”
Polat, Türkiye’nin farklı yerlerinde yaşayan insanlarda İzmir’de yaşama isteğinin bulunduğunu, özgüvenli, mutlu insanların İzmir’de yaşadığını söyledi. AKP iktidarının İzmir’e yönelik “mega köy” eleştirilerini “haksızlık” olarak nitelendiren Polat, “Kentlilik anlayışı eğer betonlaşmaksa, İzmir’e bu açıdan bakarlarsa evet köy olarak göreceklerdir. İzmir’in köylüsü köyünde kaldı. Kırsalda insanlar hayatlarını mutlu ve para kazanarak sürdürebiliyor. Örneğin Tire’de Tire Süt ile bir başarı hikayesi yazıldı. Bayındır’da, Bademler’de insanlar emeklerinin karşılığını alıyor ve köyünde kalarak zenginleşiyor. İzmir farklı bir ekonomik modelin içinde. Bunu böyle algılamak lazım. İzmir’in köylüsü köyünde mutlu, şehre akmıyor. Böyle olunca da iyi tarım, iyi gıda ortaya çıkıyor. İyi ki de köylülerimiz köyünde kalmışlar, onlar mutlu biz mutluyuz” dedi.
“İTİRAZ EDEN BİR VEKİL OLACAĞIM”
Polat, siyasete atılmasında annesinin kendisini milletvekili olarak görme hayalinin büyük rol oynadığına değinerek, mahalle temsilciliğinden milletvekili adaylığına uzanan siyasi hayatında hiç küsmediğini, kimseyle çatışmadığını vurguladı. Dostlarına güvendiğini, kimsenin kalbini kırmamaya özen gösterdiğini kaydeden Polat, aynı özeni 24 Haziran’da milletvekili seçilmesi durumunda da göstereceğini anlattı. Polat, şöyle devam etti: Meclis’e girdiğim zaman ilk dikkat edeceğim konu İzmir’den kopmamak olacak. Ailemi alıp da Ankara’ya taşınmayacağım. Türkiye’nin milletvekili olmaya çalışacağım. Her ilimizdeki insanlarımıza dokunacağım. Ülkenin tüm sorunlarına yetişecek donanıma sahip olmaya çalışacağım. Okuyan, araştıran ve araştırdığını Meclis’te soru önergelerine, kanun tekliflerine dönüştüren aktif bir vekil olacağım. Oturduğu yerden el kaldırıp indiren vekil olmayacağım. İtiraz eden bir vekil olacağım. Bu kentin hak ettiğini alabilmesi için sonuna kadar mücadele vereceğim. Seçmenlerimiz ve partililerimiz bu konuda rahat olsunlar.”
“İKİ BÖLGEDE 9-10’U ZORLAYABİLİRİZ”
Muharrem İnce’nin İzmir mitinginden önce her iki bölgede CHP’nin 7-7 milletvekili sayısını koruyabileceğini düşündüğünü ifade eden Polat, “Fakat Muharrem İnce ile tarif edilmez bir umuda döndü benim içimdeki düşünceler. CHP olarak iki bölgede 9-10’ar milletvekilini zorlayabileceğimiz bir atmosferle karşılaşırsak kimse şaşırmasın” dedi. Herkesi oy vererek, “Artık tamam” demeye çağıran Polat, katılımın az olmasının iktidar kanadına yarayacağını söyledi. Polat, “Fakat insanlar ‘Bir oyum var, onunla da toplumu ve iktidarı değiştirecek gücüm var’ diyor. Herkesin oyu bir tane, o oya toplumun sahip çıkacağını gözlemliyorum. Toplumun geleceğini değiştirmek için bir şansınız var, o da bir oyunuz. Lütfen oyunuzu kullanın” çağrısı yaptı.