Gizem TABAN/GERÇEKİZMİR - CHP’de yerel seçim hareketliliği son sürat devam ederken, partinin İzmir cephesinde de aday adaylığı yoğunluğu sürüyor.
Yüksek Seçim Kurulu’nun açıkladığı yerel seçim takvimine göre kamuda görevli olup belediye başkanlığı ve belediye meclis üyeliği aday adayı olmak isteyenlerin mevcut görevinden istifa ederek adaylık başvurusu yapmaları için son tarih 1 Aralık…
Partinin kalesi olarak nitelendirilen İzmir’de aday adaylığı başvurularında flaş gelişmeler yaşanırken, kentin metropol ilçelerinden Konak özelinde de sürpriz isim adaylık başvurusunda bulundu.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Eğitim Basın Yayın Sekreteri ve 9 Eylül Üniversitesi Atatürk İlke ve İnkılapları Enstitüsü Öğretim üyesi Doç. Dr. Türkan Başyiğit, CHP Konak Belediye Başkanlığı için aday adaylığını ilçe başkanlığına teslim etti. 2015 yılında CHP İzmir 1. Bölge Milletvekili Aday Adayı olan Başyiğit, rotasını bu kez yerel siyasete çevirerek, Konak için yola çıktı.
Öte yandan CHP Selçuk Belediye Başkan Aday Adayı Sevcan Yörük de kadın aday adayı olarak desteğini sunmak adına Başyiğit’in basın açıklamasına katılarak tebrik etti.
MİLİTAN BİR YÖNÜM VAR
Başyiğit, partililerin yoğun katılım gösterdiği aday adaylığı açıklamasında kendini anlatarak başladı. Başyiğit, “İzmir damlacık doğumluyum. Biraz kafa tutan bir yönüm var, hala militan bir yönüm var. Üniversitenin haylaz ve sıra dışı hocası olarak biliniyorum. Bunu nedeni de sanırım Eşrefpaşalı olmak. Kanımızda var, düzene karşı çıkmak, haksızlıklara mücadele etmek. Atatürk’ün isminin olmadığı bir yerde yaşamamaya özen gösteriyorum” dedi.
SİYASET YAPMAK KOLAY DEĞİL
Başyiğit konuşmasına şöyle devam etti:
İzmirli bir kadın olmaktan her zaman gurur duyuyorum. Ama Sayın Zeybekçi’nin dediği gibi cinsiyetçi şekilde değil. Eşitlik istiyoruz. Atatürk bunu bize vermişti, bu kazanımlarımızı korumak istiyoruz. Bir akademisyenin siyaset yapabilmesi çok kolay değil. CHP’de bu dönemde siyaset yapmak hiç kolay değil. Çünkü içinde Cumhuriyet var, halk var, Atatürk var. Bu isimler bazılarını çok korkutuyor. Ama mücadele etmek zorundayız. Ben özgür bir Türkiye’de doğduysam benden sonraki nesle özgür bir Türkiye bırakmak zorundayım. Nihat Zeybekçi dedi ki: “Anadolu’yu İzmir’e getireceğiz.” İzmir Anadolu’nun dışında bir yer mi! Coğrafya’sı da kötü bunların... Hep söylüyorum, İzmir Türkiye olsun. İzmir Marşı her yerde söyleniyor. Çünkü bizim gibi kadın ve erkeklerin özgür olduğu şehir. Hep birlikte İzmir Marşı’nın tüm Türkiye’de söylendiği gibi tüm Türkiye’nin İzmir olduğu süreci görmek istiyorum.Bir rektör dedi ki ben yerel seçimlerde kadın adaya oy vermeyeceğim. Onlar oy vermesin. İzmir’de akademisyen kadınlar harekete geçiyor. Kazanamasam bile Anadolu’daki birçok geri zihniyete şunu söylemek istiyorum; Kadınlar hakları için mücadele ediyorlar. Bu duruşumla bir model oluşturuyorsam bundan büyük mutluluk duyuyorum.”
ŞEHRE MAKYAJ YAPMAK İSTİYORUM
“İzmir için çok güzel hayallerim, projelerim var” diyen Başyiğit şöyle devam etti:
“Biz bir tarihin üzerinde yaşıyoruz ama tarihsel dokuyu ne kadar çok ortaya çıkarabiliyoruz. Hedefim bu tarihsel dokuyu yeniden ortaya çıkarmak. İzmir’i temizlemek istiyorum kadınım ya... Sokakları pırıl pırıl olsun. Aslında şehrin güzelleşmesini, şehre makyaj yapmak istiyorum Eskişehir’deki gibi… Bunlar çok zor şeyler değil. İnsanca yaşayabilelim istiyorum. Genç kızların sokakta özgür dolaşmasını istiyorum, sokaklar güvenilir olsun istiyorum. Ancak bir uçurum var, sahilde oturanlar ile tepede oturanlar arasında. Yakın zamana kadar böyle birşey yoktu ama gökdelenler işi bozuyor. Tabi ki büyüyeceğiz gökdelenlerimiz olacak ama bunları planlı yapmamız gerekiyor. Ama en önemlisi Cumhuriyet’i kaybediyoruz, parlamenter rejim değişti. Ama İzmir özel… Bir ülkede mücadelenin başlamasını ve kazanılmasını sağladı.Aday olursam diğer partiyi rakip olarak bile görmüyorum. Oy oranını çok yükselteceğim. Ben bir tarihçiyim ve tarih yazmayı seviyorum.”