İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan 2017 faaliyet raporu TBMM gündemine taşındı.
İçişleri Bakanlığı 2017 yılı faaliyet raporunu yayınladı. Rapora göre; 2017 yılında 2 milyon 198 bin 774 kişinin araç tescil, silah ruhsat, ehliyet ve kurum kimliği belgelerini kaybetmesi nedeniyle kayıt oluşturuldu; 385 bin 178 çalıntı-kayıp araç kayıtlara geçerken, 1 milyon 147 bin kişi araç plakasının çalıntı-kayıp olduğu gerekçesiyle başvuru yaptı.
Rapordaki en çarpıcı detay, 106 bin 740 vatandaşa ait silahın çalıntı-kayıp olarak kayıtlara geçtiği bilgisi oldu.
İçişleri Komisyonu Üyesi Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Murat Bakan, İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan 2017 yılı faaliyet raporunu TBMM gündemine taşıdı.
SOYLU’YA ÇALINTI-KAYIP SİLAHLARLA İLGİLİ SORULAR
Raporda yer alan 106 bin 740 vatandaşa ait silahın çalıntı-kayıp olarak kayıtlara geçtiği bilgisinin toplumda ve kamuoyunda tedirginliğe yol açtığını belirten Bakan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sordu:
• Kayıtlara geçen 106 bin 740 vatandaşa ait çalıntı-kayıp silahların bulunmasıyla ilgili Bakanlığınızın yürüttüğü bir çalışma var mıdır?
• Söz konusu kayıp olan silahların tamamı ruhsatlı mıdır?
• Söz konusu kayıp olan silahların türleri nedir?
• 106 bin 740 vatandaşa ait olduğu ifade edilen çalıntı-kayıp silahlar kaç tanedir? Çalıntı-kayıp kaydı olan silahlarda; aynı kişiye ait birden fazla çalıntı-kayıp kaydı silah var mıdır?
‘BAKANLIK İLE BAĞLI KURUMLARIN ZAYIFLIKLARI’
Öte yandan ilgili raporda Bakanlığın ve bağlı kurumların zayıflıkları şu şekilde ifade edildi: “Bürokratik ve geleneksel bir yapıya sahip olması, bakanlığın güvenlikle ilgili faaliyetlerinin diğer faaliyet alanlarının önüne geçmesi, özlük hakları nedeniyle nitelikli personel yetersizliği, merkez birimlerinin fiziksel altyapısının, çalışma koşulları bakımından yetersiz olması, personelin, stratejik planlama ve yönetim konusunu henüz içselleştirememiş olması, bakanlığın, bazı faaliyetlerini yeterli düzeyde kamuoyuna tanıtamıyor olması, bakanlık ile diğer kurumlar arasında yetki ve görev çakışmaları olması.”
CHP’li Murat Bakan, Soylu’ya şu soruları yöneltti:
• Raporda, Bakanlığınızın ve bağlı kurumların zayıflıkları ile ilgili “Özlük hakları nedeniyle nitelikli personel yetersizliği” ifadesi kullanılmıştır. ‘Nitelikli personel’ ifadesi ile kastedilen nedir? ‘Nitelikli Personel’ tanımınız nedir? ‘Özlük Hakları’ her çalışanın hakkıdır. ‘Nitelikli personel yetersizliği’ olarak ifade ettiğiniz zayıflığın nedeninin özlük haklarıyla bağlantısı nedir?
• Raporda, Bakanlığınızın ve bağlı kurumların zayıflıkları ile ilgili “Merkez birimlerinin fiziksel altyapısının, çalışma koşulları bakımından yetersiz olması” ifadesi kullanılmıştır. Bakanlığınız, merkez birimlerinin fiziki altyapısı için 21.yüzyıl dünyası ve 2018 Türkiye’si teknolojisine uygun; çalışma koşulları için ise evrensel çalışma standartlarına uygun yenilikler ve düzenlemeler yapacak mıdır?
• Raporda, Bakanlığınızın ve bağlı kurumların zayıflıkları ile ilgili “Bakanlık ile diğer kurumlar arasında yetki ve görev çakışmaları olması” ifadesi kullanılmıştır. Söz konusu yetki ve görev çakışmaları nelerdir? Bu çakışmaların önlenmesi amacıyla yürütmekte olduğunuz bir çalışma var mıdır?