CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, şeker fabrikalarının özelleştirilmesi kararını eleştirerek, "İktidarın anlayışına göre 'özelleştirme' demek, 'kapatma' demek. Nasıl 'zam' demiyor, 'fiyat ayarlaması' diyor. Özelleştirme demek de o sektörü, alanı kapatma anlamına geliyor'' ifadesini kullandı.
Terör örgütü PYD'nin eski eşbaşkanı Salih Müslüm'ün Çekya'da serbest bırakılmasına da değinen Çiçek, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın yakalanması konusunda, Bülent Ecevit'in başbakanlığında kurulan hükümetin gösterdiği kararlılığın ve verdiği mücadelenin örnek alınması gerektiğini belirtti.
Müslüm'ün yakalanarak Türkiye'ye getirilmesinin başta Zeytin Dalı Harekatı olmak üzere terörle mücadeleye olumlu katkı sağlayacağını vurgulayan Çiçek, "İktidarın, başladığı bu takibi devam ettirmeye ve 1999'daki devlet tecrübesini kullanmaya davet ediyoruz. Aksi halde bu konuda samimi olmadıklarını bütün millet görecektir'' değerlendirmesinde bulundu.
CHP Tüzük Kurultayı'nın yapılacağını hatırlatan Çiçek, "Parti içi demokrasi geliştikçe, özellikle adayların seçiminde üyelerin rolü arttıkça CHP'nin, Türkiye'de örnek olmaya ve daha fazla kamuoyu, seçmen desteği alacağına inanıyoruz" diye konuştu.
15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında kaybolan silahlarla ilgili soru üzerine Çiçek, bu silahlarla ilgili adli işlemlerin yapılması gerektiğine dikkati çekerek, "Bu konuda esas olan, kolluk kuvvetlerinin, aynı cinayet zanlılarını, suçluları takip ettiği gibi, bu silahları bulmak için de özel bir ekip kurması ve çalışma yapması lazım'' dedi.
Seçim ittifakı konusuna ilişkin soru üzerine Çiçek, "Birinci turda çok sayıda adayla seçime girilmesi, anayasa oylamasında parlamenter demokrasiye sahip çıkan, tek kişi yönetimine itiraz eden bütün demokrasi bloğunun, ikinci tura kalan, şu anki Cumhurbaşkanı dışındaki adaya oy vermesi" şeklindeki genel stratejide bir değişiklik olmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanlığı adaylığı için 100 bin imzanın gerektiğini anımsatan Çiçek, şunları kaydetti:
"Özellikle Saadet Partisi, İYİ Parti'de bir sıkıntı olmayacağını düşünüyoruz ama 100 bin imza toplamalarında bir sıkıntı olursa bir grup 20 milletvekilinin imzası bunun için de yeterli. İhtiyaç olduğunda biz de kurumsal olarak imza verebiliriz. Meclis'te imza verip 100 bin imza yerine 20 imza ile bu adaylaşmayı kolaylaştırabiliriz. Birinci turda bütün partilerin aday göstermesini tercih ediyoruz. Tabii bu konuda da Saadet Partisi'nin adayının Abdullah Gül olmasını da temenni ediyoruz. Tabii biz ikinci tura kalacağını beklemiyoruz ama en azından iktidar partisi seçmenlerinden de destek alacağını düşündüğümüz için ikinci tur daha garanti olacaktır diye düşünüyoruz. Saadet Partisi'nin ikna etmesi lazım. İhtimal vermiyorum ama Saadet Partisi'nin de ikna etmesi lazım. Aday göstersin diyoruz. Ama ikinci tura kalacağını beklemiyoruz tabii. İkinci tura CHP'nin adayının kalacağını düşünüyoruz."