AK Partili İnan: Sıra dışı projelerle fark yaratacağız
Bakan Soylu'dan terör operasyonları raporu
TBMM'de İzmir tartışması!
Kocaoğlu ve 'baba yiğitleri'
İzmir 22°
TBMM Çevre Komisyonu Üyesi ve CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, Türkiye’nin bugün komşularıyla dostluğunun kalmadığını, yaşanan derin sorunların jeopolitiğe bağlanmasının doğru olmadığını belirterek, “Ülkemizin hızlıca normalleşmeye ihtiyacı var. Türkiye’nin eskisi gibi komşularına ilham kaynağı olabilmesi için demokrasisinin, iç barışının ve ekonomisinin iyi bir noktaya gitmesi gerekiyor ki arabuluculuğunun ve sözünün ağırlığı olsun” dedi. CHP’nin tüm uyarılarına rağmen FETÖ’nün AKP iktidarı döneminde palazlandığını vurgulayan Polat, FETÖ tarzı yeni yapılanmaların dış politikaya ve ülkeye sirayet etmesinin önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı.
“AB PERSPEKTİFİ DERİN BİR KOPUŞUN İLANI HALİNE GELDİ
CHP’li Polat, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Dışişleri Bakanlığı’nın bütçesi üzerine bir konuşma yaptı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 19 sayfalık sunumunu dinlediğini ifade eden Polat, “Çok daha geniş perspektifte bir sunum beklerken bu sunum, Bakanlığınızın neyi yapmadığı, yapamadığı veya yanlış yaptığının ilanı gibiydi. Bu ülkenin geçmişten günümüze kadar gelen bir AB perspektifi vardı, hepimiz için AB’ye üyelik bir hayaldi, AKP hükümeti ilk geldiği sırada bununla ilgili çok ciddi önlemler aldı, çok ciddi atılımlar yaptı. AB perspektifi maalesef günümüzde artık Bakanlığın bir daire başkanlığına dönüşerek derin bir kopuşun ilanı haline geldi” dedi.
“TÜRKİYE HIZLA NORMALLEŞMELİ”
Türkiye’nin var olduğu günden beri jeopolitiğinin hiç değişmediğini, Kafkaslar’la, Orta Doğu’yla, Asya’yla, Avrupa’yla bir bağının olduğunu anımsatan Polat, şöyle devam etti:
“Maalesef Türkiye bu kadar saldırı altında olan bir ülke değildi. Çünkü geçmişten bu yana ta ki sizin iktidarlarınıza kadar ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ ilkesiyle hareket eden bir dış politikamız vardı. Yani Türkiye’nin yaşadığı derin sorunları jeopolitiğe bağlamak doğru bir yaklaşım değil. Komşularımızla maalesef ilişkilerimizde geldiğimiz nokta belli. Dostluğumuz kalmadı, Türkiye’nin hızlıca normalleşmeye ihtiyacı var. Türkiye eskisi gibi komşularına ilham kaynağı olabilmesi için demokrasisinin, iç barışının ve ekonomisinin iyi bir noktaya gitmesi gerekiyor ki arabuluculuğunun ve sözünün ağırlığı olsun.”
“DIŞ POLİTİKA ÇÖKÜŞ İÇERİSİNDE”
Polat, Türkiye’nin dış politikasının bir çöküş içerisinde olduğunu belirterek, “Bunun başlangıcını da, başladığı günü de hep beraber biliyoruz. İşte, ‘Halkına zulmeden abad olamaz’, ‘Esad Kardeşim’den ‘Esed’e dönüştü. Türkiye, Suriye politikasında o günlerde Amerika Birleşik Devletleri, PYD ve YPG yönetimiyle birlikte bir strateji içerisinde, bir rejim değişikliğine gitmek için mücadele ediyordu. O günlerde Salih Müslim bizim pasaportumuzla geziyordu, bugünlerde PYD ve YPG terörist örgüt oldu, bunun dönüşümünü, neden döndüğünü yeterince anlayamadık. Bugün Türkiye o günkü noktadan çok daha uzakta, uçak kriziyle ‘Bir daha olsa aynı tepkiyi verirdik’ten, Soçi’de Rusya’nın durduğu yere yaklaşmış bir Türkiye’yle karşı karşıyayız. Oysa ülkelerin uluslararası politikası iki günde, üç günde belli reflekslerle değişmez, belli kalıpları vardır. O kalıplara göre dış politika uzun yıllar standart kalır, nüans farklılıklarıyla değişebilir” dedi.
FETÖ TARZI YAPILANMALARIN ÖNÜNE GEÇİLMELİ
Bakan Çavuşoğlu’nun sunumunun 13 sayfasını Türkiye’nin terörle mücadelesine ayırdığını, bunların PKK, PYD, YPG, FETÖ ve IŞİD olduğunu anımsatan Polat, özellikle FETÖ’yle mücadelenin dış politikada önemli sorun noktalarından biri haline geldiğini söyledi. Polat, CHP’nin devlette hep liyakatin önemli olduğunu vurguladığını, ancak bugün gelinen noktada Dışişleri Bakanlığı çalışanlarının yüzde 23’ünün kamudan ihraç edildiğini belirterek, “Bu ülkenin dış politika kurmayları 3.503 mülakat, 428 toplantı yapmışlar. Yani FETÖ’yü anlatmakla dış politikada ciddi bir emek vermişiz. FETÖ geçmişte bizim tüm uyarılarımıza rağmen sizin iktidarınızda çok ciddi bir şekilde palazlandı. Bununla ilgili de tek kaygımız şu: Yeni FETÖ tarzı yapılanmaların dış politikamıza ve ülkemize, devletimize sirayet edilmesinin önüne geçilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Sayfa başına git