CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, Tarım ve Orman Bakanlığının önerisi ile Ticaret Bakanlığı tarafından dökme zeytinyağı ihracatına getirilen yasağı Meclis gündemine taşıdı.
Kararın üreticileri ve piyasayı nasıl etkileyeceğini, hangi gerekçelerle alındığını ve karar alınmadan önce Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nden, sektör temsilcilerinden, odalardan, çiftçilerden görüş alınıp alınmadığını Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye soran Sındır, “Sezon ortasında ihracatın yasaklanması hem üreticiye hem de ülke ihracatına ciddi zarar verecektir” dedi.
“ZEYTİNYAĞI TİCARETİNDE HAK ETTİĞİMİZ PAYI ALAMIYORUZ!”
Meclis Başkanlığına verdiği soru önergesiyle Türkiye’deki zeytin sektörün durumuna dikkat çeken Sındır, “ülkemiz, zeytin ağacı sayısı bakımından ilk üçte yer almasına karşın, dünya zeytinyağı ticaretinde maalesef yedinci sırada. Son yıllarda yapılan yatırımlarla ağaç sayımız artsa da, doğru politikalar uygulanamadığı için zeytinyağı ticaretinde hak ettiğimiz payı alamıyoruz. Sofralık siyah ve yeşil zeytin üretiminde ve ticaretinde ülkemiz lider konumda. Zeytin ve zeytinyağı makine teknolojisi konusunda piyasanın önde gelen ülkelerinden olmamıza rağmen, zeytinyağımızı markalaştırma ve dünyaya kabul ettirme konusunda aynı başarıyı gösteremiyoruz” dedi.
“ÜRETİCİLERİN VE SEKTÖR TEMSİLCİLERİNİN GÖRÜŞLERİ ALINDI MI?”
Yirmi yıldan bu yana ilk defa dökme zeytinyağı ihracatına yasak getirildiğini altını çizen Sındır, “20 yıl önce de dökme zeytinyağı ihracatına yasak getirilmişti. O yasakla birlikte iç piyasadaki fiyatlar düşmüş, ihracat tıkanmış, ürünü ederinden satamayan üreticilerimiz zeytini dalında bırakmış, üretici toprağını terk etmek zorunda kalmıştı. Benzer bir durumla karşı karşıya kalmamak için iktidarı uyarıyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığının önerisi ile Ticaret Bakanlığı tarafından dökme zeytinyağı ihracatına yasak kararı alınırken, ülkemizin dünya zeytin ve zeytinyağı piyasasındaki olası bir pazar kaybının yaşanıp yaşanmayacağının tespiti yapıldı mı? Bu konuda Tarım ve Orman ile Ticaret Bakanlığından her hangi bir açıklama yapılmadı. Yaşanacak bir Pazar kaybında sorumlu kim olacak? Dökme zeytinyağı ihracatına yasak kararınız öncesinde Türkiye İhracatçılar Meclisi, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi, kooperatifler ve üretici temsilcilerinin görüşleri alındı mı? Alındıysa bu görüşler nedir? Sezon ortasında ihracatın yasaklanmasının hem üreticiye hem de ülke ihracatına ciddi zarar verecektir” dedi.
“İHRACATÇILARIMIZ PAZAR KAYIPLARINA UĞRAYACAK”
Sındır sözlerini şöyle sonlandırdı: “Hali hazırda devam eden ve yıllardır oluşturulmuş güvene dayalı ihracat bağlantıları kapsamında Türk ihracatçılarımız sezon için vermiş oldukları sözleri yerine getirememesi durumunda itibar ve kazanç kaybı yaşayacak, aynı zamanda pazar kayıplarına uğrayacak. Elbette zeytinyağımızın paketli olarak ihraç edilmesi ve daha çok gelir getirmesinin ülkemizin yararına olacağı ortadadır. Fakat paketli ve markalı zeytinyağı ihracatının artırılmasına yönelik bir çalışma olup olmadığını kimse bilmiyor. İhracat yasağı getirilen dökme zeytinyağının ne oranda paketli ve ambalajlı zeytinyağı olarak ihraç edilebileceğiyle ilgili bakanlık açıklamada bulunmalı.”
Sındır, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye ise yanıtlaması istemiyle TBMM’ye verdiği önergede şu soruları yöneltti:
Tarım ve Orman Bakanlığı olarak hangi gerekçelerle dökme zeytinyağı ihracatını durdurulmasını Ticaret Bakanlığı’ndan talep ettiniz?
Bu kararı alırken, ülkemizin dünya zeytin ve zeytinyağı piyasasındaki olası bir pazar kaybı öngörülmüş müdür? Öngörüldüyse söz konusu pazar kaybının boyutu nedir?
Alınan bu kararın dünya ve ülkemiz zeytinyağı piyasasında yaratacağı fiyat dalgalanmaları öngörülmüş müdür?
Dökme zeytinyağı ihracatına yasak kararınız öncesinde Türkiye İhracatçılar Meclisi, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi, kooperatifler ve üretici temsilcilerinin görüşleri alınmış mıdır? Alındıysa bu görüşler nedir?
Hali hazırda devam eden ve yıllardır oluşturulmuş güvene dayalı ihracat bağlantıları kapsamında Türk ihracatçılarımızın sezon için vermiş oldukları, taahhüt sözleri yerine getirememesi durumunda yaşayacakları itibar ve kazanç kaybını ve aynı zamanda Pazar kayıplarını dikkate aldınız mı? Bununla ilgili bir öngörünüz oldu mu? Bu sorunun aşılabilmesi için nasıl bir planınız var?
Bu sene dünya piyasalarına zeytinyağı gönderemeyecek olmamız sebebiyle ülkemizin markalaşma sürecine vereceği zarar ve bu zarardan kaynaklanan ekonomik kayıpların karşılığı ne kadardır?
Sezon ortasında ihracatın yasaklanmasının hem üreticiye hem de ülke ihracatına ciddi zarar vereceği ortadadır. Bu kayıpların giderilmesi için ne gibi tedbirler almayı düşünüyorsunuz?
Ülkeye döviz geliri getiren bir ürünün ihracatının yasaklanmasının haklı sebeplerini açıklar mısınız?
Paketli ve markalı zeytinyağı ihracatının artırılmasına yönelik çalışmalarınız var mıdır? İhracat yasağı getirilen dökme zeytinyağının ne oranda paketli ve ambalajlı zeytinyağı olarak ihraç edilebileceğini düşünüyorsunuz?
Dökme zeytinyağı ihracatına gelen yasağın ardından paketli ve markalı zeytinyağı ihracatının artmasına yönelik, dünya zeytinyağı pazarındaki payımızı kaybetmemek ve yeni pazarlara ulaşabilmek adına çalışmalarınız nelerdir?
Alınan bu karar zeytinyağı iç piyasasını, tüketim ve fiyat açısından nasıl etkilemiştir? Ülkemizin tüketiciler nazarında ayçiçek yağı ihtiyacını, zeytinyağı ile karşılayabileceğimizi düşünüyor musunuz? Fiyatlar dikkate alındığında, zeytinyağı ayçiçek yağının ikame ürünü olabilir mi? Zeytinyağı tüketimini artırmak ile ilgili ne gibi çalışmalarınız var?