MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
CHP'li Yücel'den çarpıcı açıklamalar: Kredi çıkışı, rant iddiası ve o vekile salvo!
Politika
6 Eylül 2021 Pazartesi 12:11

CHP'li Yücel'den çarpıcı açıklamalar: Kredi çıkışı, rant iddiası ve o vekile salvo!

Büyükşehir'in depremzedeler için Dünya Bankası’yla yaptığı kredi uzlaşısı üzerinden CHP ve AK Parti arasında tartışma sürüyor. CHP İzmir İl Başkanı Yücel, kredi için İller Bankası ve Hazine’nin gerekli adımları atmadığını söyledi. Deprem bölgesinde devam eden projeler üzerinden çarpıcı açıklamalar ve iddialar ortaya koyan Yücel, “Depremzedeler üzerinden birilerine rant sağlanıyor” dedi. Yücel, kent gündemindeki ‘emsal artışı’ tartışmalarına da değindi, AK Partili Nasır’ı hedef aldı.

GERÇEKİZMİR - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve AK Parti arasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in İzmir'de depremzedelere yeni ve yenilenmiş yuva için Dünya Bankası'yla yaptığı kredi uzlaşısı üzerinden patlak veren 'onay' tartışması sürüyor. 

Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’le birlikte AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli’yi ziyareti sonrası yapılan açıklamalarda olumlu mesajlar verilmişti.

Kredi tartışması son olarak Başkan Soyer'in Sözcü Gazetesi'nde verdiği röportajdaki açıklamaları sonrası, AK Partili Sürekli'nin yanıtlarıyla yeniden alevlendi.

CHP İzmir İl Başkanı Yücel de partisinin il binasında düzenlediği basın toplantısıyla hem tartışmaya değindi, hemde Bayraklı'da deprem bölgesinde devam eden projelerle ilgili çarpıcı açıklamalar ve iddialarda bulundu.

Basın toplantısında CHP İzmir Milletvekili ve Parti Meclisi (PM) Üyesi Ednan Arslan ve İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır da yer aldı.

CHP İl Başkanı Yücel şunları söyledi: 

SÖZ TUTULMADI
İzmir depremi üzerinden 1 yıl geçti. Bugüne dek barınma ihtiyacı ve depremde açılan yaraların sarılması için başta Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri, AFAD, bakanlıklar çalışma yaptı. Evleri yıkılan ve hasar alan binlerce hemşerimiz yaşanabilir standartlardaki evleri için mücadele veriyor. Deprem sonrası iktidar ve bakanlar ‘hiçbir depremzede vatandaşımız hak kaybına uğramayacak’ demişti, bu söz tutulmadı.

Depremden etkilenmiş vatandaşların sorunlarını çözmek için yapılacak çalışmaları siyaset üstü görüyoruz. Kimse hak kaybına uğramadan aileleriyle birlikte güvenle yaşayacakları evlerine kavuşmalarını istiyoruz.

YETKİ BAKANLIKTA, GENEL İKTİDARDA
Bölgede yerinde yapımla devam eden proje büyük sorunlarla devam ediyor. Bu alanda yapılan tüm çalışmalarla ilgili projede yetki bakanlıkta genel iktidarda. Kimse hak kaybı yaşamayacak sözü tutmadı. 8 katlı binaların yerine 5 katlı binalar yapılıyor. Metrekare olarak hakları çiğneniyor. Proje başlarken hak sahiplerine danışılmamış, uğrayacakları kayıpların nasıl telafi edileceği açıklanmamış.

KREDİ SİYASİ MALZEME YAPILDI
İzmir kamuoyunda polemik konusu olan süreç var. Dünya Bankası’ndan kredi konusu... Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’in depremzedelerin konut ihtiyacı için Dünya Bankası’ndan bulduğu düşük faizli kredi meselesi... Bu konu AKP’li yöneticiler tarafından siyasi malzeme konusu yapılıp çıkmaza sokuldu. Depremzedelerin belli bir bölümü için imkan veren krediyi sadece Büyükşehir buldu diye konunun çözümsüzlüğe sürüklenmesi depremzedelere kötülüktür.

ALGI YARATILIYOR
'Kredi Cumhurbaşkanının önüne gelmemiş, Hazine garantisi olmadan alsınlarmış’ deniyor. Kredi Tunç Soyer’in özel çabalarıyla bulunmuş, yasal prosedür tamamlanınca İzmir depreminden etkilenen bölge ve mağdur vatandaşlarımız için kullanılacak. Kredinin kullandırılması için Hazine garantisi isteniyor. Açıklamalarla algı yaratılıyor. Bizi algı ilgilendirmiyor. Somut gerçek var. Bu kredinin kullanılması için merkezi hükümet atması gereken adımları atmadı.

Nedir bu adımlar? İller Bankası’nın kredinin alınması için Hazine garantisi istemesi gerekiyor. Hazine’nin onay verip krediyi yatırım programına aldırması gerekiyor. İller Bankası tarafından somut adımlar atılmadı. AKP’li yöneticiler olumsuz algı yaratıyor. Çünkü krediyi bulan İzmir Büyükşehir Belediyesi... Bu kredinin Büyükşehir tarafından vatandaşa ulaştırılmasını başarı, kendileri açısından başarısızlık görüyorlar. Aynı CHP’li belediyelerin pandemi döneminde vatandaş için bağış toplamasını engelledikleri, CHP’li belediyelerin aş evlerini engelledikleri gibi.

İNADI BIRAKIN!
Bu krediyi AKP bulsa yine bu şekilde davranır mıydı? İktidar partisi yöneticilerine çağrı yapıyorum. İnadı bırakın. Algı yaratıp depremzedelere zarar vermeyin.

ÇARPAN ETKİSİ YARATTI
Gerçek bir garabet haksızlığa değineceğim. Cumhurbaşkanlığı kararıyla 7 proje alanı ilan edildi. Proje alanlarında yıkılan 1819 tane bağımsız bölüm, mülkiyet sahibi var. Yetki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda... Burada 8 katlı binalar 5 kata indirildi. Hangi mantıkla bilimsel dayanakla ya da hukuki maddeyle… Orada 7-8 katlı çok sayıda bina var. 120 metrekareden 70 metrekareye düştü. Binaların kat yüksekliği elbette korunabilirdi. Bu binaların 5 katla sınırlandırılması, metrekarelerin neredeyse yarı yarıya düşürülmesi mağduriyette çarpan etkisi yarattı. Yasal düzenleme yapmadan emsal artışı diyeceksin hem de kendi belirlediğin alanda danışmadan emsali düşüreceksin.  

TERMİNOLOJİ SÜRECE ZARAR VERİYOR
Orta, az, ağır hasarlı ifadelerin bırakılması gerekiyor. Terminoloji sürece zarar veriyor. Psikolojiyi bozduğu gibi depremzedeler arasında ayrıştırma yaratıyor. Kriterin oturulur ya da oturulamaz olması gerekirdi.

DASK BAĞIMSIZ BÖLÜM SAHİPLERİNE ÖDEME YAPMIYOR
Proje alanında olduğu için az hasarlı yada az hasarsız binaların da yıkılması gündeme geliyor. Bakanlık tarafından resen yıkılma durumu söz konusu oluyor. Ada bazlı çalışma olur anlarız. Anlamadığımız binalar yıkılıyor ama DASK bağımsız bölüm sahiplerine ödeme yapmıyor. Evleri depremde yıkılsaydı DASK bedel ödeyecekti. Bu bedeli bakanlığın karşılaması gerekiyor.

DEPREMZEDELERİN ÜZERİNDEN BİRİLERİNE RANT SAĞLANIYOR
İnşaat başladı. Yapım işi birilerine ihale edildi. Hangi koşulda ihale edildiği belli değil! Bir tarafta depremzedelere boş senetler imzalatıldı. Depremzedelerin kaç para ödeyeceği 1 yıl geçmesine rağmen hala belli değil. Depremzedeler üzerinden birilerine rant sağlanıyor.  Buralar kimlere ihale edildi, kaç kişiden teklif alındı açıklarsanız o zaman iddiamızı geri alır sizden özür dileriz.

CHP olarak böylesine hassas konuda İzmirlilerden yana tavır koyduk. Genel Başkanımızın yakından takip ettiği ve ziyaret ederek bir araya geldiği depremzedelerin mağduriyetlerini gidermek için elimizi taşın altına koymaya hazırız.  Büyükşehir Belediye Başkanımızın samimiyeti ve aldığı inisiyatif herkesin malumudur.

YASA TEKLİFİ VERDİK
AKP’yi haksız uygulamalara son vermeye çağırıyoruz. Depremden etkilenen tüm binaları az orta ağır bakılmaksızın afet yasası kapsamında değerlendirilmesi, 2 yıl ertelemeli 240 ay vadeli banka kredisinden faydalanmaları sağlanmalıdır. Vekilimiz Kamil Okyay Sındır’ın verdiği yasa teklifi var. Bu teklif komisyonlara havale edildi. Meclis açıldığında önerge komisyondan geldiğinde yasa teklifine destek vermeye davet ediyorum.

Bayraklı’da deprem bölgesinde sadece mağduriyetin önüne geçmek adına 1 defaya mahsus olmak üzere emsal artışı için kanun düzenlemesi yapılmalı. Depremden etkilenmiş binaların depreme dayanıklı şekilde inşa edilmesine yönelik gerekli düzenlemeler yer almalı.

HAK SAHİBİNE AÇIKLAMA YAPILMALI
Yeni inşa edilen konutlarda hak sahibi olanların metrekare üzerinden yaşadıkları hak kaybı için düzenleme yapılmalı. Proje alanında yer alan konutlarda kimin nerede oturacağı, teslimat, fazla olan bağımsız bölümlerin kime verileceği ve projelerde oluşan işyerlerinin akıbetinin ne olacağı acilen paylaşılmalı.  Az, orta hasarlı vatandaşlara yapılan ödemedeki adaletsizlik giderilmeli.

Hak sahiplerine çıkarılacak maliyet derhal açıklanmalı. Hak sahibi ne kadar ödeme yapacağını, ne kadar kredi çekeceğini bilmeli. Yapımı tamamlanmak üzere olan binalarla ilgili hak sahibinin hala ne kadar ödeyeceğini bilmemesi doğru değildir. Boş senetlere imza attırmak devlerin yönetimi olmamalı.

BU ANLAYIŞ ÜLKEYİ YÖNETEMEZ
Başta AKP yetkilileri bakanlık ve TOKİ’den çağrılarımıza yanıt bekliyoruz. Devlet zor anında vatandaşının yanında olmak zorunda. Asli görevi. Depremzedeye kapalı kapılar ardından kara alarak dayatma yapan anlayış ülkeyi yönetemez, sorunlara çare üretemez.

EMSAL ARTIŞINDAKİ AÇIKLAMALAR POPÜLİST
Yücel, kent gündemindeki ‘emsal artışı’ tartışmalarına da değindi. AK Parti İzmir Milletvekili Necip Nasır’ı işaret eden Yücel, şunları söyledi: 
AKP’li bir milletvekili belediyelerin emsal artışına karar vereceği gibi hukuki alt yapısı olmayan popülist açıklamalar yapılıyor. Belediyeler bu yönde karar alırsa baştan iptale mahkum. Şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına göre üst ölçekli planla uyumsuz emsal artışı yapılırsa hukuk ve mahkeme iptal kararı veriyor. Hem emsal artışı diyorlar hem de 8 katlı binaların yoğunluğunu 5 kata indiriyorlar. İktidar partisine soruyoruz. Depremzedelerin sorunları konusunda samimi adım atmak istiyorlarsa 1 Ekim’de meclis açılıyor. Meclis’te çoğunluktalar. Bölgesel emsal artışına yönelik yasa teklifini getirsinler, destekleyelim.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir