Yücel, AKP iktidarları süresince engelli vatandaşların ve ailelerin sorunlarının büyüdüğüne, pandemi ile birlikte yaşanan sağlık, eğitim ve istihdam sıkıntılarının da iyice arttığına dikkat çektiği mesajında, şu ifadeleri kullandı;
Uluslararası engelliler haftası ve ramazan bayramımızı yaşadığımız bu günlerde, Covit-19 salgın sürecinin doğru ve adil yönetilmediği için halkımız; sosyal, ruhsal ve ekonomik bir çöküntü yaşamaktadır. 2021 yılı Türkiye’sinde devletin resmi kurumlarında engelli yurttaş nüfusunun ve engellilik niteliğine ilişkin net istatistiklerin, bilgilerin bulunmaması bilişim çağındaki en büyük ayıplardan biridir. Engelli yurttaşların sayısı ve niteliğini bilinmeden, sosyal hayata nasıl kazandırılacak, nasıl istihdam edilecek, nasıl tedavi edilecek, nasıl eğitim hakkından yararlanmaları sağlanacak?
Partimizin yapmış olduğu çalışmalar ve çeşitli sivil toplum örgütlerinden edindiğimiz bilgilere göre 2020 yılı engelli nüfusumuz 12 milyon civarındadır. Nüfusumuzun yaklaşık %15’i engelsiz bireyler gibi yaşaması gerekirken onlardan daha geri ve eksik standartlarda yaşamlarını sürdürmektedirler. Geçtiğimiz 19 yıl içerisinde gereksiz beton yatırımlara milyarlarca lira harcanırken, engelli haklarını korumak için, onların eğitilmesi için ve en önemlisi ailelerinden sonra engellilerin akıbeti için ne yapılmıştır? Yetim engelliler için kaç yurt ve bakım evi yapılmıştır?
Eğitim ve öğretime ara verdiğimiz salgın sürecinde engelli bireylerin de okulları, eğitim ve rehabilitasyon merkezleri kapatılmıştır. Normal insanların dahi bunalıma girdiği bu dönemde özellikle zihinsel ve çoklu zihinsel engelli kardeşlerimiz evlerine kapatılmış, kendilerine ve öğretmenlerine hiçbir şekilde aşı önceliği verilmemiştir. Engelliler dört duvar arasında aileleriyle birlikte ekonomik ve sosyal bunalımın yanında bir de ruhsal çöküntüye terk edilmiştir.
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, TÜİK ve Engelliler Federasyonunun 2020 raporlarına göre engelli vatandaşlara uygulanan şiddet ve engelliler arasındaki işsizlik oranlarının inanılmaz boyutlara ulaştığını dile getirdi., CHP iktidarında engelli vatandaşların tüm sorunlarının çözülmesi için çalışacaklarını ifade eden Yücel, mesajına şu sözlerle sürdürdü;
CHP İKTİDARINDA ENGELLİ VATANDAŞLARIMIZ ENGELSİZ BİR YAŞAM SÜRECEK
Kadına yönelik şiddetin zirve yaptığı günümüzde engelli kadınların yüzde 34’ü eşlerinden, yüzde 16’sı babalarından, yüzde 13’ü annelerinden, yüzde 11’i ise çocuklarından şiddet görmekte ve şiddetin yüzde 80’i ev içinde gerçekleşmektedir. Engelli kadınların yüzde 27,3’ü herhangi bir hakkının ihlal edildiğini kabul etmekte, fakat bu durumda olanların yüzde 80,8’i hak arama mekanizmalarını kullanamadığını belirtmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayamayan iktidar kadınları bir ayrımcılığa maruz bırakırken engelli kadınların çoklu ayrımcılık yaşamasına gözlerini ve kulaklarını kapatmaktadır. Kamusal alanda dahi ayrımcılığa uğrayan engellilerin çalışma hakkı bizzat AKP tarafından gasp edilmektedir. Kamu kurumlarında engelli personel çalıştırma açığı 8 binin üzerindedir. 2021 yılında kamu kurumlarında 12 bin engellinin kamu kurumlarında istihdam edilmesi gerekmektedir. TÜİK verilerine göre işsizlik oranı %13,1 iken, engellilerde bu oran %78’dir. Kamuda yüzde 4, özel sektörde yüzde 3 olan engelli personel sayısı artırılmalı ve engelliler iş yaşamına entegre edilmelidir. Engelli olmayan kadınların işsizlik oranı yüzde 16,3 iken engelli kadınlar arasında işsizlik oranı yüzde 32’ye yaklaşmaktadır.
Biz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak, kuracağımız iktidarda engelli vatandaşlarımızı bu toplumun 1. sınıf vatandaşı haline getirmek için var gücümüzle çalışacağız. Hısım akraba, yandaş, eş, dosta tahsis edilen kadrolarda, projelerde ve merkezi bütçede engellilerimizin engelsiz bir yaşam sürmesi için tüm tedbirler alınacak, engelli haklarını çağdaş ülkelerin dahi ilerisine taşınmak için bilimsel çalışmalar uygulamaya koyulacaktır. Çalışma hayatındaki tüm engeller ortadan kaldırılacaktır. Engelli aylıkları ve bakım yardımlarını engelli bireylerin hakları temelinde yani, engellinin hane içinde fert başına düşen gelirini değil, kendi gelir durumunu esas alacağız. Yönetim süreçlerine engelli kuruluşlarını da dâhil ederek merkezi bütçede %1,6 olan engelli payını sembolik olmaktan çıkaracağız. Sağlık alanında kangrenleşen sorunları giderip, eğitimde fırsat eşitliği önündeki tüm engelleri kaldıracağız.
Hal böyleyken engelli ailelerinin kendisinden sonrası için engelli evlatlarını düşünmemesi mümkün değildir. Maalesef toplumsal yapımız kadın olmaya, anne olmaya büyük zorluklar ve fedakârlıklar yüklemiştir. Mevcut yönetim anlayışı 19 yıldır gözünü kulağını kapattığı engelli vatandaşlarının annelerine bir kader daha reva görmüştür. O kader, evladım benden sonraya kalmasın diye dua eden annelerin acılarıdır. Biz; engelli anneleri ve babalarına “evladım benden sonra ne olacak?” sorusunu unutturmak için çalışacağız. Tüm bu sorunları çözerken engelli dernekleri ile ve engelli vatandaşlarımızla birlikte çalışacağımıza söz veriyor ve Engelli Hakları Farkındalık Haftası’nda tüm engelli vatandaşlarımıza iyi bir gelecek ve ülke diliyorum.