Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Genel Merkezi İzmir’de önemli bir kampa daha imza atıyor.
Geçtiğimiz Eylül ayında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti üst yönetimi ve milletvekillerini Seferihisar’da buluşturan kampın ardından partinin Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ve Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun yine Seferihisar’da İzmir Örgütü ile bir araya geldi.
Royal Teos Thermal Resort Otel’de gerçekleşecek iki günlük kampın ilk buluşması açılış konuşmalarıyla yola çıkarken, toplantıya 2 Genel Başkan Yardımcısının yanı sıra CHP İl Başkanı Deniz Yücel, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Milletvekilleri, ilçe başkanları, ilçe belediye başkanları, il yönetimi ve meclis üyeleri de katıldı.
Toplantıda konuşma yapan CHP'nin Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Salıcı ve Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Torun İçişleri Bakanı Soylu’ya sert eleştirilerde bulunurken, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum'a özür dileme çağrısı da yapıldı. CHP'li Torun konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslendiği bölümde ise "Belediyelerimize teşekkür et’’ mesajını verdi.
"BELEDİYELERİMİZE TEŞEKKÜR ET!"
Toplantıda konuşan Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, "Fezlekeyi hatırlattılar. Bu dördüncü benim, hiç fark etmez! Kararlı adımlarla ilerleyeceğiz, asla ve asla geri adım atmayacağız. Bu süreçte mutlaka galip çıkacağız. Büyükşehir Başkanım hayal kurmuş gelirken, gerçekleşmesine 6,7 ay kaldı. Bu sefer Seferihisar’a gelirken 'İktidarın Belediye Başkanıyım' diyeceksin, hiç merak etme... 2019’da çok önemli bir şeyi başardık. Bu ceberrut iktidarı sandıkta yenebileceğimi ispat ettik. Şimdi sıra ikinci ayağa geldi. Yerelde gösterdiysek, genel de göstermek zorundayız. İlk seçimde de bunu başaracağız. Yine Büyükşehir Belediye Başkanım kredi notunu açıkladı. Belediyelerimiz göreve başladıklarında, çok zor koşullarda başladılar. İktidarın gelirlerini ve yetkilerini ellerinde alma çabaları ile. Erdoğan'ın yerel seçimden sonra topal ördek yapma çabaları devam etti. Belediye başkanlarımız yılmadı, mücadele etti. Bugün yapılan anketlerde gururla söylüyorum ki bizim belediye başkanlarımız her şeye rağmen güzel işler yapıyorlar. Belediye meclis üyelerimi de tebrik ediyorum. Bütçe görüşmeleri devam ediyor komisyonda... İçişleri Bakanı’nın görüşmeleri var. Soylu’nun kulağına gitmiştir umarım. O salonda yine bugün haksızlığını bilmesine rağmen kendisini aklamaya çalışacak. Bu milletin vicdanına İçişleri Bakanlığı’na gelmiş en büyük kara lekedir. Bir an önce de istifa etmelidir. CHP’li belediyeler kaynaklarını verimli kullanarak her türlü baskıya engellemelere rağmen olağanüstü işler yapıyorlar. İktidarın pandemide 5 maskeyi dağıtamadıkları dönemde her türlü ihtiyaca kadar karşılamaya çalıştılar. 4 milyon 800 bin haneye yardım yapıldı. 26 milyar lira bizim belediyeleriminiz vatandaşlarımıza sağladığı sosyal yardımlar. Ülkemiz yoksullukla karşı karşıya. Erdoğan’a çağrıda bulunmak istiyorum, "Engelleyeceğine bizim belediyelerimize teşekkür et!’, Belediyelerimizin önünü açması gerekirken maalesef engelleri koyuyor. İzmir’e her türlü kamu kaynaklarını kapattı. Sayın Bakan’a sorduk. Ya İzmir’imiz deprem tehdidi ile karşı karşıya. İzmir bir kredi bekliyor dedik. Bakan ‘evrak eksikliği, bizden kaynaklanan bir şey yok’ dedi. Maalesef en hayati konu için de tek bir imza… Krediyi dahi saray bekliyor imzalamıyor. Deprem konutları için aldığı bu krediyi Mersin, Adana farklı şeyler için aldılar. Sarayda 28 milyarlık kredimiz bekliyor. Belediyelerimizi cezalandırmıyor, vatandaşlarımızı cezalandırıyor. Bu başarı onları korkuttuğu için ellerinden geleni artlarına koymuyorlar" diye konuştu.
"YURT SORUNUNU ÇÖZEMEDİLER!"
Torun, "Yıllardır yurt sorununu çözemediler. Üniversite yaptık diye övündüler ama hala barınma sorununu çözemediler. Biz nerede hangi sorun varsa bu sorun iktidarındır demeden hangi yurttaşımız sorun yaşıyorsa vatandaşımızın yanında olduk. Her anlamda da desteklerini artırıyorlar. 20 yıldır iktidardalar ama hala ulaşım sorununu çözemediler. Belediyelerimiz 11 raylı sistemi tamamladı, 23’ünde çalışmalar devam ediyor. Belediyelerimiz öz kaynaklarını bu alan yönlendirdiler. Şu ana kadar 3196 futbol sahası büyüklüğünde yeşil alanı vatandaşlarımızın kullanımına açtılar. Onlar rant için belediyecilik yapıyorlar. Tarım konusunda çok önemli mesafe aldık. Düne kadar tarım ihracatçısı ülkeydik. Şu anda tarım ithalatçısı ülke haline geldik. Maalesef kırsal boşaldı. Üretimden koptuk. Çiftçimiz ürününe küstü. Belediyelerimiz şu ana kadar 160 bin üreticiye 8 milyardan fazla destek sağladı. İşte halkçı belediyecilik budur, derman belediyeciliği budur. Tarım Bakanlığı’nın 30 milyar destek sağladığı bir ülkede bizim belediyelerimiz yaklaşık 10 milyara yakın bir destek sağladı. Bu desteği sağladım diye övünen iktidar çiftçiye verdiği mazottan vergi olarak geri aldı. Şimdi üreticiyi destekledim diye masal anlatıyor. Bir Konya büyüklüğündeki Hollanda’da 180 milyar doların üzerinde tarım ihracatı var arkadaşlar. Bugün uydudan karıncanın fotoğraflandığı bir süreçte biz ülkemizde neyi ne kadar yetiştireceğiz bunu bilmiyoruz. 20 yıldır tarımı bitirdiler’’ dedi.
"ERDOĞAN BEN SANA DAHA NE DİYEYİM?"
Torun konuşmasının devamında, ‘’Erdoğan bizim belediyelerimizin hizmet yapmadığını ifade ediyor. Erdoğan ben sana daha ne diyeyim? Belediyelerimizi senin 20 yıllık iktidarında yapamadıklarını yaptıklarını görmüyor musun? Görevden almaya çalışmana rağmen, sen görmüyorsun Erdoğan ama vatandaşımız her şeyin farkında. Onlar ne yapıyor? Bağışlara el koyuyor, belediyelerimizin yetkileri ve gelirlerini elinden alıyor. Ellerinden gelse belediye meclislerini de kaldıracaklar. Doğal afetler yaşıyoruz seli yangın, deprem… Yardım kampanyalarını başlatma yetkisini bile eline aldı. Bağışı benden başkası toplayamaz diyor. Sürekli bize İBAN numaraları gönderiyorlar. Pandemi yaşadık, deprem yaşadık sarayın beslemelerinden fedakarlık istediler mi? Onlara hep bu ülkenin rantı düştü, kaynakları düştü. Ayrım yapmıyoruz diyorlar ama belediyeler arasında bunların inandığı adalet bu herhalde arkadaşlar. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hibe ve yardımlarının yüzde 97’si Cumhur İttifakı’nın belediyelerine gidiyor. Nüfusun 51’ini biz yönetiyoruz ama kaynakların yüzde 97’si Cumhur İttifakı’na gidiyor. Müfettişler bizim belediyelerimizde kadrolu eleman gibi oldular’’ diye konuştu.
SOYLU’YA TEPKİ!
CHP'nin Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ayrıca, "Birçok iddialarda bulundular, terörist çalıştırıyorsunuz dediler ama hiç birini ispatlayamadılar. İşleri güçleri dedikodu. İçişleri Bakanı kendi görevi dışında her işi yapıyor. Uyuşturucu tacirleri ile kol kola. Hangi taşı kaldırsanız altından çıkıyor işi gücü bize hakaret etmek. Bugüne kadar yaptıklarının hesabını verecek. Biz sınır namustur dedik. Onla ilgili bile kaldırmaya kalktılar. Biz şuanda en son yaşadığımız patlamada sınırın ne kadar önemli olduğunu gördük. Bu işin takipçisi olacağız. Ayakkabı numarasına kadar biliyorum böyle palavra atmak sıkmak kolay, ayakkabı numarasını bildiğini söylediğin terörist 4 ay İstanbul’da kaldı ve o patlamayı gerçekleştirdi. Görevini yapamadığının bir ispatı. Biz zamanında Suriyelileri göndereceğiz deyince Erdoğan bizi suçluyordu. Dün ne dedi Esad ile görüşebilirim dedi. Küskünlük olmaz" dedi.
"KURUM İZMİR’E ÖZÜR BORÇLU!"
Torun, "Çevre Bakanı’na komisyonda konuşurken de söyledim. Murat Kurum’dan İzmir halkı olarak hala özür bekliyoruz. Hem İzmir halkında hem de büyükşehir belediye başkanına büyük bir özür borçlu. İzmir işgal altında diyerek hakaret eden bakandan özür bekliyoruz. Soylu’dan etkilendiğini biliyorum. O kurucu ayarına geri dönsün. Soylu’dan bir şey olmaz onun dili kirli. Sayın Kurum en azından görüyoruz ki en azından bir devlet anlayışı var. İzmir halkına ve büyükşehirimize yaptığı hakaretten dolayı özür dilesin" dedi.
"İKTİDARA GELİRKEN '3Y' DEDİLER…"
Torun konuşmasının devamında, "Bunlar iktidara gelirken 3Y dediler. Yasaklar, yolsuzluk ve yoksulluk dediler. Hep tersini yaptılar. Yolsuzluğun alasını yaptılar, yasaklar artık iktidarı eleştirme hakkınız bile elimizden aldı. Toplumun tüm kesimleri yoksulluktan etkileniyor. 3’ü 4’e çıkardılar. Yalancılık. Yalanı çok güzel söylüyorlar. Yalanlarının sonu geldi. 6,7 ay sonra yapılacak ilk seçide yalana da talana da son vereceğiz. Çok seçimler geçirdik ama bu seçim gerçekten önemli bir yol ayrımı" açıklamasını yaptı.
"KIZMAK GİBİ BİR LÜKSÜMÜZ YOK!"
CHP'nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı sözlerini şöyle tamamladı: Unvanımızın hiçbir önemi yok. Her birimiz ne olursa olsun dava insanı olacağız. Kızmak küsmek gibi bir lüksümüz yok. Bizden başka sarılacağımız bir yapı yok. Hep beraber iktidarı kuralım sonra bunları da konuşuruz. Gün iktidar günü. Gün hep birlikte karanlık iktidarı gönderme günü yolumuz açık olsun.
"BELEDİYE BAŞKANLARIMIZLA UĞRAŞTIKLARI KADAR TERÖR ÖRGÜTLERİ İLE UĞRAŞSALAR…"
Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ise konuşmasında, ‘’Belediye meclis üyelerimizle, belediye başkanlarımıza seçime kadar olan dar sürede ne yapacağımızı planlayacağız. İlçe başkanlarımız da bu çalışmaların nasıl daha verimli olacağını konuşacağız. İzmir’e torpil geçmiyoruz ama farklı nedenlerden dolayı daha fazla gelme imkanımız oluyor. 1 hafta önce İstanbul’da terör saldırısı oldu. 6 canımızı kaybettik. Allah’tan rahmet diliyoruz. Bizi bu terör saldırıları ile terbiye demeyeceklerini biliyorlar. Toplumu kutuplaştırma içindeler, onda da başarılı olmayacaklar. Türkiye’de bu eylem yapıldığında bizim acaba İçişleri Bakanımız ne yapıyordu, ne ile meşguldü? Sokaktan geçen suçluyu bulup fotoğraf çektirme uzmanı. Uyuşturucu taciri ise tercih sebebi. Onun bir fotoğraf albümü var. Birçok insan Süleyman Soylu diyor ama biz ona Fotoroman Süleyman diyoruz. O bombayı patlatan teröristin Afrin’den geldiğini söyledi sonra ortaya çıktı ki aylardır İstanbul’daymış. O gezerken sen neyle meşguldün? Bütün il ve ilçe binalarımızda biz sınır namustur diye pankart astık. Afganistan’dan kalkıp binlerce kilometreyi otobüsle gelip sonra İran sınırından geçen insanların videolarını vatandaşlarımız yayınlıyor. Bütün bunlar yaşanırken Soylu ne yapıyordu? Buralarda istihbarat örgütleri fink atarken sen ne yapıyorsun Süleyman Soylu, sen İçişleri Bakanısın? Kılıçdaroğlu’na laf yetiştirmekle meşgul. Belediye başkanlarımıza kumpas kurmakla meşgul. Önümüzdeki dönemde Süleyman Soylu’nun İçişleri Bakanı olmadığı Erdoğan’ın sokakta normal bir vatandaş gibi muamele gördüğü bir Türkiye’ye ihtiyacımız var. Devleti yönetmeyi bilen, 6’lı Masa’yı iyi bir şekilde götürmüş, mütevazı bütün bu pisliklere mafya babalarına posta koyabilecek bir iktidara ihtiyacımız var. Bu CHP’nin iktidarı arkadaşlar. Biz hazırız. Biz Türkiye’yi sosyal demokrat bir iktidar ile buluşturmaya hazırız. İster bugün baskın ister erken ne zaman diyorlarsa biz o seçime varız. O seçimden çıkan sonuç İstanbul’ın ikinci seçiminden çıkan sonuç kadar farklı olacak arkadaşlar. Belediye başkanlarımızla uğraştıkları kadar terör örgütleri ile uğraşsalar belki Türkiye daha iyi bir yer olurdu. Beyefendi diyor ki ‘İYİ Parti konumunu değerlendirsin’ Akşener kendi konumları ile ilgili veciz şeyler söyledi, herhalde anlamıştır Tayyip Bey. Beyefendi iktidarı bırakmış muhalefeti dizayn etme çabası içinde. Selin Sayek Böke aramızda değil sizlere selamını iletmemizi istedi.
"MECLİS ÜYELERİMİZE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR!"
Toplantıda konuşan CHP İl Başkanı Yücel, "CHP olarak halkımıza birlikte ittifakımızla birlikte dostlarımıza birlikte iktidara yürüyoruz. Gümbür gümbür ayak sesleri sarayı titretiyor. Biz yürüdükçe sarayın sıvaları dökülüyor. Biz yürüdükçe saray ve avaneleri tedirgin ve telaşta korkuyorlar. AK Parti’ye oy verdim ama pişmanım diyen insanlardan, evime meyve-sebze alamıyorum diyen anne-babalardan, faturalarımı ödeyemiyorum diyen esnaftan, yeter artık sandık gelsin diyen milletimizden CHP’den korkuyorlar. Adil, adaletli, sosyal devletin nasıl olması gerektiğini anlatan Kılıçdaroğlu’ndan korkuyorlar. CHP iktidarın sosyal devletin nasıl olacağını illerinde,, ilçelerinde gösteren belediye başkanlarımızdan korkuyorlar. Korktukça daha da saldırganlaşıyorlar. Kılıçdaroğlu’na, belediye başkanlarımıza gözleri dönmüşçesine saldırıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar nafile. Milletimizde hatta onlarda iyi biliyorlar geliyor gelmekte olan. Saldırının dozunu artırıyorlar. Bizler örgütümüzle, genel başkanımızla, belediye başkanlarımızla korkusuzca doğruları söylemeye devam edeceğiz. Saray iktidarına son verin halkın iktidarını kurmak için çıktığımız bu yolda mücadeleyi hep birlikte kazanacağız. Bu mücadelede belediye meclis üyelerimize de büyük görev düşüyor. İşte bu çalıştayı tartışmak için düzenledik. Ülkemize huzura, refaha CHP çıkaracak. Türkiye’nin refahı için genel başkanımız ve genel merkezimizin yaptığı çalışmaları anlatacağız. Seçim günü gelene kadar anlatacağız. Belediye başkanlarımıza iftiralar atıyorlar onların işi bu, attıkları iftiraları da anlatacağız" dedi.
SOYER: 3 TANE ANAHTAR VAR!
Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Fitch Ratings'in açıkladığı kredi notunun AAA olduğunu duyurduğu konuşmasında, "İlk defa bu sabah gelirken iktidarda olduğumuz bir Türkiye’de belediye başkanlığı yaptığımı hayal ettim. Çok güzel bir hayaldi. Bizler yıllardır iktidarda olmamamın ama görev başında olmanın ne olduğunu yaşayarak geldik. İlk defa bu kadar yakınız iktidara. Bu sefer ıskalama hakkımız yok. Bu sadece bizim için bu millet için bir mecburiyet. Bunun için kafamda üç tane anahtar var. Birincisi vicdan. Diri tutmak mecburiyetindeyiz. Asla alışmamalıyız çürümeye. İkincisi cesaret. Cesaretimizi diri tutmalıyız. Üçüncüsü inanç. Kazanacağımıza biz inanalım ki milyonları inandıralım. Önce o tereddütlerden arının emin olun ki kazanacağız’’ dedi.
KAZANACAĞIMIZ GÜNE ÇOK YAKLAŞTIK!
Toplantıda konuşan ev sahibi Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin de, "Bu yıl Seferihisar çok değerli toplantıları ev sahipliği yaptı. Türkiye siyaseti için çok önemli bir zaman içindeyiz. Her buluşma tarihi değer taşıyor. Bu buluşmaların birlik beraberlik halinin halka da yansıdığını görebiliyorum. Bizler yerel yöneticiler olarak merkezde oluşturulan politikaları yerelde halkla buluşturmak ile mükellefiz. Yürekten inanıyorum, hep beraber kazanacağımız güne çok yaklaştık" ifadelerini kullandı.
2 GÜN SÜRECEK, BAŞKANLAR DA KATILACAK
CHP'de seçim stratejilerinin masaya yatırılacağı kamp iki gün sürecek. Süreçte sadece meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleşeceği açıklanan kampın kadrosu geride kalan hafta alınan kararla genişletildi. Buna göre CHP İl Başkanı Yücel ve il yönetiminin hazır bulunacağı kampta ilk gün ilçe başkanları, ikinci gün de ilçe belediye başkanları da yer alacak.