GERÇEKİZMİR - İzmir’de İl Özel İdarelerin kapatılmasının ardından mülkiyeti belediyelere geçen köy tüzel kişiliklerine ait arazilerin satışı konusundaki tartışmalar sürüyor.
Tire, Ödemiş ve Kemalpaşa’da yaşanan satış krizleri dönem dönem CHP ile AK Parti’yi karşı karşıya getirmişti. Kentte kriz bu kez Bayındır ilçesinde çıktı.
CHP’li Bayındır Belediyesi Arıkbaşı Mahallesi sınırlarında bulunan 80 dönümlük araziyi 675 bin TL karşılığında satarken, ihaleyi CHP Tunceli Milletvekili Gürsel Erol’a ait Gür- Ya şirketi aldı.
Satış kararı CHP İzmir’de büyük tartışmalara yol açtı, köy mallarını satışına karşı direnişiyle tanınan İl Eğitim Sekreteri Yücel Özen istifa kararı aldı, CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel’den Bayındır Belediye Başkanı Ufuk Sesli’ye sert tepki geldi. Öte yandan Sesli’ye AK Parti İl Başkanı Bülent Delican, AK Parti Bayındır İlçe Başkanı Uğur Demirezen ve CHP Bayındır İlçe Başkanı Behzat Aydilek’ten de tepki gelirken, CHP İl Başkanı Asuman Ali Güven örgüte bu konuların kamuoyunda tartışmaması gerektiğini ifade etti.
- CHP İZMİR’İN PATRONU ‘SATIŞ KRİZİ’NE NE TEPKİ VERDİ?...
- EV SAHİBİ BAŞKANLARDAN ‘SATIŞ KRİZİ’ DEĞERLENDİRMESİ…
Ve gözler Bayındır Belediye Başkanı Ufuk Sesli çevrildi. Başkan Sesli’den merakla beklenen açıklama geldi. Sesli yazılı bir açıklama yaparak zeytinlik alanının AK Parti döneminde Gür-Ya İnşaat Şirketi’ne olan borç karşılığı satıldığını, firmanın talebine rağmen satış iptalini ekonomik durum nedeniyle kabul etmediklerini ve olası bir icra işleminin önüne geçildiğini ifade etti. Bayındır Belediye Başkanı ayrıca, “Firma her fırsatta söz konusu zeytinliğe alıcı çıkarsa Belediyeden aldığımız fiyatın altında satış yapabiliriz teklifini bizlere iletmiştir. Alıcı olan varsa da bu vesileyle duyurmak isteriz” ifadelerini kullandı.
AKP döneminden Bayındır Belediye binasının alacağından kaynaklı Gür – Ya İnşaat alacağına mahsuben dava açmış ve alacağı kesinleşerek Belediye seçimlerinden önce icra işlemi başlatılmıştır. CHP olarak seçimleri kazanınca firma yetkilerine ricada bulunduk ve icra işlemini durdurdular. 2 yıl bekletilen icra süreci firmanın alacağından kaynaklı ekonomik sıkıntı yaşamaları üzerine işlemleri tekrar başlatacaklarını söylemelerinden dolayı kaynak yaratmak için belediye mülkiyetimizde olan; zeytinlik alanın (imarı olmayan, imar yolu dahi bulunmayan) DSİ kamulaştırma bedelinin üst limiti üzerinden değer tespiti yapılarak 28.02.2017 tarihinde açık ihaleyle satışa çıkarılmıştır.
Tüm duyuru ve ilanlara rağmen açık ihaleye tek firma katılmıştır ve ihale değeri üzerinden bir fiyatla satış gerçekleşmiştir. Firma satış sonrası söz konusu zeytinliğin 21 dönümünde orman işletmenin niteliksiz ağaç diktiğini ve kendisine ayıplı mal satışından dolayı ihaleyi iptal etmek üzere yazılı müracaatta bulunmuştur. Belediyemizin Kamu zararı görmemesi yeni bir icra işlemiyle karşı karşıya kalmaması için bu talep ret edilmiştir. Sonrasında ilgili firma Belediyemizin satışını iptal etmek için 03.04.2017 tarihli dilekçe ile Belediyemize müracaat ederek dava açmış, davanın çekilmesiyle ilgili firma yetkililerinden ricada bulunarak böyle bir ödeme yapmak için ekonomik koşullarımızın uygun olmadığını ifade ettik. Firma sahibinin babasının Tunceli Milletvekili Gürsel Erol olması ve firmanın avukatının İzmir Milletvekili Av. Murat Bakan olması nedeniyle iyi niyet gösterilerek davadan vazgeçilmiş ve mağduriyetlerini kabullenerek belediyemizin zarar etmesini engellemişlerdir. Olayın kamuoyuna yansıtıldığı şekliyle hiçbir ilgisi olmayıp parti içi seçim malzemesi olarak kullanılmaya çalışılmaktadır.
Ayrıca firma her fırsatta söz konusu zeytinliğe alıcı çıkarsa Belediyeden aldığımız fiyatın altında satış yapabiliriz teklifini bizlere iletmiştir. Alıcı olan varsa da bu vesileyle duyurmak isteriz.
JET YANIT: MESELE SATILMASI!
Öte yandan satış krizi nedeniyle istifa kararı alan Özen’den Başkan Sesli’nin açıklamasına jet yanıt geldi. Özen süreci anlatan Başkan’a, “Mesele köy malının Ahmet’e Mehmet’e, milletvekiline, CHP’liye, AK Partili’ye satılması değildir, mesele köy mallarının satılmasıdır” dedi. Özen, “Mesele seçim sürecinde Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun yayınladığı kitaplarla, köy mallarını asla satmayacağımızı, iktidara geldiğimiz zaman da karşı olduğumuz Bütünşehir Yasası’yla alınan köy tüzel kişiliğini yeniden iade edeceğimizi taahhüt etmemizdir” diye konuştu.