GERÇEKİZMİR - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Tuncay Özkan, 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin ardından sandıktan zaferle ayrılınması durumunda İzmir’de yaşanacak değişimi anlattı.
Millet İttifakı iktidarında İzmir için hedeflenen reform ve yatırımları başlıklar halinde sıralayan CHP İzmir Milletvekili Özkan, kent yoksulluğu, vergi-hizmet adaletsizliği, deprem, sosyal politikalar, altyapı, tarım, göç, turizm, eğitim ve sağlık konularında yol haritasını çarpıcı mesajlarla aktardı.
İşte Özkan’ın ‘14 Mayıs’ta seçildiniz, İzmir’e ne yapacaksınız?’ sorusu ekseninde öne çıkan mesajları:
KENT YOKSULLUĞU VE DEPREM VURGUSU!
1. Kent yoksulluğunu sonlandıracağız. İzmir bu merkezi yönetime 40 gönderip 1 karşılık alma açmazından çıkacak. 2. Biz depremde çok büyük alabilecek bir kentiz çok büyük beklentiler var depreme yönelik. Hem Manisa Salihli’de hem İzmir’deki 17 fayın yaratacağı tehlike nedeniyle kentimizi depreme karşı çelik bir yapıya kavuşturacağız. 3. Kentin Türkiye uyuşturucu kullanımındaki birinciliğini sonlandıracağız. İzmir’in sokaklarında hiç kimse ama hiç kimse İzmirli hemşerilerime uyuşturucu satmaya cesaret dahi edemeyecek. Hap satmaya cesaret dahi edemeyecek. Öyle çelik bir irade koyacağız ki bu kenti bu ayıpla yaşatan iktidarın bu zaaf noktasına son vereceğiz. İzmir uyuşturucu kullanımında Türkiye’de birinci...
”İZMİR’İ BU UTANÇTAN KURTARACAĞIZ”
Sosyal politikalar anlamında çok büyük işler başaracağız. İzmir kadın cinayetleri, çocuk taciz ve tecavüzleri konusunda bu birincilikleri terk edecek. Sosyal politikalarımızla bunların İzmir’imizin yakasından yapışmış belalar olmasından kurtulmak istiyoruz. AK Parti iktidarı bunları görmezden geliyor. İktidar görmezden gelince yerel temsilcileri de bunlarla mücadele etmiyorlar. Bu çok büyük bir utançtır. Biz bu utançtan İzmir’i kurtaracağız.
”YETİŞMİŞ POTANSİYELİN İZMİR’DE KALMASINI SAĞLAYACAĞIZ”
Kent yoksulluğu, kentimizin çeperindeki küçük ve orta ölçekli sanayi bölgelerinde çalışan insanlarımızın hakkını alamamasından dolayı. Biz çalışan, üreten, emeğiyle İzmir’i var eden insanların alın terinin hakkını mutlaka almasını sağlayacağız. Bu bizim için çok önemli. İzmir’in yeni bakış açılarına ihtiyacı var. İzmir tarımda, küçük ve orta ölçekli sanayide ve katma değeri çok yüksek olan bilişim sanayisinde çok önemli noktalara gelecek. Çünkü İzmir’in çok güzel yetişmiş bir potansiyeli var. Genç insan potansiyeli var. Biz bunları göç olarak dışarıya gönderiyoruz, bunların İzmir’de kalacakları yepyeni bir yapı oluşturacağız.
BARIŞIN VE SEVGİNİN KENTİ İZMİR
İzmir’imizin alt yapı sorunların çözmek için top yekün bir mücadeleye gireceğiz. İzmir’imize hak ettiği o Akdeniz’in İncisi olma fırsatını tanıyacağız. Bunlar 14 Mayıs’tan sonra iktidara geldiğimizde yapacaklarımız. Ayrıca İzmir’in Türkiye’ye örnek oluşturacak bir potansiyeli var. Biraz önce söylediğim Cumhuriyetin aydınlanmasını, Mustafa Kemal’i kentin yüreklerin kazımış olan bir bilinç var. Bu kurtuluş bilincini yoksulluktan, Türkiye’yi yolsuzluktan, yasaklardan kurtarma İzmir’de bir güneş gibi doğan Mustafa Kemal düşüncesi le tüm Türkiye’ye yayacağız. Bakın bu kentin en önemli hasletlerinden bir tanesi nereden gelirseniz gelin, kente geldiğiniz günü ertesi günü İzmirli olursunuz. Kent sizi sever siz kente uyum göstermeden o uyumu sağlar. Kimsenin kimseye düşmanlıkla, nefretle bakmadığı bir kenti çatışma alanı görmek isteyenler inat İzmir’i barışın, sevginin kenti haline getireceğiz.
”ZEHİRLEYEN SİYASAL DÜŞÜNCEDEN KURTARACAĞIZ”
İzmir’in çok büyük bir tarım potansiyeli var. Bu kent Türkiye’yi besleyebilir. Yer altı su kaynaklarımız var seralar için çok önemli. Geniş tarım arazilerimiz var. Özellikle Türkiye’nin üretimi için ancak nehirlerimizin durumu içler acısı zehirlenmiş durumda. Menderes, Gediz korkunç derecede kirletilmiş kaynaklarımız. Biz bütün bu kaynaklarımızın temizlenmesi çevreyle doğayla barışık bir ekonominin yaratılması için elimizden gereken her şeyi yapacağız. Ve İzmir’i bu zehirleyen siyasal düşünceden kurtaracağız.
‘ARKA SOKAK’ VE GÖÇ MESAJLARI!
Kentin bir ikinci boyutu var. İzmir’e geldiğinizde kentin ön tarafı çok güzel ama bir de arka sokaklarımız var. Güzel, pırıl pırıl insanların yaşadığı… Ama emeklerinin karşılığını tam alamayan insanların yaşadığı bir İzmir var. Sadece kentin ön tarafı değil kentin arka tarafı da bizim. O nedenle kentin arka tarafına kentin görünen yüzü olmayan ama yaşamasını sağlayan büyük kitleye de mutlaka ulaşacağız ve sorunlarını çözeceğiz.
Kent göç alıyor. Göç alan kentlerde yaşanan bazı problemler var. Bir tanesi; yaşlanıyor kent. Kendi gençlerimiz yetiştiriyoruz beyin göçü olarak veriyoruz. Ama dışarıdan gelenler kenti yaşlı hale getiriyorlar. O insanların ihtiyacını karşılayacak, o insanların İzmir’de mutlu yaşamaların sağlayacak yeni sosyal donatılara ihtiyacımız var. Bunların tamamını kente kazandıracağız.
SU BAKANLIĞI ELİYLE İZMİR KOOPERATİFLERİNE DESTEK
Kentin özellikle balıkçılık konusunda yeni hamlelere ihtiyacı var. Biz biliyorsunuz balıkçılık bakanlığı, su bakanlığı kuracağız. Bu bakanlık eliyle İzmir’de balıkçılık kooperatiflerini destekleyeceğiz. Ve İzmir Akdeniz’in en önemli noktasında bulunmasına karşın balık potansiyelinden en az yararlanan bunu Yunanlılara ve Japonlara kaptıran bir kent, kentin denizlerimizden hakkını almasını sağlayacağız.
KÜLTÜR-TURİZM VAATLERİ
Kentin tarihsel turizm potansiyeli var. Efes bizde, nereyi kazsak Anadolu’nun varlığı çok büyük, ama hiç tanıtımı yapılmayan, hiç üzerine proje üretilmeyen bir durumda. Kültür Bakanlığımız aracılığıyla İzmir’i dünyanın en önemli tarihsel kentlerimizden haline getireceğiz. Bergama Sunağı’nı, Berlin’de hiç gittiniz mi bilmiyorum buradan kaçırılanlarla orada çok büyük bir turizm potansiyeli yaratılıyor, ama biz elimizdekini değerlendiremiyoruz biz mutlaka bunu geri vereceğiz.
YÜZYILI KURTARACAK BARAJLAR, KURAKLIKLA TOPYEKÜN MÜCADELE!
Kentin en önemli problemlerinden birisi su. Suyla ilgili olarak su cenneti olması İzmir’in tarih boyunca gerçekleşmiş ama şimdi su yoksunuyuz bunun sebebi AK Parti’nin yaptığı yanlış yatırımdır. Gördes Barajı İzmir’in su ihtiyacını karşılayacak. Ne oldu su tutmuyor! Yanlış yerde yapılmış, milyarlarca lirayı yutmuş bir baraj. Peki hesabı sorulmayacak mı? Sorulacak. Sorulacak. İstanbul’u susuzluktan kurtaracak dediler, yanlış baraj yaptılar. İzmir’i susuzluktan kurtaracak dediler yanlış baraj yaptılar. Yaptıkları barajlar su tutmuyor. Bunların mühendislikte hangi kafaya sahip olduklarını gösteren iki önemli örnektir. Sonuç hüsran. Zemini su tutar hale getirmeye çalışıyorlar başarısızlar. İzmir’in yüz yıllık su ihtiyacını karşılayacak yeni barajlar konusunda hemen çalışmaya başlayacağız. Önümüzdeki 50 yıl kuraklık ile geçecek. Felaketler halinde gelecek, yağmurlar, sel baskınları ile gelecek. Yer altında su depolayacağız. Türkiye’nin genelinde. Sel sularını yer altında depolamayı düşünüyoruz. Sel sularından yararlanmış olacağız. İzmir’de belediyemiz çok önemli bir uygulama yapıyor. Çatılara yerleştirdiği su depolama sistemleri ile özellikle temizlik ve bahçe sulamasındaki su ihtiyacını karşılamaya çalışıyor. Onu daha da büyüterek kent için ve Türkiye için çok önemli bir çözüm haline dönüştüreceğiz.
HEDEF KENTİN ÇALIŞAN SAYISINI ARTIRMAK!
14 Mayıs’tan sonraki en önemli ekonomik modellerimizden bir tanesi de kentin çalışan sayısını artırmak işsizliği önlemek. İzmir bu noktada hem küçük ve orta ölçekli sanayisiyle ve tarımıyla şanslı bir il ama hem de şanssız bir il yetişen insanlarını kentte tutamıyor. Onun için öncelikle bilgi teknolojisine dayanan sanayiyi, çip üreten sanayiyi sorunlara teknoloji ile çözüm bulan sanayiyi İzmir’e getirmeyi önceliyoruz. Yapacağız şey kentimiz bu konuda yetişmiş evlatlarını şehir dışında değil İzmir’de değerlendirmek şeklinde gerçekleşecek. Kent kendi ürettiği çocukları ile geleceğini kendi tasarlayacak.
TOPRAKSIZ SERA ÜRETİMİNE DESTEK
Tarım alanında İzmir Türkiye’yi besleyecek kaynaklara sahip, bu kaynaklar görmezden geliniyor. Bu kaynaklar dönük projeler. Dikili, Bergama hattındaki gelişmekte olan dünyanın sebze ihtiyacını karşılayan sera özellikle topraksız sera çalışmalarını destekleyeceğiz onlarla birlikte Türkiye’nin İzmir’den doymasını, Avrupa’nın, Orta Doğu’nun İzmir’den doymasını sağlayacak sağlıklı gıdayı üretecek bir büyük kooperatifleşme projelerimiz var.
İzmir’in Akdeniz’in İncisi’dir. Göz bebeğidir. Hak ettiği ekonomik değere kavuşacak.
PLANA UYGUN, SAĞLAM ZEMİNLERLE DÖNÜŞÜM!
Kentimiz için en önemli sorunlardan bir tanesi kentsel dönüşümü gerçekleştirmek, depreme karşı duyarlı olmak. İzmir üzerine deprem simülasyonları korkunç. Biz 14 Mayıs’tan sonra İzmir’de kentsel dönüşümü hemen öncelikli olarak devreye sokacağız. Bunu bir rant ve yağmaya dönüştürdükleri için kentsel dönüşümü engelleyen bir politika izledi AK Parti. Biz İzmir’in önünü açacağız bu noktada. Kentsel dönüşüm yönünden kenti depreme karşı dayanıklı hale getireceğiz. Bu noktada şimdi nüfusumuz 4 milyon 300 bin ama 6 buçuk milyona giden 2050 yılında bir büyüme planı var. Bu plana uygun olarak, sağlam zeminlerde sağlam yapılar. Alüvyonlu zeminlerde dayanıklı sağlam mimariyi getirerek kentin ekonomik olarak kazanacağı yeni bir hamle geçekleştireceğiz. Bu kentsel dönüşüm hamlesi İzmir’i depreme karşı dayanıklı hale getirecek.
TÜM DOKTORLARA İZMİR DAVETİ
Eğitim ve sağlık altyapımızda sıkıntılar var. Kent bu anlamada güçlü eğitimin görüldüğü okullarımız var hala. Öğretmen sıkıntımız var hala. Sağlık alanında maalesef ki kenti kamucu anlayıştan koparan, kentimizde pek çok üniversite olmasına karşın buraların potansiyelini eriten bir bakış açısı var AK Parti’nin. 9 Eylül Üniversitemizi şu hale getiren, 9 Eylül’ü her anlamda çökerten bir Nükhet Hotar var. Biz İzmir’de 14 Mayıs sonrasında bütün üniversitelerinizi ayağa kaldıran onlara zara verenleri uzaklaştıran onları büyümesini dünya çapında bilimsel projelere imza atar hale gelmesini sağlayacak dünyayla yarışır bir üniversite gerçeğini oluşturacağız. İzmir’in üniversitelerine karşı AK Parti’nin yaptığı şey bir yok etme saldırısıdır. Niteliksiz, yetersiz, kentin bilimsel gerçekliğini ortadan kaldıran bir bakış açısı getirdiler, Nükhet Hotar getirdiler ve kentte bilimsel gerçekliği yok ettiler. Biz yeniden üniversitelerimizi bilimse gerçeklikle ayağa kaldıracağız. Kentin sağlık altyapısında çok ciddi problemlerimiz var özel hastaneler yolu ile kentin ihtiyacı giderilmeye çalışılıyor biz buna karşıyız. Kentin kamusal bir bakış açısı ile kamu hastanelerinin ayağa kaldırılması için her şeyi yapacağız ve Türkiye’nin göç veren doktor gerçeğini biliyoruz. Biz İzmir’e davet ediyoruz bütün doktorlarımızı 14 Mayıs’tan sonra İzmir’e gelebilirler İzmir’de hepsine yer var. Biz hepsini kucaklayarak onlarla birlikte sağlık altyapımızı ayağa kaldıracağız.
"İZMİR BİR ÜRETİM ÜSSÜ OLACAK"
Mühendislik konusunda özellikle Aliağa’daki tersanaler konusunda ve ekonomi konusunda İzmir’in hem Türkiye’ye hem dünyaya söyleyeceği şeyler var. İzmir’i bir gemi söküm alanı olarak gören anlayışı terk edeceğiz İzmir’i üreten Türkiye’ye teknoloji sunabilecek bir yapıya dönüştüreceğiz. Her zehirli, hastalıklı gemiyi İzmir’e getirip sökme anlayışına son vereceğiz. İzmir bir üretim üssü olacak. Biz bunun için çalışacağız. Özellikle Türkiye’nin Trakya’sına, Akdeniz’ine Orta Anadolu’suna uzanan bir büyük demiryolu yük taşıyabileceğimiz projelerle İzmir’i dünyayla Türkiye ile daha büyük bir üretim ilişkisi içinde tutacağız. Bu İzmir’e yeni ekonomiler yeni zenginlikler ve yaşayan her yurttaşımıza bundan pay sahibi yapma özelliği getirecek.
|
Remzi.erken 29 Nisan 2023 Cumartesi 11:30
|
Sayfa başına git