Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili, Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi (YDK) ve Genel Başkan Başdanışmanı Mahir Polat kent ve ülke gündemine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.
CHP YDK Üyesi ve İzmir Milletvekili Polat, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İzmir ziyaretini ve Ödemiş’teki çiftçi buluşması sonrası bakanlık cephesinden gelen açıklamayla patlak veren tartışmayı değerlendirirken, erken seçim konusundan çarpıcı bir çıkışa imza attı ve Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İzmir ziyaretinde verdiği mesajlarla alevlenen adaylık tartışması hakkında da konuştu.
Tunç Soyer’in 3 yılını değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Polat, Büyükşehir Belediye Başkanı için, “Benim yaş grubumda olan siyasetçiler için ciddi bir ilham kaynağı olduğunu ifade etmekte yarar var” ifadesini kullanırken, kentteki koku sorunu ve tartışmalı Çeşme Projesi hakkında da önemli mesajlar verdi.
CHP’li Polat ayrıca yeni dönemde milletvekili aday olup olmayacağı yönündeki soruyu da yanıtladı.
“ZİHNİ SİNİR AÇIKLAMALARINA BAKAN DA EŞLİK ETMEYE BAŞLADI!”
Sözlerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İzmir ziyareti ve ardından çiftçi kadınların konuşması üzerinden yaşanan tartışmaya dair konuşarak başlayan CHP İzmir Milletvekili Polat, ‘’Genel Başkanımızın İzmir’in gözbebeği milletvekili aynı zamanda... Onunla aynı bölgeden milletvekili olmak benim için ve benim gibi olan arkadaşlar için bir gurur kaynağı. Genel Başkanın İzmir’de daha sık olmasını İzmir halkı ve örgütümüz talep ediyor. Vatandaş Türkiye’yi kurtaracak ‘İkinci Kemal’ olarak görüyoruz Sayın Genel Başkanımızı... O açıdan İzmir’de Genel Başkanımızı teveccüh yüksek seviyede. Biz daha fazla aslında zamanı olsa, İzmir’e zaman ayırsa isteriz ama Türkiye’nin her tarafında olması gerekiyor. Partililer olarak çok mutluyuz. İzmir programı da çok değerliydi bu anlamda. Ödemiş’teki çiftçi buluşması güzel bir buluşmaydı. Bu ülkede yaşamın her alanı tahrip edilirken, ekonomik, kültürel anlamda bu ülke yağmalanmış bir ülke haline geldi. Tarım da ciddi şekilde yok edildi. Üzerinden ezici bir şekilde AKP tufanı geçti. Çiftçinin kendi toprağına küstüğü bir Türkiye gerçeği var artık. Maliyetlere gücün yetmediği, ekmenin imkanlı olmadığı bir Türkiye var. Ödemiş’te Genel Başkanımızın verdiği mesajlar çok değerliydi. Bunu duymaya ihtiyaçları var. Çiftçiler üretmedikleri zaman, hepimizin karnımızı doyurmak için dışa bağımlı olacağımız kesin... Dışta da taleplerin artması ile bir gıda krizi ile karşı karşıya kalmamız muhtemel. Önümüzdeki süreç bizim temel gıdaya erişimle ilgili sorunlar yaşayacağımız bir döneme doğru gidiyor. Bu kış temel gıda anlamında ekmekten baklagillere kadar ciddi sorunlar yaşayacağımızı öngörüyoruz. Öngörmek için müneccim olmaya gerek yok. TL’nin önlenemez düşüşüne ve satın alma paritelerine baktığımız zaman bir temel gıdaya erişim sıkıntısı yaşayacağımızı görüyoruz bu anlamda genel başkanın çiftçiyi umutlandırması, yüreklendirmesi önemliydi. Onlara bir gelecek vizyonu ortaya koyması değerliydi. Tabi zihni sinir açıklamalarına sayın bakan da eşlik etmeye başladı. Sayın bakanın da ciddi takip ettiğini biliyoruz. İktidar partisi CHP’yi tüm bireyleriyle yaptıkları açıklamalarla takip edip taklit etmeye önce yalanlayıp sonra taklit etmeye devam ediyorlar. Biz bunu yaşadık. Söylediğimiz bir çok şeyi yapmak durumunda kaldılar. Önce inkar ettiler sonra uygulamak zorunda kalırlar çünkü biz bilime dayalı siyaset üretiriz. Orada çiftçi kadınlar çok samimi şekilde dertlerini anlattılar, onlara tarım bakanının verdiği cevap çok hoş bir cevap değildi. Aylık iki torba yem desteği vermiş, artan maliyetlerle çiftçinin bir tabir vardır dişinin kovuğunu doldurmak diye, dişinin kovuğunda bir eser bile bırakmaz. CHP doğru yolda ilerliyor. Çiftçinin halkın umudu da CHP olmuş durumda bugün” diye konuştu.
”ERDOĞAN KENDİNİ DARI AMBARINDA GÖRÜYOR!”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz haftalarda gerçekleştirdiği İzmir ziyaretinde adaylığını açıklaması ve Kılıçdaroğlu’na çağrı yapması hakkında konuşan CHP’li Polat, “Erdoğan’ın açıklamalarını pek dikkat etmiyorum ama bizde bir tabir vardır: Aç tavuk kendini darı ambarında görürmüş! Erdoğan kendini herhalde darı ambarında görüyor. Çünkü Genel Başkanımızı yenebilmesinin mümkün olmadığını biliyoruz! Bugüne kadar Türkiye’de toplumun önüne kendisiyle ilgili başbakanlık dışında Cumhurbaşkanlığı talebiyle çıkmamış bir Genel Başkanımız var. Bugün itibariyle biz bunu talep ediyoruz, halk bunu talep ediyor. Çünkü biz biliyoruz ki yarattıkları sistem korkunç bir canavara dönüştü. Bu sistemi demokrasiye taşıyabilecek olgunlukla en önemli kişi ise Türkiye’de birikimleri ile toplumun önüne koydukları ile yaptığı Adalet Yürüyüşü ile, İYİ Parti’nin seçime girip ayakta kalmasını sağlaması ile, 6’lı masanın oluşumu ile Türkiye’yi güçlendirilmiş parlamenter sisteme götürecek erdeme sahip en önemli kişi Kemal Kılıçdaroğlu. Bunu toplum da görüyor. Aday üzerinden karşıtlık yaratarak oy devşirme girişimleri, bölme, başkasını şeytanlaştırmak bu tip duygular Erdoğan’a has duygular. Toplumu birleştirmek hep beraber yönetmek de Kemal Bey’in kişisel tercihi. Toplum nefret ile sevgi, ayrışma ile birleşme, yoksullaşma ile zenginleşme, üretim ile ithalat arasında bir karar verecek. Çiftçi üretmek ile tarlalarını satmak arasında, köyünde mutlu olmakla kente sefalete göçmek arasında bir tercih yapacak. Erdoğan’ın aslında bu tercihi görmek istemiyor. Oysa önümüzdeki seçim bu. Dolayısıyla Erdoğan bu seçimi kaybedecek bunu görüyor kendine mahsus kinle nefretle yönetmeye çalışıyor ama toplum bunu artık yemiyor’’ dedi.
“ERKEN SEÇİM İKTİDAR İÇİN EN ÖNEMLİ KARAR!”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden aday olma ve erken seçim tartışmaları ekseninde açıklamalarda bulunan Polat, “Erdoğan’ın aday olamayacağını biliyorum seçim zamanında olursa ama biliyorsunuz Türkiye’de hala diploma tartışmaları somut olarak sonuçlanmamış bir Erdoğan var. Yaptım oldu anlayışı olan bir Erdoğan var. Anayasa Erdoğan’a uymuyorsa, Anayasa’yı Erdoğan’a uyduralım diyen bir ortakla Türkiye’yi ceberrut bir şekilde hukuksuz şekilde yöneten bir iktidar var karşımızda. Erdoğan’ın aday olamayacağı gün gibi ortadayken, alacakları hukuksuz olan tüm kararları geçirebileceklerini biz biliyoruz. Bizce meşru değil adaylığı ama aday olacaktır. Erken seçim kararı iktidarın kendisi için vereceği en önemli karar. Erken seçimle belki bir takım milletvekilleri devam edebilirler, iktidar olarak devam edemeyeceklerini biliyoruz. Zamanında bir seçimde dağılmış bir AK Parti ile karşılaşacağız. Çünkü Türkiye bu kış temel gıda ve enerji krizi ile karşılaşacak. Gelecek yıl ekmek fiyatlarını 12-15 liradan konuşacağız. Önümüzdeki yıl elektriği konuşamayacağımız bir Türkiye olacak. Çünkü Türkiye enerjide dışa bağımlı bir ülke. AKP’nin olağan bir seçime gitmesi durumunda darmadağın bir parti olarak bir parti olarak karşımıza çıkacaklarını biliyoruz. Türk siyasi tarihinde küçük de olsa kalabilmeleri için küçük de olsa… Erken seçime gitmek zorundalar” ifadelerini kullandı.
“TUNÇ BAŞKAN İLHAM KAYNAĞI!”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in görevde geçen 3 yıl performansını ve Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun İzmir ziyareti kapsamında yapılan 3 yıl sunumunu değerlendiren Polat, ‘’Ben Tunç Beyi daha doğrusu Tunç Başkan’ı bir abi olarak görüyorum. Siyaset okumalarımızın örtüştüğünü düşünüyorum. Ağabey olarak ondan çok şey öğrendiğimi düşünüyorum. Benim yaş grubumda olan siyasetçiler için ciddi bir ilham kaynağı olduğunu ifade etmekte yarar var. Sosyal demokrat belediyecilik anlayışının ilk defa bu kadar ete kemiğe bürünmüş felsefesiyle, icraatıyla anlatıldığı sunulduğu etkilendim muazzam bir sununla karşılaştık. Salonda olduğum herkes eleştirenler de onların da büyülendiğine tanıklık ettim. Sunum müthişti. Gün geçtikte sayın başkan kendi anlayışını kente yansıtmaya başlıyor. Kentin çok farklı daha güzel yönetilebileceğini, bu kentte farklı bir yönetim anlayışının olduğunu hissetmeye başlıyorsunuz. Daha modern, daha ilerici bir anlayışla yönetildiğinin farkına varıyorsunuz. Yatırımlar zaten hız kesmiyor, tarihin en büyük yatırımlarını yapıyoruz İzmir’de. Bu açıdan etkilendiğimi söylemem doğru olur’’ dedi.
KOKU SORUNU YORUMU!
İzmir’de uzun yıllardır çözülemeyen Körfez’deki koku sorununa değinen Polat şöyle konuştu: Kentler büyüyor, nüfus büyüyor. Atık su miktarları artıyor, kirletici yanları çok fazla. Körfez yaşıyor hala, güzelleşerek ve yenileyerek kendini yaşamaya devam edecek. Zamanında Büyük Kanal projesi yapılmış, projenin yapıldığı zamandaki İzmir’in nüfusu ile kirletici etkiler ile bugünkü arasında dağlar kadar fark var. Önce biz kirlilik kaynaklarını yok etmemiz gerekiyor. Başkan çıktı geçtiğimiz yaz Gediz’in doğduğu yerlerden aşağılara kadar geldi ve ciddi bir şekilde farkındalık yarattı, kirleticilerin toparlanması noktasında. Başkan’ın teşhislerine katılıyorum. İzmir’de koku var mı, dönem dönem havalar ısındıkça gelebiliyor fakat bu böyle çok Marmara Denizi’ndeki müsilaj gibi denizin ölmesi şeklinde gelmiyor. Geçtiğimiz günler deniz dibi taramalarında temiz denizlerde görülen canlılar da görülmeye başlandı. Gün geçtikte alınacak önlemler Körfez’in yüzülebilir olması hedefine ulaşılacağını tahmin ediyorum. Başkan’ın çevreci duyarlılığını hepimiz biliyoruz. İzmir, Körfez’i el birliği ile temizleyeceklerdir...
İKTİDARIN ÖMRÜ VEFA ETMEYECEK!
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Çeşme’de gerçekleştirmek istediği turizm projesi için konuşan Polat, “Biz Çeşme’yi Çeşme olmaktan çıkarıp bir ucubeye çevirecek bir projeye karşıyız. İktidarın ömrü de vefa etmeyecek” dedi.
Polat şu ifadeleri kullandı: Çeşme Projesi yapılmayacak, olmayacak. Bunun adı ‘istemezükçülük’se istemiyoruz kardeşim! Akıllarında projeyi hayata geçirmeleri mümkün değil çünkü ömürleri vefa etmeyecek. Biz de buna izin vermeyeceğiz. İnsan yaşamının tamamını etkileyecek bir proje. O projeyi hayal ettikleri şekilde hayata geçirdiklerini farz edersek orası Çeşme olmayacak. Başka bir yer olacak. Biz Çeşme’nin yaşamasını istiyoruz. Ters ozmos yapacaklar, denize etkisini hayal bile etmek istemiyorum. Çeşme’nin imar planları var bekleyen, öncelikle buna ağırlık versinler. Biz Çeşme’de kendi insanımıza, turizme hizmet eden bir kent olsun istiyoruz. Çeşme’de doğal taşlardan yapılar olduğu için Alaçatı, Alaçatı olmaya evrildi. Çeşme’yi Çeşme olduktan çıkarttıktan sonra Dubai’nin yapay havasını elde etmek istiyorlar. Biz Çeşme’yi Çeşme olmaktan çıkarıp bir ucubeye çevirecek bir projeye karşıyız. İktidarın ömrü de vefa etmeyecek.
NEREDE UYGUN GÖRÜLÜRSEK ORADA OLACAĞIZ!
Önümüzdeki dönemde yapılacak genel seçimlerde yeniden milletvekili adayı olup olmayacağı sorusuna yanıtlayan Polat şunları söyledi: Bu süreci ben ve CHP’de göreve olan milletvekilleri hep beraber kişisel kariyer planlarımızın ötesinde düşünüyoruz. Biz burada tekrar milletvekili olur muyuz, bir şey olur muyuz, bakan mı oluruz ya da hiçbir şey mi oluruz, bunların hiç birisi bizim için çok önemli değil. Bizim halkımızın için bu ben yaptım olducu, bizi bölen, yoksullaştıran iktidardan kurtulmak hedefimiz var, kişisel hedefimiz bu. Sonrasında halkımız, partimiz nereyi takdir ederse ne derse orada partimizdeki görevlerin hepsine talibiz. Nerede uygun görülürsek orada olacağız. Kişisel olarak şurada, burada olayım gibi kaygılarımız yok.