Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanlığı'nın merkez üssünü Ege Denizi'nde Kuşadası Körfezi olarak açıkladığı deprem, saat 09.49'da meydana geldi. Yerin 7 kilometre derinliğinde olan depremin karaya olan en yakın noktası, 18.09 kilometre ile İzmir'in Menderes ilçesi olarak ölçüldü. Deprem Aydın'ın yanı sıra İzmir'in kıyı ilçeleri ve kent merkezinde de hissedildi. Kısa süreli paniğe neden olan depremde, ican ve mal kaybı yaşanmadı.
'KENDİMİ ÇADIRIN DIŞINA ATTIM'
İzmir'deki çadır kentlerde kalan ve sarsıntıyı hisseden bazı depremzedeler de, büyük korku yaşadı. Aşık Veysel Rekreasyon Alanı'ndaki çadır kentte kalan depremzedelerden Birgül Kanlıada, "Depremi hissetim. Yer gitti geldi resmen. İzmir'deki 6,6 büyüklüğündeki depremde evim hasar gördü, penceremin etrafı çatladı, korkudan giremiyorum. Psikolojik durumum bu nedenle çok kötü. Korkuyorum. Başka da bir şey hissetmiyorum. Depremden sonra çadırdan kendimi dışarı attım" dedi.
Çadır kentte yaşayan bir diğer kişi Sevim Gülsoy da, 4,8'lik depremde epey sallandıklarını belirtip, "6 yaşında oğlum var. İkimiz de korktuk. Depremden dolayı korkumuz çok büyük. Devletimizden Allah razı olsun buradaki çadır kentte bize iyi bakıyorlar ama böyle nereye kadar gidecek bilmiyorum. Eve dönmeye kokuyorum. Kemalpaşa'da evim ve oraya dönemiyorum. 6 yaşında oğlumla birlikte buradayız, hala depremler oluyor ve çok korkuyoruz" diye konuştu.
'ÇOCUKLAR ÇADIR SALLANDIĞINDA BİLE KORKUYOR'
İbrahim Göğebakan ise, "Çadırda yaşamak çocuklar için zor oluyor, üşüyorlar. Ancak genelde halimize şükrediyoruz. Burada bize bakıyorlar, ilgileniyorlar. Psikolojik olarak zor bir dönemden geçiyoruz. İnsanların ister istemez psikolojisi bozuldu ama inşallah atlatacağız. Çocuklar çadır sallandığında bile korkuyor. 'Sanki çadır yıkılacak' diyorlar. Yaşadıkları depremin korkusundan çadırın yıkılacağını bile düşünüyorlar. Onlara çadırın yıkılmayacağını anlatmaya çalışıyorum” dedi. (DHA)