NATO'nun kuruluşunun 70. yıl dönümü dolayısıyla Washington'da düzenlenen NATO Dışişleri Bakanları Toplantısına katılan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türk basın mensuplarıyla bir araya geldi.
New York ve Washington'daki temaslarını anlatan Çavuşoğlu, New York'ta Birleşmiş Milletler (BM) kapsamında düzenlenen toplantılara ve "her türlü ayrımcılığa ve ırkçılığa" karşı Türkiye'nin öncülüğünde kabul edilen karar tasarısına değindi.
Çavuşoğlu, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında ikili temaslarını ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile yaptığı görüşmeyi de anlattı.
"O İFADELER GERÇEĞİ YANSITMIYOR"
Çavuşoğlu, Pompeo ile yaptığı görüşmenin ardından ABD Dışişleri Bakanlığının yaptığı açıklamaya ilişkin, "Biz de çok şaşırdık, gerek açıklamanın tonu gerekse Pompeo'nun ifade ettiği söylenen ifadeler gerçeği yansıtmıyor." değerlendirmesinde bulundu.
ABD'nin S-400 konusundaki tutumunu doğru bulmadıklarını ifade eden Bakan Çavuşoğlu, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in "her ülkenin kendi savunma silahlarını alma hakkına sahip olduğu" yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine, ABD yönetimini kastederek, "Bir ülkenin illa oradan almayıp buradan alacaksın diye dayatması müttefiklik ruhuna uymuyor." şeklinde konuştu.
Patriotlar konusuna da değinen Çavuşoğlu, Patriotların fiyatı ve diğer konularda ABD ile anlaşabileceklerini ama sürecin ilerlemesi için Kongrenin onayının gerekeceğini söyledi.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile görüşmesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
"Türkiye'deki Amerikan misyonlarından çalışan vatandaşlarla ilgili konuda kendisi konuyu hiç açmadı, ben bilgi verdim. Bir tanesi serbest bırakılmıştı. Bir tanesi yine Yargıtaya başvurdu, iki tanesi de yine adli kontrol kapsamında. Biz bu konsolosluk konularında çalışıyoruz. Yani hesap verir gibi değil de kendisi ile sürekli bu konuları konuştuğumuz için bilgi verdim, kendisi de çok teşekkür etti."
SURİYE'DE KURULMASI PLANLANAN GÜVENLİ BÖLGE
ABD'nin Suriye'den çekilmesi ve Suriye'nin kuzeyinde kurulması planlanan güvenli bölge konularını da ele aldıklarını belirten Çavuşoğlu, bu konuda iki ülkenin ortak görev gücünün, ABD'nin çekilme sürecindeki koordinasyon çalışmalarına devam etmesi konusunda mutabık kaldıklarını dile getirdi.
Türkiye ile ABD'nin, F-35 ve S-400 konusunda farklı görüşlere sahip olduğunu belirten Çavuşoğlu, bu konuyu da ele aldıklarını dile getirdi.
Çavuşoğlu, "O açıklamada o tonda vurgulandığı gibi değil. Bu konuların çoğunu zaten ben gündeme getirdim." dedi.
Bir soru üzerine Çavuşoğlu, Pompeo ile görüşmesinde “Türkiye’nin bölgede tek taraflı askeri eylemleri” gibi bir konuşmanın hiç gündeme gelmediğini ifade etti.
"İLİŞKİLERİMİZİ DENGELEMEK İSTİYORUZ, SEÇİM YAPMAK ZORUNDA DEĞİLİZ"
Çavuşoğlu, bölgedeki tüm ülkelerin diğer bölge ülkeleriyle ilişkilerini dengelemek gibi bir durumda olduğuna dikkat çekerek, “Biz çok taraflı bir dış politika izliyoruz. Bölgemizde Rusya ile komşuyuz ve bölgedeki herkes Rusya’dan doğal gaz alıyor. Rusya bizim bir ticaret ortağımız. ABD bizim NATO müttefikimiz. NATO’nun doğudaki ve Karadeniz’deki tüm eylemlerini destekliyoruz. Herkesle iyi ilişkilerimiz olmasını ve bunları dengelemek istiyoruz. Dolayısıyla ya şu ya da bu şeklinde bir seçim yapmak zorunda değiliz.” ifadelerini kullandı.
"S-400 NATO'YA TEHDİT DEĞİL"
S-400 alımı ve ABD'nin Türkiye'nin anlaşmayı bitmiş olarak nitelemesine verdiği tepkilere ilişkin bir soruya yanıt veren Çavuşoğlu, "Biz herkese en başından beri bunu söyledik. Bu gizli bir süreç değil ki. Bu anlaşmanın bittiğini ilk defa burada söylemiyoruz." dedi.
Çavuşoğlu şunları dile getirdi:
"Bu konuda endişeler varsa nasıl gidereceğiz? Bu S-400'lerin tamamen Türkiye'nin kontrolünde olacağını ve bunların NATO sistemlerine F-35 dahil herhangi bir tehdit oluşturmayacağını biz başından beri söylüyoruz. Zaten Rusya ile ilk şartımız da buydu ve NATO sistemlerine entegre edilmeyeceği gibi NATO sistemlerine ve bizim sistemlerimize bir risk veya tehdit oluşturmayacak. 'Bu konuda ortak bir teknik çalışma grubu oluşturalım' dedik. Bu önerimizi de yine dün Pompeo'ya ilettik. Genel Sekreter Stoltenberg'e de bu konuda öncülük yapmasını özellikle söyledik. Yani biz bu konularda açığız çünkü aldığımız bir sistem, amacı ne, bizim kendi güvenliğimiz için. Bizim acil bir hava savunma sistemine ihtiyacımız vardı ve müttefiklerimizden de alamadığımız için bu S-400'ü almak durumunda kaldık. Biz yeni yönetim geldikten sonra da yine Amerika'dan Patriot almak için mektubu gönderdik ve 17 ay sonra bize cevap geldi."
Stoltenberg'in "Hangi silahı alacağı her NATO üyesi ülkenin ulusal kararıdır" açıklamasını da değerlendiren Çavuşoğlu, Genel Sekreterin bunu uzun zamandan beri bunu ifade ettiğini dile getirerek, "Bunun üstüne herhangi birilerinin illa oradan almayacaksın buradan alacaksın diye dayatması bir kere müttefiklik ruhuna da uymuyor, uluslararası hukuk düzenine de uymuyor." dedi.
"PENCE'İN AÇIKLAMALARI DOĞRU DEĞİL"
ABD'nin sunduğu ilk Patriot teklifi konusunda Türkiye'nin çekincelerini dile getirdiğini ve yönetimin yeni teklifi birkaç gün önce Türkiye'ye ilettiğini ifade eden Çavuşoğlu, "(ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence) Pence'in 'Türkiye'ye teklif sunduk reddedildi' şeklindeki açıklamaları doğru değil." diye konuştu.
Türkiye'nin halen ABD'nin teklifini değerlendirdiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "S-400 konusu bitmiş bir konu. Bizim daha fazla sisteme ihtiyacımız var hava savunma sistemine ve Patriot da almak isteriz, müttefikimizden almak isteriz ama burada tabii müzakere edeceğiz, ortak bir noktada anlaşacağız." dedi.
Çavuşoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Esas sorun şu: ABD bugün bile Patriotları satma konusunda garanti veremiyor. O zaman benim ihtiyacımı kim karşılayacak? Burada herkes kendisine göre karar alırsa olmaz. Benim güvenliğimi, güvenlik endişemi kim karşılayacak? Benim aldığım sistem herhangi birine saldırı için değil. Adı üstünde hava savunma sistemi, bize yönelik bir saldırı olduğu zaman ülkemi, topraklarımı ve hava sahamı korumak için bu sistemi alıyoruz."
PATRİOT KONUSUNDA KONGRE ONAYINA DİKKATİ ÇEKTİ
Patriot’larla ilgili son gelişmeleri de değerlendiren Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
“ABD bir rampayı verebileceğini daha önce söyledi. Fiyat konusunu da konuşuyoruz ama dediğim gibi ABD'nin sonuçta Kongreden onay alması lazım. Bu konuda bize garanti veremiyorlar ya da alınmış bir onay yok. Patriotlar konusunda fiyatta anlaşabileceğimizi düşünüyoruz ama bu sorunu ABD’nin kendi içinde çözmesi lazım. Bu yaklaşık 10 yıldır devam eden bir süreç, bunu S-400 ile bağlamaları da doğru olmaz. S-400’leri neden almak zorunda kaldık biz, çünkü Patriotları alamadık. 10 yıldır alamıyoruz. 'O yüzden S-400’leri alıyorlar, o yüzden veremiyoruz ya da Kongrede zorluk var' derlerse biz de 'bu doğru değil' deriz. Bu 10 yıldır devam eden bir sorun ve biz acil ihtiyacımızı Amerika gibi bir müttefikimizden karşılayamadık.”
"IRAK'TAKİ KÜRTLERİ DESTEKLİYORUZ"
Türkiye ile Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) arasında bağımsızlık referandumu sonrasında ilişkilerin normalleşmeye başlayıp başlamadığına yönelik bir soruya da yanıt veren Bakan Çavuşoğlu, "Onlar da referandumun artık geçerli olmadığını kabul ettiler ki bu da akıllıcaydı. Biz onlara en başında da referanduma gitmemelerini tavsiye etmiştik ancak oldu." dedi.
Erbil'in Irak merkezi hükümeti ile ilişkilerini normalleştirmesinin olumlu bir adım olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, "Biz de ilişkilerimizi normalleştiriyoruz. Zaten bizim ne Irak'taki ne de Suriye'deki Kürt kardeşlerimiz de bir sorunumuz var. Bizim sorunumuz PKK ile. Kürt Bölgesel Yönetimi'nin de zaten PKK ile aynı sorunu var. Onlar oradaki istikrarı da bozuyorlar."
Kuzey Irak'ta havalimanlarının açıldığını ve Tük Hava Yollarının (THY) bölgeye uçuşları tekrar başlattığını hatırlatan Çavuşoğlu, "Prensip olarak her zaman Irak'taki Kürtleri destekliyoruz." diye konuştu. (AA)