GERÇEKİZMİR - İzmir'in turizm cennetinde Çeşme'nin Altınkum Beşevler mevkiinde 2022 yılı başında başlayan 'beach club' inşaatı tartışmalara ve tepkilere yol açmıştı.
İnşaat kapsamında denize sıfır alanı kiralayan şirketin süreçte daha fazla alan açmak için asırlık ardıç ağaçlarını kesmesi, ayrıca denizin içine ahşap yapılar inşa etmesi ve sondaj vurularak izinsiz su kuyu açması nedeniyle bölge halkı ve çevrecilerin büyük öfkesine neden olurken, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü olayla ilgili inceleme başlatmış, Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran da suç duyurusunda bulunmuştu.
Tartışmalı inşaat yaşanan krizlerden 5 ay sonra bu kez Devlet Su İşletmeleri (DSİ) tarafından mühürlenerek durduruldu. Çeşme Çevre Platformu'ndan yapılan açıklamada DSİ tarafından doğal sit alanına izinsiz sondajla açılan su kuyusu nedeniyle inşaatın mühürlendiğini duyurdu.
Yapılan açıklamada, "Bu yılın Ocak ayı başından beri doğal SİT alanı olan Çeşme Altınkum plajına, denize sıfır kumsal alanda Adana merkezli bir inşaat firması büyük bir Beach-Club inşaatı başlatmıştı. Maden firması Ankara Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan 6 metre² portatif büfe, 21 metre² teras, 4 metre² de cankurtaran kabini olmak üzere 1400 metre² bir arazi kiralamıştı. Yıllık kira bedeli sadece 360.000 TL olan bu alanda maden şirketi büyük iş makinalarıyla 20. Bin metre²’ye yakın bir alanı tamamen tahrip etmiş, 100 yıllık ardıç ağaçlarını köklerinden sökmüş, binlerce kum zambağını tahrip etmiş, eşsiz altınkum tepeciklerini tamamen yok etmişti. Firma doğal sit alanına kaçak sondaj vurdurarak izinsiz su kuyusu da açmış, kumsala inen yolları tahrip ederek halkın denize ulaşımını engellemişti. Çevreciler ve vatandaşların resmî makamlara yaptıkları şikayetler sonuç vermeye başladı. Çevrecilerin Avukatı Seher Gacar ve vatandaşlar resmi makamlara suç duyurusunda bulunmuştu. Bölgeye gelen DSİ yetkileri su kuyusunu mühürledi. Jandarma yolları açtı, ruhsatsız inşaata dur dedi. Kaçak inşaatcılar izinsiz olarak inşa ettikleri yapıları söktüler. Ancak kaçak inşaat firmasının 20 bin m2 gibi geniş bir doğal alanda yapmış oldukları geri dönülemez tahribatın tekrar onarılması mümkün değil. İnşaat firmasına bu tahribat için bir ceza verilip verilmeyeceği de henüz kesinlik kazanmadı" ifadelerine yer verildi.
"MÜCADELEMİZ BİTMEDİ, DURDURACAĞIZ"
Çevre Çevre Platformu Sözcüsü Ahmet Güler ve avukat Seher Gacar da yaptıkları açıklamada, “Çevre Bakanlığı’nın bu firma ile yapmış olduğu 3 yıllık kira kontratı iptal edilmedikçe tehlike geçmiş değil, Çeşme Belediyesi bu kaçak yapılaşmaya işletme ruhsatı vermemeli, yapılan tahribat mahkeme bilirkişisi tarafından tespit edilmeli ve bu firma ağır cezalar almalı... Mücadele henüz bitmemiştir, hukuki başvurularımızı devam ettireceğiz, hazineye ait olan halkın malı olan bu kumsalın işgaline karşı duracağız” ifadelerine yer verdi.