MENÜ
İzmir 13°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Çeşme’deki dev projede 'hayati' tehdit!
Güncel
13 Şubat 2020 Perşembe 09:36

Çeşme’deki dev projede 'hayati' tehdit!

Çeşme ve Urla’da kamulaştırılan alanlar üzerinde yapılması planlanan projenin bölgedeki su sorununu daha da derinleştireceğini belirten İzmir Tabip Odası Çevre Sağlığı Komisyonu Başkanı Ahmet Soysal, “Golf sahaları sürekli sulanması gereken çim sahalardır. Çeşme gibi su fakiri bölgelerde su tüketimini artıracak yatırımlar yapmak akıl ve bilim dışı bir durumdur” dedi.

İzmir’in Urla ve Çeşme ilçelerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün talebiyle kamulaştırılan araziler ile ilgili süreç devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un ‘turizm projesi’ olarak nitelendirdiği yeni proje ile ilgili tartışmalar yaşanmıştı. Kamuoyunda büyük tepki çeken ‘acele kamulaştırmalar’ ile ilgili önemli bir gelişme yaşandı.

- TARTIŞMALARIN GÖLGESİNDE TÜM DETAYLARIYLA ÇEŞME'DEKİ HAYATİ PROJE!... 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasını taşıyan kararnameyle daha önce Urla Zeytineli’nde acele kamulaştırılan 333 parselden 293’ü ile ilgili acele kamulaştırma kararı kaldırıldı. Çeşme Alaçatı’da daha önce acele kamulaştırma kararı alınan 178 parsele ilişkin herhangi bir iptal söz konusu olmazken Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi’nin sınırları genişletildi.

BAKANLIKTAN DEV ÇEŞME PROJESİ!
Öte yandan kamulaştırma tartışmalarının gölgesinde Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım İşletmeler Genel Müdürlüğü tarafından Çeşme ve Urla’da kamulaştırılan alanlar üzerinde yapılması planlanan Ege Turizm Merkezi-Çeşme Projesi’nin ayrıntıları ortaya çıktı. Proje kapsamında öncelikle otoyolun üstünde ve altında olmak üzere iki alt bölgede gelişim öngörülüyor. Toplam 9 bin 574 hektar genişliğindeki projenin yüzde 93,45’ini kamu alanları oluşturacak. Projede kamulaştırılacak alan yüzde 1,98’e denk gelen 190 hektara tekabül ediyor. Özel mülkiyet alanı ise 438 hektar olarak planlanıyor. Turizm tesislerinin denize sıfır planlanmadığı projede 20 golf sahası, termal merkez ve sağlık turizmine yönelik özelleşmiş turizm tesisleri, kongre merkezleri yer alacak. Kültür ve sanat merkezlerinin de yer aldığı projede, agro turizm alanı, doğa turizm alanı, ekstrem sporlar için uygun alanlar ve film stüdyolarına da yer ayrılacak. Düşük yoğunlukta yatay mimarinin uygulanacağı projede zemin artı 2 kat ile sınırlandırma yapılacak.

KISITLI SU KAYNAKLARINA BİR DARBE DAHA!
İlkses Gazetesi'nden Çağla Geniş'e projenin çevresel etkilerini değerlendiren İzmir Tabip Odası Çevre Sağlığı Komisyonu Başkanı Ahmet Soysal, “Bu uygulama ile birlikte bölgedeki çevre sorunlarının daha da derinleşmesi kaçınılmazdır. Çeşme ve Alaçatı bölgesinin en önemli sorunu içme ve kullanma suyu kaynaklarının son derece kısıtlı olması. Bölgede su sorununu aşmak için yıllar önce yapılan Kutlu Aktaş Barajı da soruna kesin çözüm olamadı. Özellikle nüfusun arttığı yaz aylarında Çeşme’de su sıkıntısı kriz boyutuna ulaşıyor. Bölgedeki su sorununu bu projenin daha da derinleşeceği görülüyor. Proje ile Çeşme-Alaçatı bölgesine turistler için büyük ‘golf sahaları’ yapılması planlanıyor. Golf sahaları sürekli olarak sulanması gereken çim sahalar… Bu alanların su gereksinimi de az-buz değil; hektar başına yıllık 10 bin ile 15 bin m³ su tüketiyorlar. Su tüketimini özellikle Çeşme gibi su fakiri bir bölgede artıracak yatırımlar yapmak; akıl ve bilim dışı bir durum. Ayrıca bu sahalarda çok büyük miktarda suni gübre ve tarım ilaçları (pestisit) de kullanıldığı biliniyor. O nedenle de bölgedeki ekolojik dengenin olumsuz etkilenmesi kaçınılmaz bir sonuç” dedi.

BÖLGEYE EKOLOJİK SORUNLAR TAŞIYACAK
Projenin hayata geçirilmesi halinde bölgede yaşanabilecek çevre sorunlarının sadece su krizi ile sınırlı olmayacağını kaydeden Soysal, “Bölgede artacak karayolu ve yeni eklenecek hava trafiği, konut yoğunluğu, nüfus yoğunluğu başta hava kirliliği, gürültü artışı, doğal yaşamın olumsuz etkilenmesi, tarımsal alanların bölgedeki kirlilik ve oluşabilecek asit yağmurları sonucu verimliliğinin azalması gibi sorunlar karşımıza çıkacak diğer çevre sorunlarının sadece birkaçı. Sonuç olarak bu proje bölgeye yeni ekolojik sorunlar taşıyacaktır. Tamamen kapitalist üretim ve tüketim ilişkileri içinde; çevresel kaynakları tüketen, bölge insanının mutluluğunu bozan; sadece kar hırsı ile hazırlanan bu proje için başta meslek odaları ve sivil toplum örgütleri, bölge insanı bilimsel ve hukuksal çerçeve içinde karşı duruşunu gösterecektir” ifadelerini kullandı.

İzmir’in Urla ve Çeşme ilçelerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün talebiyle kamulaştırılan araziler ile ilgili süreç devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un ‘turizm projesi’ olarak nitelendirdiği yeni proje ile ilgili tartışmalar yaşanmıştı. Kamuoyunda büyük tepki çeken ‘acele kamulaştırmalar’ ile ilgili önemli bir gelişme yaşandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasını taşıyan kararnameyle daha önce Urla Zeytineli’nde acele kamulaştırılan 333 parselden 293’ü ile ilgili acele kamulaştırma kararı kaldırıldı. Çeşme Alaçatı’da daha önce acele kamulaştırma kararı alınan 178 parsele ilişkin herhangi bir iptal söz konusu olmazken Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi’nin sınırları genişletildi.

BAKANLIKTAN DEV ÇEŞME PROJESİ!
Öte yandan kamulaştırma tartışmalarının gölgesinde Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım İşletmeler Genel Müdürlüğü tarafından Çeşme ve Urla’da kamulaştırılan alanlar üzerinde yapılması planlanan Ege Turizm Merkezi-Çeşme Projesi’nin ayrıntıları ortaya çıktı. Proje kapsamında öncelikle otoyolun üstünde ve altında olmak üzere iki alt bölgede gelişim öngörülüyor. Toplam 9 bin 574 hektar genişliğindeki projenin yüzde 93,45’ini kamu alanları oluşturacak. Projede kamulaştırılacak alan yüzde 1,98’e denk gelen 190 hektara tekabül ediyor. Özel mülkiyet alanı ise 438 hektar olarak planlanıyor. Turizm tesislerinin denize sıfır planlanmadığı projede 20 golf sahası, termal merkez ve sağlık turizmine yönelik özelleşmiş turizm tesisleri, kongre merkezleri yer alacak. Kültür ve sanat merkezlerinin de yer aldığı projede, agro turizm alanı, doğa turizm alanı, ekstrem sporlar için uygun alanlar ve film stüdyolarına da yer ayrılacak. Düşük yoğunlukta yatay mimarinin uygulanacağı projede zemin artı 2 kat ile sınırlandırma yapılacak.

KISITLI SU KAYNAKLARINA BİR DARBE DAHA!
Projenin çevresel etkilerini değerlendiren İzmir Tabip Odası Çevre Sağlığı Komisyonu Başkanı Ahmet Soysal, “Bu uygulama ile birlikte bölgedeki çevre sorunlarının daha da derinleşmesi kaçınılmazdır. Çeşme ve Alaçatı bölgesinin en önemli sorunu içme ve kullanma suyu kaynaklarının son derece kısıtlı olması. Bölgede su sorununu aşmak için yıllar önce yapılan Kutlu Aktaş Barajı da soruna kesin çözüm olamadı. Özellikle nüfusun arttığı yaz aylarında Çeşme’de su sıkıntısı kriz boyutuna ulaşıyor. Bölgedeki su sorununu bu projenin daha da derinleşeceği görülüyor. Proje ile Çeşme-Alaçatı bölgesine turistler için büyük ‘golf sahaları’ yapılması planlanıyor. Golf sahaları sürekli olarak sulanması gereken çim sahalar… Bu alanların su gereksinimi de az-buz değil; hektar başına yıllık 10 bin ile 15 bin m³ su tüketiyorlar. Su tüketimini özellikle Çeşme gibi su fakiri bir bölgede artıracak yatırımlar yapmak; akıl ve bilim dışı bir durum. Ayrıca bu sahalarda çok büyük miktarda suni gübre ve tarım ilaçları (pestisit) de kullanıldığı biliniyor. O nedenle de bölgedeki ekolojik dengenin olumsuz etkilenmesi kaçınılmaz bir sonuç” dedi.

BÖLGEYE EKOLOJİK SORUNLAR TAŞIYACAK
Projenin hayata geçirilmesi halinde bölgede yaşanabilecek çevre sorunlarının sadece su krizi ile sınırlı olmayacağını kaydeden Soysal, “Bölgede artacak karayolu ve yeni eklenecek hava trafiği, konut yoğunluğu, nüfus yoğunluğu başta hava kirliliği, gürültü artışı, doğal yaşamın olumsuz etkilenmesi, tarımsal alanların bölgedeki kirlilik ve oluşabilecek asit yağmurları sonucu verimliliğinin azalması gibi sorunlar karşımıza çıkacak diğer çevre sorunlarının sadece birkaçı. Sonuç olarak bu proje bölgeye yeni ekolojik sorunlar taşıyacaktır. Tamamen kapitalist üretim ve tüketim ilişkileri içinde; çevresel kaynakları tüketen, bölge insanının mutluluğunu bozan; sadece kar hırsı ile hazırlanan bu proje için başta meslek odaları ve sivil toplum örgütleri, bölge insanı bilimsel ve hukuksal çerçeve içinde karşı duruşunu gösterecektir” ifadelerini kullandı. (İlkses Gazetesi)

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir