MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Çiğli Belediye Başkan Aday Adayı CHP'li Doğan'dan iddialı sandık çıkışı!
Politika
6 Aralık 2018 Perşembe 11:33

Çiğli Belediye Başkan Aday Adayı CHP'li Doğan'dan iddialı sandık çıkışı!

CHP Çiğli Belediye Başkan Aday Adayı Cemal Doğan vizyonunu ve Çiğli için hedeflerini Gerçekizmir’e anlattı. Aday gösterildiği takdirde Çiğli’de şuana kadar ki en yüksek oyu alma noktasında iddialı olduğunu belirten Doğan başkan seçilirse gerçekleştireceği projelerle adından söz ettireceğini ifade etti.

Gizem TABAN / GERÇEKİZMİR - CHP’de yerel seçim hazırlıkları son sürat devam ederken, belediye başkan aday adayları da bir bir sahaya iniyor.

Partinin İzmir cephesinde aday adayı yoğunluğunun yaşanırken, aaha çalışmalarında halkın taleplerini dinleyen ve vizyonlarını anlatan aday adaylarından biri de Cemal Doğan…

'Yeni Çiğli için Yenilikçi Başkan' sloganıyla yola çıkan CHP Çiğli Belediye Başkan Aday Adayı Doğan, vizyonunu ve Çiğli için hedeflerini anlattı.

“Yeni Çiğli için Yenilikçi Başkan” sloganıyla yola çıktınız. Yeni Çiğli nasıl olacak ? Yenilikçi başkanın vizyonu neler?

Çiğli’de uzun yıllar görev yapmak istediğimiz için, Çiğli’ye verimli ve kalıcı projeler getireceğimiz için, Çiğli’nin çehresi yeniden değişeceği için bu sloganla yola çıktık. Sloganlarımızdan birine de “Projelerimiz ömrümüzden uzun olsun” dedik. Çünkü gerçekleştireceğimiz projelerimizle ismimizden söz ettireceğiz. Biz, bu dünyadan göçtüğümüzde dahi Çiğli halkı yaptığımız projeleri söyleyecek. Biz kimse başarısız olduğu için aday adayı olmadık. Çıtayı yükseltmek için aday adayı olduk. Projelerimizin hepsi Türkiye’de örnekleri olan projeler… İzmir geneline baktığımızda Çiğli gerçek anlamda projeye ihtiyaç duyulacak bir hale gelmiş bir ilçe… O yüzden “Yeni Çiğli için Yenilikçi Başkan” diyoruz.

Aylardır sahadasınız. Bir aday adayı olarak vatandaştan nasıl geri dönüşler alıyorsunuz. Aday gösterildiğiniz takdirde sandık hedefiniz nedir?

Bunu daha önceki açıklamalarımda da iddialı bir şekilde söyledim. İttifaklara rağmen, aday gösterilirsem Çiğli’de şimdiye kadar ki en yüksek oyu alacağım. Çünkü vatandaştan, sahadan aldığım izlenim bu yönde… Birçok sivil toplum kuruluşunun desteğini aldım, bunların içinde farklı siyasi görüşte olanlar da var. Bu güven ve samimiyet beni ciddi şekilde mutlu etti. Geldiğim günden beri enerjimi hiç kaybetmeden sabahtan geceye kadar sokaktayım. İnsanları ne mezhepsel olarak ne köken olarak ne memleket olarak ayırmadım. Herkesin belediye başkanı olacağım, herkese eşit mesafede olacağım dedim. Kanaat önderleri ile yaptığımız görüşmelerde çok güzel geri dönüşler aldım. Zaten bu enerjiyi almasaydım bu kadar kısa sürede böyle bir enerjiyle hem çalışamazdım hem de bu kadar mutlu olmazdım. Türkiye’de şöyle bir gerçek var; yerel seçimlerde insanlar önce hizmete sonra partiye bakar. Toplumumuz duygusal bir toplum. Farklı siyasi görüşlerde olan, yahut oy verme noktasında kararsız olan vatandaş adaya güvendiğinde, beğendiğinde bunu zaten belli ediyor. Zamanında farklı siyasi partilere oy vermiş kitlelerden yoğun olarak ; “Çiğli’ye getirdiğiniz enerji, projelerinizin somut olması, belediyeci kökenli olmanız, hem iş adamı hem akademisyen kökenli olmanız, genç olmanızdan dolayı Sizin Çiğli’ye damga vuracağınıza inanıyoruz. Bu yüzden aday olursanız sizi destekleyeceğiz” diyenler oldu. Başarılı olacağıma inancım tam ama dürüst olmak gerekirse bu kadar kısa sürede bu kadar olumlu tepki alma beklentim yoktu. Bunlar beni daha da çok motive etti.

Çiğli halkının talepleri ve beklentiler neler?

Çiğli’de 3 bölge var. Ekonomik durumu iyi olan vatandaşlarımızın yaşadığı bölge, orta gelirli vatandaşlarımızın yaşadığı bölge ve dar gelirli vatandaşlarımızın yaşadığı bölge… Ben Çiğli’yi küçük bir Türkiye’ye benzetiyorum. İnsanlarımızı ziyaret ettiğimiz bölgeden bölgeye isteklerin değiştiğini görüyoruz. Örneğin gecekonduların olduğu bölgeyi ziyaret ettiğimizde kadınlarımızdan en çok kreş talebi geliyor. Kadınlarımızdan en çok gelen ikinci talep ise kendi el emeklerini sergileyebilecekleri üretim merkezleri… Sosyal tesisler, spor tesisleri istiyorlar. Gençlerin zararlı maddelerden uzaklaşması için rehabilitasyon merkezleri istiyorlar. Çocukları için park istiyorlar.  İşsizlik oranı yüksek, işsiz gençlere iş alanı istiyorlar. İbadethane ile ilgili ciddi talepler var. Her bölgeye göre talepler değişiyor ancak en büyük sorun Çiğli’nin bir çekim merkezinin olmaması. İnsanların akşamları gidebileceği bir park alanı, kent meydanı yok. İlçenin canlanması lazım. Biz şunu söylüyoruz; Çiğli geçiş güzergahı olmayacak. Çiğli çekim merkezi olacak. Daha düşük bütçeli belediyelerde yapılan projeler neden burada da yapılmasın. Demek ki bir tıkanıklık var. Başka belediyelerde bunlar yapılıyorsa demek ki belediye halk ile bütünleşmiş. Ben de diyorum ki, belediye başkanı olursam halkımla bütünleşerek belediyeyi yöneteceğim.

Cemal Doğan neden Çiğli Belediye Başkanı olsun?

Birincisi, yıpranmamış, yeni ve genç bir yüz… Sokaklarda çalışarak, disiplin içerisinde, hem öğrencilik hayatında, hem profesyonel sporculuk hayatında hem iş hayatında başarılı olmuş biri. Bunlarda başarılı olmuş birinin siyasi hayatta da başarılı olacağına hem kendim hem de dokunduğum insanlar inanıyor. Bunu kimseyi küçümsemek için söylemiyorum yanlış anlaşılmasın ancak geçmişten gelen bu liderlik ruhum olmasaydı daha farklı kategorilerde hizmet ediyor olurdum. Ben hayatımda hep zoru seçtim. Kolayı herkes yapar, önemli olan zoru başarmak. Zoru başardığınızda kitle arkanızda durur. Yeni bir yüz olmama rağmen gençlerimiz, yaşlılarımız, çocuklarımızın menfaatsiz bir şekilde etrafımızda toplanması, onların verdiği enerji benim için çok önemli… Bu enerji Çiğli’ye hatta ilçenin dışına bile yayıldı. Benim burada dezavantajım yeni yüz olmamdı. Ama bunu çok iyi bir çalışma temposuyla, çok iyi projelerle avantaja çevirdik.

Çiğli için nasıl bir kent kimliği kazandırmak istiyorsunuz?

Çiğli hak ettiği yerde olacak. Çiğli’de yaşayan vatandaşımız akşamları farklı ilçelere gidiyorsa demek ki gerçek kimliğine ulaşmamış. Hem bunu hem iş, hem sosyal, hem kültürel anlamda söylüyorum. Baktığımızda Çiğli’de sinema yok, kültür merkezi yok, alışveriş merkezi, kent merkezi yok. Bunlar çağdaşlık  ile ilgili değerlerdir. Eğer biz Çiğlimizi diğer ilçeler gibi çağdaş, modern bir hale getireceksek bunları yapmamız lazım. Yani 22 kilometre sahil bandımız varken, yürüyecek bir sahil yolumuz yoksa bu bizim sorunumuzdur. Bunlar Çiğli’ye gelince modern bir ilçe olacak. Modern tiyatro gruplarımız olacak, sinemamız olacak, festivallerimiz olacak. Çiğli’de olan doğa İzmir’de başka bir yerde yok. Hayvanat bahçesi, kuş cenneti burada, yeşil alanları çok fazla… Bunlar yeterli mi? Değil. Önemli olan buraları çekim merkezi haline getirmek. Çiğli’yi hem ekonomik hem kültürel anlamda İzmir’in konuşulan bir ilçesi yapmak istiyoruz.

Başkan olursanız çalışmalarınıza nereden başlayacaksınız?

Kesinlikle, gelir durumu düşük bölgelerden başlayacağız. Hangi mahalleye gittiysem ciddi anlamda dışlanmışlıklarını dile getirdiler. Oraya hizmetler tabi ki yapılmış. Ama oradaki insanların taleplerine öncelik olarak cevap vermek istiyorum. Ardından da ilk büyük projeme başlayacağım. İlk başlamak istediğim proje ise kent meydanı… Kent meydanının denizle birleşmesi en büyük hayalim. Çiğli halkının yanı sıra çevre ilçelerden de insanların geleceği bir yer olacak. Orada da üretim sistemine dayalı merkezlerimiz olacak, sosyal alanlarımız olacak. Bunların hepsini belediye bütçesiyle yapacağız demiyoruz, iş adamlarımızla yap-işlet-devret modeliyle yapabiliriz. Bunların birçok örneği var. İlk 5 yılda büyük projelere başlamayı düşünüyoruz. Ancak bunun yanında belediyeciliğin asıl olan hizmetleri, altyapı ile ilgili asfalt fabrikası yapmak benim uzmanlık alanım. Bir hazır beton tesisi kurmayı düşünüyorum, bir ekmek fabrikası… Bunlar bütçesine göre küçük üretimli tesisler de olabilir büyük üretimli tesisler de olabilir.

Başkan olduğunuz takdirde ilçe örgütü ile nasıl bir diyalog kuracaksınız?

Ben ilk geldiğimde toplantımı 4 arkadaşla yapmıştım. Ben arkadaşlara şunu söyledim; “Ben belediye başkanı olursam asla örgüte müdahale etmeyeceğim” dedim.  Çünkü ben nasıl özgür bir şekilde hareket etmek istiyorsam, ilçe örgütü de demokratik ve özgür bir şekilde hareket etmelidir. Biz de şöyle bir anlayış var. Belediye başkanı koltuğa oturduğunda kendini ilçe örgütünün üzerinde görebiliyor. Tam aksine, ilçe başkanı belediye başkanının üzerindedir. Ben seçilirsem ilçe başkanımın emrinde olacağım. Çünkü ilçe başkanı genel başkanımızın Çiğli’deki vekilidir. Parti kültürümüzün bize öğrettiği budur. İlk geldiğimde haklı olarak ilçe örgütü soruyordu, ama zamanla bu kırıldı. Ben başkan olursam ilçe örgütüne sadece destek olurum, müdahele etmem. Ben şuanda da kendimi yabancı hissetmiyorum, evimdeyim. Cumhuriyet Halk Partisi’nin tabelasının olduğu hiçbir yerde ithal aday diye bir şey yoktur. Çiğli’deki CHP tabelasının olduğu yer de bizim evimizdir, Hakkari’deki de, Sinop’taki de…

Son çıkan kanuna göre belediye bütçelerinin yüzde 30’unda kesinti olacak. Başkan olursanız tasarladığınız projeler için bütçe yetersiz kalırsa nasıl bir yol izleyeceksiniz?

İş hayatımda uzun yıllar yöneticilik yaptım. Belediye meclis üyeliğinde plan ve bütçe komisyonunda, imar komisyonunda görev yaptım. Bu görevlerde bulunduğum için bütçe konusuna hakimim. Bütçe ile ilgili çıkan kanundaki açığı kapatmanın tek yöntemi var. Bu da üretim ekonomisine dayalı yatırımlar yapmak.  Yani, bir yılda 3 defa asfalt söküp yapacağımıza, ki gerçekten ihtiyaç olduğunda bunu yapacağız. Ama ihtiyaç yoksa yeni iş ilanları, işsizlere istihdam sağlama noktasında üretim ekonomisine dayalı üretim merkezleri açmamız gerekiyor. Örneğin Çiğli tarım bölgesi olmasına rağmen bir fidan satış merkezimiz yok. Bir fidan satış merkezimiz olsa bu hem kaynak sağlar hem de istihdama katkısı olur. İzmir’in en büyük sanayilerinden ikisi Çiğli’de bulunuyor. Sanayi yöneticileri, iş adamları ile yapacağımız görüşmelerde bu yeni üretim modelinde onların da desteğini alarak yeni işletmeler açıp belediyeye kaynak sağlamak zorundayız. Yeni açacağımız kültür merkezleri, sosyal tesislerden gelecek gelir kaynakları ile bu boşluğu dolduracağız. Türkiye’de bunun birçok başarılı belediyede örnekleri mevcut…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir