İYİ Parti'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Özlale, sahilde gençlerin sorularını yanıtladı.
Gelen bir soruya Ümit Özlale, binlerce belediye işçisini partisine bakmadan işten çıkaracağını açıkladı.
"İzmir CHP'nin kalesi değildir" diyen Özlale, "53 bin belediye çalışanı var. 53 bin kişinin yaptığı işi 25-26 bin kişi de yapabilir. Eğer İzmir'in kalesi ise benim adaylığımdan korkmamaları lazım. Ümit, sen çıktın oyları böleceksin dememesi lazım" ifadelerini kullandı. Özlale, "İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çok sayıda bankamatik memuru olduğunu düşünüyorum” iddiasında da bulundu.
Özlale'nin ortaya 'bankamatik' iddiası ve 'işten çıkarma' çıkışı siyasette tartışma konusu oldu.
ÇIRAY'DAN AÇIKLAMA: AKP DAHİL KİMSE İŞİNDEN EDEMEZ
CHP ve İYİ Parti İzmir Milletvekili olarak 24, 25, 26 ve 27. Dönemlerde TBMM’de görev yapan Dr. Aytun Çıray, sosyal medya hesabından açıklama yaparak Özlale'yi 'işten çıkarma' açıklaması üzerinden hedef alırken, Büyükşehir Belediyesi'ni de iddialar karşısında sessiz kalmakla eleştirdi.
Çıray şu açıklamada bulundu;
Baştan açıkça ifade edeyim; asla kimse ile kısır bir siyasi polemik niyetim yok.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin personellerinin "yarısının bankamatik memuru" olduğuna dair iddia hakkında onlarca telefon almasaydım ve bu açıklamayı yapıncaya kadar İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden resmi bir açıklama gelseydi fikir beyan etmeyecektim.
Şimdi siyaset üstü bir bakış açısı ile öncelikle belirtmek isterim ki;
Şu anda bu açıklamanın medyaya konu olması, yaklaşık 30 bin işçiyi, (53 bin denmiş ama iştiraklerle beraber o kadar işçi yok diye biliyorum) aileleriyle beraber 120 bin kişiyi tedirgin etti.
Ancak kimse endişe etmesin; devletin devamlılığı ilkesi nedeniyle AKP dahil kimse binlerce çalışanı işinden edemez.
Böyle bir teşebbüste işçilerin yanında yer alırım.
Diğer yandan İzmirlilerin de vergilerinin doğru ve adil harcanmasını istemelerinden daha doğal bir hak olamaz.
Sayın Kılıçdaroğlu, bir hesap uzmanı hassasiyeti ile her konuşmasında, "liyakat"a vurgu yaparken aynı zamanda bunu kast ediyor.
Ayrıca beyanlardan anladığım kadarı ile söz konusu partiler arasında hâlâ bir seçim iş birliği kapısı açık.
Ancak böyle iddialar ve bu iddialara karşı suskunluklar vatandaşımızın var olan umutsuzluğunu ve öfkesini beslemekten başka bir işe yaramıyor.
Tek derdim, yıllardır her alanda lâik demokratik rejim için direnen İzmirlilerin, seçimlerde daha büyük bir bedel ödememelerini sağlamak.
Sayfa başına git