Yenigün TV'de Gazeteci Sercan Avcı’nın hazırlayıp sunduğu Kafe Siyaset programının bu haftaki konuğu, 24. 25. 26. ve 27. dönem İzmir Milletvekili Aytun Çıray oldu.
YEREL SEÇİMLERLE İLGİLİ ‘ÖZEL’ PARANTEZ
Yerel seçimlerle ilgili değerlendirmede bulunan Çıray, “ Seçim sonuçlarında bu kadarını öngörmemiştim, bence kimse de öngörmemiştir. Toplum sessizce gitti, son dakika tavrını ortaya koydu. Bir sessizlik vardı. Bunu süreçte dile getiriyordum. Bu sessizliği 2002’den biliyorum. 57. hükümeti millet tasfiye etmişti. Aynı sessizlik o dönemde vardı. AKP ağır bir darbe almadı ama 22 yıllık siyasi varlığında ilk defa ikinci parti oldu. Türkiye bir nefes aldı. Onlarda kendilerine çeki düzen verme durumunda kaldılar. Konjonktür el veriyorsa buna uygun siyaset üretebiliyorsanız toplum değerler üzerinden değil hizmet üzerinden oy vermeye başlıyor. Bu seçimler kaybedilseydi CHP açısından sorumlusu Özgür Bey olacaktı. Nasıl faturası başarısızlıkta ona kesilecekse, bu seçim başarısının da olumlu faturası Özel’e kesilmeli. Lider kalma çıtasını bence bu seçimde aştı” dedi.
“CHP’DEKİ DEĞİŞİM BEKLENTİ YARATTI”
CHP’de yerel seçimler öncesi gerçekleşen kurultay ve lider değişiminin yerel seçime yansıması ile ilgili sorulan soruya Çıray şu yanıtı verdi;
“Bir iddiadır değişim. Siyasette eskimeyen iki laf vardır; yenilenme ve değişim. Bunlar çoğu zaman parti içinde değil, parti dışında bir parti, diğer partiyi muhalefet ediyorsa yenileşme ve değişim dönüşüm iddiasında bulunuyor. Bu dünyanın her yerinde böyle olur ve değişmeyen iki slogandır bunlar. Önemli olan bunun içini doldurmak. Şimdi tabii o konjonktür, Cumhuriyet Halk Partisi'nin içerisindeki kadro değişme algısı. Çünkü ben bütün arkadaşlarımı tanıyorum. Kemal Bey dışında bütün arkadaşlarım orada görev yapıyor. Yani demek ki muazzam değişim yok. Sadece liderde değişim var. Ama bu bir beklenti yarattı. Gerçekten değişimden söz etmek istiyorsak bunu bir program olarak görmeliyiz. O zaman yani değişim demek Türkiye'ye yeni bir şey söylemek demektir. Türkiye'nin önüne yeni bir program koymak ve o programın etrafında Türk seçmenini birleştirmek. Tek başına iktidar olmaktır. Bu zaman içerisinde göreceğiz. Daha değişim lafının altı doldurulmuş değil”
ÜYE YAPISINA VE ÖNSEÇİME DİKKAT ÇEKTİ
Çıray, genel başkan yardımcılığı ve 3 dönem milletvekilliği yaptığı CHP’de Eylül ayında yapılacak olan Tüzük Kurultayı için üye yapısına ve önseçime dikkat çekti. Çıray, “ CHP’de üye yapısının sağlıklı hale getirilmesi gerek. Genel başkanlara verilen kontenjan hakkı dışında üyelerle önseçim yapılması gerek. Üye katılımının mutlaka sağlanması gerek. Yoksa İYİ Parti’nin temayül yoklamasına döner. Dolmuşlarla üye getiren kazanır. Bu da sağlıklı değil. Sağlıklı üye bazlı önseçimin çok daha iyi sonuçlar vereceğini düşünüyorum. Yüzde 5 yetki veriliyor genel başkanlara kontenjanda. Şarttır bu… Devlet yönetiminde görmek istedikleri simler olabilir. Bu isimler önseçimde çıkamaz. Delegeyle yapılacak seçimleri sağlıklı bulmam. Kayıtlı üyelerle olmalı. Üyeler de kendilerine verilen bu yetkiyi liyakata oy vermeli” diye konuştu.
"TÜRKİYE’YE YAPILMIŞ EN BÜYÜK KÖTÜLÜKLERDEN BİRİ PARLAMENTER SİSTEMDEN VAZGEÇMEK"
Çıray ‘yeni anayasa’ tartışmaları ve ‘Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi’ özelinde çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Çıray şunları söyledi;
“Muhalefet niye tekrar parlamenter sisteme geçirme iddiasından vazgeçti. Türkiye’de tekrar güçler ayrılığı rejimine geçilmesi gerek.
Bu meclis anayasayı tümden değiştiremez. Bazı maddeleri değiştirebilir. O maddeleri de değiştirdiğiniz zaman mutlak güçler birliğinden güçler ayrılığı rejimine geçeceksiniz. Yeni anayasaya ihtiyaç yok. Türkiye’de anayasa değişikliğine ihtiyaç var.
Tayyip Bey’e layık görmediğimiz yetkileri ben kimseye layık görmüyorum. Türkiye’nin kaderini insanların ruh haline bırakamayız. Nerede muhalefetin bu iddiası. Değiştirebilirsin ya da değiştiremezsin sen herkesin kafasına bu iddiayı sokacaksın.
CHP’NİN EN BÜYÜK SINAVI 'AK PARTİ’DEN FARKI YOKMUŞ’ DEDİRTMEK OLUR
Tek insan rejimi nedeniyle particilik kayırmacılık daha çok öne çıktı. Bazı atamalarda duyuyorum eş dost akraba kayırmacılığı. CHP’nin dikkatini çekeceğim doğrusu. İzmir’de de duyuyorum bazı atamalarda eş dost kayırmacılığı. O zaman kendi iddianızı kaybedersiniz. Bu dönemde CHP’nin en büyük sınavı ‘CHP’nin de AK Parti’den farkı yokmuş’ dedirtmek olur.
MUHALEFETİN BU KONUDAKİ SÖYLEMİ YETERSİZ DEĞİL, HİÇ YOK!
Türkiye’ye yapılmış en büyük kötülüklerden biri parlamenter sistemden vazgeçmek halkın seçtiği Cumhurbaşkanıyla bu tek insan rejiminin arkasından gelmesidir. Cumhurbaşkanları bence partiler arası uzlaşmayla geçmişte olduğu gibi ama askerin asla vesayeti dışında parlamento tarafından seçilmelidir. Aksi halde siyasi bir Cumhurbaşkanı olur. Bu siyasi cumhurbaşkanı birleştirici toparlayıcı ve partiler üstü olamaz.
Tayyip Bey ‘parlamenter sisteme dönüş kapandı’ diyebilir bunu savunabilir. Sen başkasını savunacaksın. Bugün konuşmaya başlarsınız 2-3 sene sonra sonuç alırsınız. Ama yapmak zorundasınız. Muhalefetin parlamenter sistem için bu konuda söylemi yetersiz değil hiç yok. Bana göre misyon yapmalı muhalefet bunu. Demokrasi olmalı, güçler ayrılığı olmalı misyonu…
Bu sistem o kadar yanlış ki. Özgür Özel her gün mitingler yapıyor kapı kapı dolaşıyor gayret gösteriyor. Herkes diyor ki ‘aday olma, dur daha… Başındayız işin.’ O zaman CHP Genel Başkanının fonksiyonu ne olacak. Bunu söylerken sistemin yanlışlığını anlatıyorum. Özgür Özel’e herkes diyor ki ‘koşsun çalışsın başkası aday olsun’. Bu sistem nifakçı bir sistem. Herkes Kemal Bey’i ittifaklar nedeniyle eleştirdi. Bu sistem devam ettikçe yüzde 1’lik bir parti ile ittifak yapmak zorunda kalabilirsin.
‘Koalisyonları kaldıracağız’ diye getirilen bu sistem tam aksine ittifakları zorunlu hale getirdi. Hem de yüzde kaç oy alacağını bilmediğimiz partilerle ittifak yapacaksın.
Türkiye’nin bana sorarsanız birinci gündemi bu anayasanın güçler ayrılığı şeklinde yeniden düzenlenmesidir. Demokratik meşruiyet için iki temel şeye ihtiyaç var. Millet iradesinin tekrar parlamentoya yansıması . İki gerçek ve özgür basın.”
“CHP CUMHURBAŞKANI ADAYI TARTIŞMASINA GİRMEMELİ”
CHP’den bazı isimlerden gelen ‘cumhurbaşkanı adayı’ açıklamaları tartışma yaratırken, Çıray çarpıcı tespitlerde bulundu. Çıray şunları söyledi;
“Özgür Özel erken açıklamalar yaptı bu konuda. CHP asla Cumhurbaşkanı adayı tartışmasına girmemeli. İki doğal aday zaten gözüküyor. İstanbul ve Ankara belediye başkanları…İkisi de potanın içerisinde. Başka kimler girecek potaya göreceğiz. Birileri çıkabilir. Parti meclisi ve parti karar verecekse çok zor iştir. Parti Meclisi demek yüzde 60 oranda genel başkan demektir. Devasa bir makam için sorumluluk yüklenmek ağır iş. Partiyi etkiler. Bölünmeye gidecek kadar çok etkileyebilir. O anlamda üyelerin seçimine başvurulabilir. Normal düzende olsa bu tartışılmayacaktı. Özgür Bey’in sırtında ağır bir yük var. Partiyi kavgasız gürültüsüz büyük bir seçime taşımak hazırlamak ve seçime girerken de bir kişi üzerinde ittifaka sağlamak.”
"ERKEN SEÇİM ERDOĞAN’IN TERCİHİNE BAĞLI"
Çıray, “ufukta erken seçim var mı?” sorusuna “Tayyp Bey’in tercihine bağlı. Aday olacaksa zaten erken seçim yapmak zorunda. Ancak parlamento karar alırsa aday olabilecek. Geçen seçimde de aday olamazdı” dedi.
"AKP’DE METAL YORGUNLUĞU VAR… KADROLARI TÜKENDİ"
AK Parti’nin kadrolarının tükendiği iddiasında bulunan Çıray, “ AKP bence çoktan beri aşağı doğru bir ivmede. Tayyip Bey seçimi kazanırken yüzde 35 ile aldı partisi. Bir metal yorgunluğu var. Kadroları tükendi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayını gördünüz (Murat Kurum). Bana sorarsanız orta halli bir ilçeye belediye başkan adayı belki olabilir. Bu şahsiyet bakanlık da yapmış yani. Liyakat gitmiş Türkiye’de. Ankara adayı ilan ettikleri gün zaten yüzde 15 Mansur Bey’e yazdı. Bu neyi gösteriyor; Yeni parlak isimleri yok. Geçmiştekilerin bir kısmı yıpranmış bir kısmı küsmüş. 22 sene ne demek. Türkiye’nin bugün kişi başına düşen milli gelirin 25 bin dolar olması lazım. Hala 8,9 bin dolar” dedi.
“MERAL HANIM ÖYLE BİR PARTİ BIRAKTI Kİ…”
İYİ Parti'de yaşanan genel başkan değişimini yorumlayan Çıray, " Müsavat Bey'in Allah yardımcısı olsun. Meral Hanım (Meral Akşener) öyle bir parti bıraktı ki. Ayağa kaldırmak çok zor. Bir bütün olarak güven kaybı oldu. Bu asla Müsavat Bey ile ilgili değil. Müsavat Bey’in kucağına bir ateşten top konuldu ve kaçıldı. Kaçtı çünkü toplumun içine çıkamaz artık. Çok üzücü. 25, 26 senelik arkadaşlığımız var siyaset dışında. FETÖ’cülerin İYİ Parti’den aday gösterilmesi artık testiyi taşıran son damla oldu. Kabul edilemezdi. Onu kabul etseydim ve aday olsaydım ailemin yüzüne bakamazdım. Müsavat Bey’e başarılar diliyorum. İşi zor o anlamda ben umutsuzum kendisine bırakılan miras çok kötü bir miras” dedi.
“ADAY OLSAYDI NE OLACAKTI… SOKAĞA ÇIKAMAZSIN!”
“Bir genel başkanın bırakma kararı alması değerli değil mi?” sorusu üzerine Çıray, “ Bıraktırıldı. Toplumsak baskı. Aday olsaydı ne olacaktı? Sokağa çıkamazsın. Herkes sana soracak yol boyunca. Ne cevap verecekti?” dedi.
“İYİ PARTİ’DE TEKRAR SİYASET YAPMAYI DÜŞÜNMEM”
“İYİ Parti’nin yeni Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun partiden ayrılanlara geri dönüş çağrısı vardı. Yeniden İYİ Parti’ye döner misiniz?” sorusuna yanıt veren Çıray, şunları söyledi;
“Tekrar söylüyorum. İYİ Parti teşkilatlarının hakkı ödenmez parası yokken insanlar bir büyük heyecanla kurdular. Eğer bu partinin ipi çekilmemiş olsaydı bugün AK Parti’nin rakibi haline gelmiş olacaktı. Bu aşamadan sonra ben şahsen İYİ Parti’de siyaset yapmayı düşünmem. Benim bunu düşünmemem başkalarına mesaj anlamda değil herkesin kararına saygı gösteririm.” Dedi.
“CHP’DEN TEKLİF VAR”
Çıray yeni dönemde herhangi bir siyasi partiye geçip geçmeyeceğine ve kendisine teklif gelip gelmediğine dair açıklamada bulundu.
Çıray, “Gerçekten teklif var. Tabi ki Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) de var. Bundan sonra şunu söyleyeyim; Şu andaki pozisyonum düşüncelerimi daha açık söyleme imkanı sağlıyor bana. Bir parti disiplini dışındayım. Gönlüm sayın Özgür Özel’in ve CHP’nin başarılı olması. O yönde de fikirlerimi ifade ediyorum. Bu aşamada henüz erken buluyorum aktif siyaset için. Bir de her şeyi yapıp geldik. Ben devletin yeniden inşa edilmesi kanaatindeyim. Bu aşamada Aytun Çıray senin 30 yıllık deneyimine ihtiyaç var derlerse memnuniyetle destek olurum, içinde olurum. Şu anda aktif siyaset için erken görüyorum” ifadelerini kullandı.
ÇARPICI ASLANOĞLU ÇIKIŞI!
Belediye kadrolarına atamalar üzerinden CHP’ye uyarıda bulunan Çıray, CHP İzmir İl başkanı Şenol Aslanoğlu’nun basında da yer alan Narlıdere Sahilevleri’nde tamirat ruhsatıyla sıfırdan başladığı villa inşaatı üzerinden çarpıcı bir çıkışa imza attı. Çıray, “İzmir özelinde söylüyorum yine eş, dost, akraba atamaları var. Liyakat meselesinde soru işareti var. CHP’nin çok beyefendi bir İzmir İl Başkanı var. Tunç Bey ile siyaset yapıyordu. Şu anda yeni siyasete adapte oldu. Bu arkadaşımızın medyadan duyduğuma göre imar planına aykırı bir inşaatı var. Ben olsam onun yerine bunu yapmam doğruysa bu. Eğer siz bunu yapmıyorsanız Özgür Özel istediğini yapsın toplumsal güven kaybı ortaya çıkar bir süre sonra”dedi.
Sayfa başına git