Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi İzmir İl Yönetimi, genel merkez Gençlik, Kadın, Doğa Hakları ve Çevre Politikaları Başkanlıklarının ortak projesi ile İzmir'de atık toplama etkinliği ile “kaybedecek zaman yok” dedi.
Türkiye bir yandan Ege ve Akdeniz’de orman yangınları bir yandan da Batı Karadeniz’de sel felaketiyle mücadele ederken, DEVA Partisi çevreye dikkat çekti. DEVA Partisi İzmir İl Yönetimi, genel merkezin Gençlik, Kadın, Doğa Hakları ve Çevre Politikaları Başkanlıklarının ortak projesi ile atık toplama etkinliği gerçekleştirdi.
Ösen: Çevre en acil sorun
DEVA Partisi İzmir İl Başkanı Seda Kaya Ösen, iklim değişikliğinin insanlar, bitkiler, hayvanlar, diğer canlılar, çevre ve ekonomi üzerinde geniş kapsamlı ve yıkıcı etkilerine işaret ederken, insanlığın karşılaştığı en büyük ve acil sorunlardan biri haline geldiğini söyledi.
Vatandaşların sağlık ve refahının çevre ile ilgili risklere karşı korunması için, kirliliğin önlenmesi ve doğal kaynakların ekolojik dengeye zarar vermeyecek biçimde kullanılmasını temel hedef olarak belirlediklerini bildiren Ösen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Üretilen atıkların, çevre ve insan sağlığı için bir tehdit olmaktan çıkarılarak, ekonomi için bir girdiye dönüştürülmesini amaçlayan atık yönetim stratejimiz “sürdürülebilir kalkınma” yaklaşımının temellerinden birini oluşturacaktır. Bununla birlikte, atıkların öncelikle kaynağında azaltılması, geri dönüşümü, tekrar kullanımı ve enerjiye dönüştürülerek ekonomiye kazandırılmasını teşvik edeceğiz.”
Çevreye ilişkin politika, plan ve projeler belirlenirken kamu, özel sektör ve sivil toplum örgütlerinin sürece dahil edileceğini vurgulayan Ösen, farkındalık kampanyalarıyla da halkın bilinçlenmesini ve bilgiye erişimini sağlayacaklarını da vurguladı.
Çevreyi kirletenler daha çok vergi ödeyecek
Seda Kaya Ösen, DEVA Partisi iktidarında çevreyi kirleten bütün kurum, kuruluş ve şahıslara “kirleten öder” ilkesi doğrultusunda en ağır ve caydırıcı yaptırımların uygulanacağını belirtirken, “Çevreye zarar veren faaliyetler üzerindeki vergileri, harçları ve ücretleri arttıracak, kirletici faaliyetleri destekleyen sübvansiyonları kaldıracak ve kamu alım kurallarında değişiklikler yapacağız. Çevre odaklı yatırımlara, teknolojik yeniliklere ve temiz teknoloji kullanımına daha fazla kaynak ayıracağız” dedi.