Benzine bu kez indirim geliyor!
Pandeminin getirdiği girişimcilik: Kiralık sandalye
Bakanlıktan 'Oruç Reis' açıklaması
Turizm cenneti Ege'ye tatilci akını
İzmir 13°
Mehmet İŞLER /GERÇEKİZMİR - Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, pandemi sürecine dair açıklamalarda bulundu. Kamu kurum ve kuruluşlarında esnek çalışma sistemine geçilmesine değinen Sarı, hem İzmir özelinde hem de ülke genelinde yapılması gerekenleri sıraladı.
Yetkililere ve yöneticilere seslenen Sarı, özel sektör ve kamu diye bir ayrım yapılmasının doğru olmadığını ifade etti. Ankara ve İstanbul’da birer haftalık dönüşüm uygulandığını vurgulayan Sarı, İzmir’deki günlük mesai düzenlemesine ayrı bir parantez açarken Sağlık Bakanlığı’nın süreçteki yetkili kurum olması gerektiğini söyledi.
SAĞLIK BAKANLIĞI BELİRLEMELİ TÜM TÜRKİYE’DE UYGULANMALIDIR!
Sarı, “İzmir Valiliği, kamu kurum ve kuruluşlarına genelge gönderdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeler birer gün dönüşümlüye geçti. Ama Ankara ve İstanbul birer hafta yaptı. Bu sadece alandaki sirkülasyonu azaltmak adına yapılan bir şey. Esnek ya da uzaktan çalışma nasıl olmalı? Bir gün getiriyorsunuz bir gün gönderiyorsunuz. Bunda bir sorun yok. Biz geliriz, çalışma koşulları tam gün derlerse yine gelmek zorundayız. Ama siz sirkülasyonu azaltmak için Cumhurbaşkanlığı, İçişleri Bakanlığı, il valilerinin genelgesine göre çalışma koşulları belirliyorsunuz. Fakat herkes kendi pozisyonuna göre bir çalışma sistemi kuruyor. Bürolarda çalışanlarda dönüşüm var ama alanda çalışanlarla ilgili böyle bir şey yok. Onlar devamlı çalışıyor. Pandeminin ne kadar süreceğini bilmiyoruz ve bu işin doğru boyutta ele alınmadığını düşünüyoruz. Bu belediyelerin sorunu değil sadece. Belediyelerin üzerinden gidersek olduğumuz yerde belediyeyi suçlarız. Belediye de valiliğin genelgesine uymak zorunda kalıyor. Bu, hükümet politikası olmak zorunda! Ankara’daki hükümet politikasıyla İzmir’deki politika ayrı olmamalı. Bu konuyla ilgili Sağlık Bakanlığı çok net yetkili olmalı. Sağlık Bakanlığı şunu demeli; kamu kurum ve kuruluşlarında çalışma saatleri, düzen, işin yürüme biçimi budur, özel sektörde de budur. Ve bu tüm Türkiye’de aynı şekilde uygulanmalıdır” dedi.
KAMU-ÖZEL SEKTÖR AYRIMI YAPILMAMALI!
Sarı sözlerini sürdürdü ve “Kapsamlı bir organizasyon olması gerekirken Cumhurbaşkanlığı genelgesi ayrı çıkıyor, İçişleri Bakanlığı genelgesi ayrı çıkıyor, her ilin valisi ayrı bir genelge yayınlıyor. 1 Haziran normalleşme sürecinden itibaren pandemi iyi yönetilmemektedir. Bunu sadece kendi örgütlü olduğumuz belediyeler, kamu kuruluşları ya da özel sektör olarak düşünmüyoruz. Bir genelge çıkıyor onun peşine başka bir genelge çıkıyor. Doğal olarak çalışanlar başta olmak üzere herkesin kafası karışık. 1 Haziran ile birlikte AVM’lerin, açık alanların, düğünlerin, derneklerin halka açık olmasını sağlamak pandemiyi tırmanışa geçirdi. Pandeminin yükselişiyle birlikte tekrar önlemlerin arttırılması konusunda çalışma yapan hükümet başta AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tekrar esnek çalışma, uzaktan çalışma ve evden çalışma gibi çeşitli çalışma biçimlerini içeren çarkların dönmesi adına bir kararname gönderdi. Bunun üzerine İçişleri Bakanlığı 81 ilin valisine bir genelge gönderdi. Her valilik bu genelgeyi kendi coğrafi koşullarına göre farklı uyguladı. Oysa pandemi coğrafi koşullar dinlememektedir. Doğal olarak özel sektörün de kamunun da çalışma saatlerinin ve nasıl çalışacağıyla ilgili yönetmelik doğrudan Sağlık Bakanlığı’na bağlı kalmalı ve tek yetkili Sağlık Bakanlığı olmalı. Sağlık Bakanlığı’nın hem özel sektör hem de kamunun çalışma biçimlerini farklılaştırmadan eşit, adil bir şekilde, pandemiyi önleyecek şekilde düzenlemesi sağlanmalıdır. Ama maalesef İstanbul’da Ankara’da kamu kurum ve kuruluşlarında çalışma şekilleri birer haftayla devam ederken İzmir birer günlük dönüşüme geçmiştir. Bunu herkes kendine göre uygulamaktadır. Oysa hastalığın bir hafta içinde ya da bir gün içinde bulaşıp bulaşmadığını kimse tespit edemediğinden ve sağlık sisteminin de buna yetişememesinden dolayı işçiler ölüme terk ediliyor. Çoklu çalışma sistemleri bunu daha da tetikliyor. Yaz tatilinin bitmesi, okulların açılmasıyla birlikte şehirlerdeki sıkışıklık daha da artmaktadır. Bizim buradaki çağrımız şudur; taşeron, özel sektör, kamu, 657, sözleşmeli personel ayrımı yapmadan herkes eşit şekilde Sağlık Bakanlığı’nın çalışma koşullarını ilgilendiren bir genelgesiyle tüm yurtta farklılıklar gözetmeden pandemiye karşı çalışma koşulları belirlenmelidir” ifadelerini kullandı.
Sayfa başına git