Olay, 16 Temmuz 2023 günü, Fevzi Paşa Caddesi'nde meydana geldi. Düğün salonunda dekor amaçlı kullanılan duvar, düğün sırasında devrildi. E.E.G. (11) İ.S.Y. (7) ve Deniz Efe Çelebi duvarın altında kaldı. Çelebi hayatını kaybetti, yaralanan diğer çocuklar ise Torbalı Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı, sonrasında taburcu edildi. Deniz Efe Çelebi, İzmir Adli Tıp Kurumu morgundaki otopsisi sonrası Tire ilçesinde annesi Emel ile babası Engin Çelebi ve yakınlarının gözyaşları arasında toprağa verildi. Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında polis ekipleri, işletme sahibi Süleyman Tüner (74) ile mesul müdürü Salih Deniz Şenman'ı olay günü gözaltına aldı. İşlemlerinin ardından olayın ertesi günü adliyeye sevk edilen şüphelilerden Salih Deniz Şenman tutuklandı. İşletme sahibi Süleyman Tüner (74) ise serbest bırakıldı. Yaralanan çocukların ailesi, sanıklardan şikayetçi olmadı.
İDDİANAME HAZIRLANDI
Soruşturmayı tamamlayan İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın düğünde dekor amaçlı kullanılan duvarın altında kalan Deniz Efe Çelebi'nin ölümüyle ilgili hazırladığı iddianame, Torbalı 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede tutuklu sanık Salih Deniz Şenman ve tutuksuz sanık Süleyman Tüner için 'taksirle ölüme neden olma suçu'ndan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istendi.
BAHÇE DUVARI TANIMINA UYMUYOR
İddianamede, işletme içerisinde oyun pistinin sağ tarafında bulunan zeminden 15 santimetre yüksekliği olan 5,30 x 3 metre ölçülerinde beton atılarak oluşturulmuş platformun kuzey yön istikametinde bulunan duvarın yıkılması sonucu olayın gerçekleştiği belirtildi. Torbalı Belediyesi'ne yazılan müzekkere cevabında; duvarın, İzmir Büyükşehir Belediyesi İmar Yönetmeliği'nde tanımlı parsel sınırında yapılan bahçe duvarı tanımına uymadığı veya istinat duvarı niteliğinde olmadığı da kaydedildi. Duvarın dekoratif amaçlı yapılmış olduğunun, ruhsata tabi bir yapı olmadığı da iddianamede yer aldı.
SANIKLAR SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
İşletmenin sahibi Süleyman Tüner iddianamedeki savunmasında yaklaşık 10-11 yıl önce işletmeyi düğün salonu yaptıklarını, işletmeciliğiyle damadı Salih Deniz Şenman'ın ilgilendiğini, kendisinin iş yerine hiç gitmediğini belirterek, suçlamaları kabul etmedi. İş yerini işleten Şenman da savunmasında işletme mülkiyetinin kayınpederi Tüner'e ait olduğunu, yaklaşık 10 yıl önce açtıkları düğün salonunda işlerle ilgilendiğini ve gelirin de kendisine ait olduğunu belirtti. Şenman, söz konusu duvarın 2020 yılındaki tadilat ve yenileme işlemleri sırasında düğün fotoğraflarının sergilenmesi ile satışı için stant kurulması amacıyla yapıldığını ifade etti. Düğün sırasında çocuklar bölgede oyun oynarken aniden çıkan bir rüzgar nedeniyle duvarın yıkıldığını ve çok üzgün olduğunu dile getiren Şenman, kusurunun bulunmadığını söyledi.
'DİKKATSİZLİK, TEDBİRSİZLİK VE İHMAL'
İş güvenliği uzmanı ve inşaat mühendisi tarafından hazırlanıp dosyaya sunulan bilirkişi raporunda ise olayın ani olarak gerçekleşen bir doğal afet nedeniyle meydana gelmediğine, duvarın arkasındaki ağacın, rüzgarın etkisiyle salınımı sırasında sürekli duvara temas ettiğine yer verildi. Gerekli önemlerin işletmeci tarafından alınmadığına dikkat çekilen raporda, olayın önceden öngörülebilir, önlenebilir nitelikte, dikkatsizlik, tedbirsizlik ve ihmal sonucu, herhangi bir kasıt söz konusu olmaksızın meydana gelen, istenmeyen ölümlü kaza olduğu belirtildi. Raporda işletmenin yasal ruhsat ve işletme yetkilisi olduğu anlaşılan Süleyman Tüner'in güvenlik önlemlerini almaması nedeniyle olayın meydana gelmesinde ağır derecede teknik yönden etkisinin olduğu, iş yerinin işletmeciliğini yaptığını beyan eden Salih Deniz Şenman'ın, işletmenin sorumluluğu veya mesuliyetinin olması nedeniyle olayın meydana gelmesinde ağır derecede teknik yönden etkisinin olduğuna da yer verildi.
'EBEVEYNLERİN OLAYDA HERHANGİ BİR ETKİSİ YOK'
Raporda ayrıca düğün salonunun umuma açık bir yer olması nedeniyle herkes için güvenli bir mekan halinde tutulması gerektiğine, meydana gelen olayda yıkılan duvarın düğün salonu içerisinde bulunduğu dikkate alındığında, çocukların kendilerinin veya velisi olan ebeveynlerin olayda herhangi bir etkisinin bulunmadığına ayrıca iş yerine yapılan duvarla ilgili onaylı proje bulunmamasına vurgu yapıldı. Yıkılmasına neden olan ağaçların zaman içerisindeki gelişimi ve değişiminin işletmeci tarafından kontrol edilmesi ve tehlikeli durum mevcut olması durumunda gerekli önlemlerin iş yeri ve işletme sahibi tarafından alınması gerektiğine de yer verildi.
'OĞLUMU YİTİRDİM, GERİ GELMEYECEK'
Oğlunu kaybetmenin acısını yaşadığını söyleyen Engin Çelebi, "Söylenecek çok şey var ama ne desem boş. Karşı taraf bir kere bile arayıp sormadı. Bir kere bile bir ihtiyacımız olup olmadığını sormadı. Ancak olayda yaralanan diğer çocuğun yanından hiç ayrılmadı. Olayda yaralanan diğer çocuğun ailesi davasından vazgeçti. Oğlumu yitirdim, geri gelmeyecek. Adaletin en ağır cezayı vereceğine inanıyorum" dedi. (DHA)