MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Deniz Poyraz duruşmasında büyük panik: Silahla binaya girmeye çalıştı!
Güncel
18 Temmuz 2022 Pazartesi 10:01

Deniz Poyraz duruşmasında büyük panik: Silahla binaya girmeye çalıştı!

İzmir Adliyesi'ne, Deniz Poyraz davası öncesi silahla girmek isteyen M.Ö. (42), gözaltına alındı. M.Ö.'nün, ifadesinde, eski eşinin kendisine çocuklarını göstermediğini ve intiharını ise polislerin engellediğini söylediği öğrenildi. Duruşma da oldukça gergin anlara sahne oldu. Avukat Türkan Aslan Ağaç, sanık Gencer'in kendilerine dönerek eliyle boğaz kesme işareti yaptığını söylemesi üzerine gerginlik çıktı. Öte yandan dava için 12 Ekim'e erteleme kararı çıktı.

İzmir Adliyesi'nde, Deniz Poyraz davası öncesi yapılan basın açıklamasının ardından elinde silahla binaya girmeye çalışan şüpheli, polis ekiplerince gözaltına alındı. Bu sırada partililer ve polisler arasında kısa süreli gerginlik yaşandı.

Şüphelinin, M.Ö. olduğu, sabah erken saatlerde 112 Acil Çağrı Merkezi'ni arayarak eski eşi çocukları kendisine göstermediği için adliye önünde intihar edeceğini söylediği belirtildi.

M.Ö.'nün, ilk ifadesinde ise boşandığı eşinin kendisine çocuklarını göstermediğini ve intiharını polislerin engellediğini söylediği öğrenildi. 

Öte yandan Tutuklu sanık Onur Gencer'in yargılanmasına bugün 4'üncü duruşmayla başlandı. Duruşmada, sanık Gencer'in yanı sıra avukatlar, Poyraz'ın ailesi, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP milletvekilleri ve partililer salonda yerini aldı.

AVUKATLARIN SORULARININ ÇOĞUNU ‘CEVAP YOK’ DİYE YANITLADI
Onur Gencer'in tutuklu yargılandığı davanın 4'üncü duruşmasına kimlik tespitinin yapılmasıyla başlandı, ardından şikayetçi avukatlarına sanığa soru sormaları için söz verildi. Sanık Gencer, Avukat İmdat Ataş’ın sorularının büyük çoğunluğuna 'Cevap yok' dedi.  Avukat Ataş'ın 'Suriye’de kaldığınız yer askeri tesis içinde miydi?'’ sorusuna Gencer, 'İçindeydi' cevabını verdi. Gencer, bazı sorulara ise ‘Sorular yönlendirmeli. Kabul etmiyorum’ diye itiraz etti. Avukat Ataş'ın  'Sosyal medyadaki silahları nereden aldınız ve fotoğrafları nerede çekildiniz?' sorusuna ise Gencer, "Silahları çok severim, arkadaşlardan aldım. Fotoğrafı da Münbiç’te sizinkilerin karşısında çektirdim" diye cevap verdi.

AVUKATLARLA MAHKEME BAŞKANI ARASINDA TARTIŞMA
İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, soru sormak için hazırlandığı sırada mahkeme başkanı, geçen celsede yetki belgesiyle avukatların soru soramayacağı yönünde ara karar verildiğini hatırlatıp, izin vermedi. Bunun üzerine avukatlar ile mahkeme başkanı arasında tartışma yaşandı ve duruşmaya kısa süreli ara verildi. Aranın ardından duruşmaya devam edildi ve mahkeme başkanı bu kez İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel’e soru sorması için söz hakkı verdi. Gencer, Özkan’ın sorularının da büyük bölümünü yanıtlamadı. Yücel’in, HDP ve Kürtler ile ilgili düşüncelerini sorması üzerine Gencer, "Bu soruyu kabul etmiyorum. Kürtlerle HDP’yi aynı kefeye koyuyor. Irkçılık yapıyor" dedi. Sorulan bir soru üzerine

sanık Gencer, telefonunu teslim olduktan sonra bina içinde emniyet güçlerine teslim ettiğini, sosyal medyadaki paylaşımları kendisinin silmediğini, kimin sildiğini de bilmediğini belirtti.

'TOTEM YAPTIM'
Yücel’in daha önce Ülkü Ocakları toplantılarına katılıp, katılmadığı sorusuna Gencer, "Dokuz Eylül Üniversitesi Ülkü Ocakları toplantısına katıldığını söyledi. Ülkü ocağında çekilmiş bir fotoğrafının gösterilmesi üzerine sanık, 'Bebek katili Öcalan’a lanet ediyorduk'" diye konuştu.

Gencer, Baro Başkanı Yücel’in "MHP yöneticilerinden tanıdığınız var mı?’, ‘Telefonunuzda kayıtlı MHP’li yönetici var mı’ ve 'SADAT mensubu tanıdığınız ve ilginiz var mı?' sorularına da yanıt vermedi. Poyraz'ı öldürdükten sonra WhatsApp’tan paylaşım yaptığı hatırlatılan Gencer, 'Totem yaptım' diye karşılık verdi. Duruşmaya öğleden sonra kaldığı yerden devam etmek üzere ara verildi.

AVUKATLARIN HİÇBİR SORUSUNA CEVAP VERMEYECEĞİNİ SÖYLEDİ

İzmir'de, HDP il binasında Deniz Poyraz'ı tabancayla vurarak öldüren Onur Gencer'in tutuklu yargılandığı davanın duruşmasına öğlen verilen aranın ardından devam edildi. İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, sanığa 'G.A.' isimli kadınla ilgili soru sordu. Sanık Gencer, avukatların soracağı hiçbir soruya cevap vermeyeceğini söyledi. Ancak buna rağmen avukatlar sorularını sormaya devam etse de Gencer, sessiz kalıp cevap vermedi. Avukatların sorularını sormasının ardından tanıkların dinlenmesine geçildi.

TANIKLARA SÖZ VERİLDİ

İlk olarak Gencer'in olaydaki silahı satın aldığı av malzemeleri dükkanının sahibi M.D.'ye söz verildi. Gencer'i daha önceden tanımadığını belirten M.D., "Kendisini silah almaya geldiğinde tanıdım. Kemeraltı'nda av malzemeleri bayisiyim. Olaydan 15 gün önce sanık elinde satın alma belgesinin olduğunu söyledi. Bunun üzerine pazarlık yaptık ve işlemleri başlattık. 10 gün sonra da Gaziemir İlçe Emniyet Müdürlüğü'nce verilen belgenin ardından silahı aldı. Satın alma belgesi olmasaydı kendisiyle konuşmazdım bile. Bize genelde can tehlikesi olan, suç işleyenler geliyor. Sektörümüz bu şekilde" dedi. M.D., Gencer'in kendisine. Silahı sıklıkla yürüyüşe gittiğini, burada karşısına çıkan köpekleri kovalamak için alacağını söylediğini de ifadesinde anlattı.

'HEMEN IŞIKLARI SÖNDÜRÜP, KAPIYI KİLİTLEDİK VE POLİSİ ARADIK'

M.D.'nin ardından HDP İl Binası'nın üst katındaki dil okulunun sahibi Ö.G.'ye söz verildi. Ö.G., "Olay anında kurstaydık. Sesleri duyunca durumu fark ettik. Hemen ışıkları söndürüp, kapıyı kilitledik ve polisi aradık. Televizyondan da bizim kursun adının geçtiğini gördük. Bizle daha önce görüşmeye gelmiş. Ön kayıt işlemini yaptığımızı gördük. Polislerle de bu durumu paylaştık" dedi.

OKUL ARKADAŞLARI TANIK OLARAK DİNLENDİ

Olaydan bir gün önce Gencer ile görüşen okul arkadaşı G.Ö.A. da tanık olarak dinlendi. G.Ö.A., "Aynı üniversitede bölüm arkadaşıydık. Tanışıklığımız oradan gelir. Sanık, zaten her gün okula gelmezdi. Hafta bir veya iki kez anca gelirdi. Olaydan bir gün önce AVM'de buluştuk. Bilardo oynayıp, kahve içtik. Bana hiçbir şeyden bahsetmedi" diye konuştu.

G.Ö.A.'nın ardından Gencer'in arkadaşlarından F.Y.'ye söz verildi. F.Y., "Lisede arkadaş olduk. Zaman zaman telefonla konuşurduk. Van'a görev için gitmişti. Tatillerinde görüşürdük. Suriye'ye gittiğinde de konuşmuştuk ve oranın Türkiye'den daha rahat olduğunu söylemişti. Kimseyle siyaset konuşmam. Onur'la da konuşmadık" ifadelerini kullandı.

Tanık olarak söz verilen HDP Parti meclisi üyesi H.Y., "Hemen her gün 10.00'dan sonra parti binasına uğrarım. O gün de uğradım. Deniz ve sayman arkadaş oradaydı. Sonrasında ben ve sayman arkadaş çıktık. Her zaman gittiğim bir kafeye uğradım. Kapalı olunca geri partiye döndüm. Polisler oradaydı. Bizi yaklaştırmadılar. Polisin müdahale etmediğini gözlemledim. Partinin önünde sürekli duruyorlardı zaten. Katil işini bitirene kadar müdahale etmediler" dedi.

SALONDA GERGİNLİK YAŞANDI

Tanık konuşurken salon bir anda karıştı. Ayağa kalkan avukat Türkan Aslan Ağaç, sanık Gencer'in kendilerine dönerek eliyle boğaz kesme işareti yaptığını söylemesi üzerine gerginlik çıktı. Salondakilerden bazıları Gencer'e pet şişe fırlatırken arbede yaşandı. Bunun üzerine heyet duruşmaya 10 dakika ara verdi. 

12 EKİM’E ERTELENDİ

Deniz Poyraz'ı tabancayla vurarak öldüren Onur Gencer'in tutuklu yargılandığı davanın öğleden sonraki oturumunda yaşanan tartışmaların ardından ara verilen duruşmaya devam edildi. Duruşmada tanık olarak dinlenen D.Ö, "Ses ve teknik sistemleri üzerine çalışan bir firmam var. O gün partinin saymanı ile buluşmak için oraya geldim. Saat 10.55 civarındaydı. Binaya girerken polis durdurdu. Partiye geldiğimi söyleyince biraz beklememi söyledi. O anda yukarıdan silah sesleri duyuldu. Ben ve 2 kişi daha polis kulübesine doğru kaçıp sığındık. Parti binasının içinden eşyalar sokağa atılmaya başlandı. 11.15 civarında ben de diğer insanlar oradan uzaklaştım. Çevrede dolaştım. Polislerle konuştuğumda çelik yeleklerinin olmadığı gerekçesiyle içeri giremediklerini söylediler" ifadelerini kullandı.

Tanıkların dinlenmesinin ardından müşteki avukatları, kovuşturmanın genişletilmesi talebinde bulundu. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren heyet, dinlenmeyen tanıkların dinlenmesine ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesine karar vererek duruşmayı 12 Ekim tarihine erteledi. (DHA)



'CİNAYETTEN ÖNCE 105 KEZ KEŞİF YAPILMIŞ'
Duruşma öncesi İzmir adliyesi önünde yapılan basın açıklamasına Poyraz'ın ailesinin yanı sıra CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve HDP Van Milletvekili Sezai Temelli katıldı. "Bu cinayet, canı sıkılan bir yurttaşın, 'Bugün de bu işi yapayım' dediği bir katliam değil" diyen Tanrıkulu, "Bu tür olayları yapanlarda üç aşamaya bakmak lazım. Birincisi cinayetten önceki aşama, ikincisi işlendiği silahla güvenlik güçlerinin tutumu, üçüncüsü ise sonraki aşamada yine güvenlik güçlerinin ve yargının tutumu. Üç aşamaya da baktığımızda bu katliam girişiminin, bu cinayetin derin devletin derin ilişkileriyle şekillendiği çok açık biçimde ortada. Cinayetten önce 105 kez keşif yapılmış. Binanın önünde karakol var. Gelen giden takip ediliyor ama bu katile herhangi bir şey yapılmamış. Cinayetten önceki siyasal ortam, kutuplaştırıcı nefret söylemi, kapatma davası, kadın hareketine karşı girişimler, böyle bir cinayet fikri, siyasi zemini hazırlamıştır. Üçüncüsü, cinayetten sonra sadece 24 saat gözaltında tutuldu. Hiçbir ilişkisi araştırılmadı. Adliyeye getirilip, tutuklandı. Savcılık tarafından soruşturma yapılmadan, ilişkileri değerlendirilmeden, nerede kimlerle kaldığı araştırılmadan bir iddianame hazırlandı" dedi.

HDP Van Milletvekili Temelli de "Bugün burada bir yargılamayı daha izleyeceğiz. Aslında burada bir adalet arayışı yok. Aksine büyük bir adaletsizliğin örtülmesi ve çok büyük bir adaletsizlik var. Elini kolunu sallaya salaya tam 105 kez keşif yapan bir katile engel olmayan bu zihniyet aslında bu cinayetin ortağıdır. İltisak mı arıyorsunuz? Onlarca iltisak var ortada ama münferit bir olaymış gibi önümüze bu davayı getirip koyuyorlar ve o büyük suçu gizlemeye çalışıyorlar. Deniz'in hesabını sormak, hepimizin boynunu borcudur. Tıpkı Deniz gibi katledilmiş birlerce gencimiz, arkadaşımız ve yoldaşımızın hesabını sormak aslında bu ülkede toplum barışını inşa etmektir" diye konuştu. (DHA)

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir